Ben bu şehirden korkuyorum, bu şehirde hasta oluyorum, deliriyorum. Kirlenmiş bitlenmiş, çamur içinde bir şehir. Dedikodu hastalığında, merhametsiz, sevgisiz, kazıkçı. Bu şehir karaborsacıların şehri. Bire bin kazananların, lüksün şehri. Ve bu şehrin dört bir yanını çamur deryası içindeki çerden çöpten gecekondulu, yüz binlerce insanın yaşadığı umutsuz insanların mahalleleri çevirmiş. Ağını açmış, bir ejderha gibi duruyor.
Sayfa 44 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"Ben bu şehirden korkuyorum, bu şehirde hasta oluyorum, deliriyorum... İçimden her şeyi bırakıp kaçmak geliyor. Kirlenmiş bitlenmiş, çamur içinde bir şehir. Dedikodu hastalığında merhametsiz, sevgisiz, kazıkçı..."
Reklam
‘Şu koskocaman şehrin sokaklarında dolaşan insanların yüzlerine bakın... Yüz mü bunlar! Sararmış, uzamış... Gülmeyi unutmuş... Bu yüzler sevinci unutmuş. Sevmeyi unutmuş. Şöyle yürek dolusu, can dolusu, kucak dolusu sevmeyi unutmuş. Ağız dolusu öpmeyi unutmuş bunlar. Şöyle sağlıklı, kütür kütür öpmeyi unutmuşlar. Gözleri kırgın, yılgın, paslı... Kuşkulu, korkulu, düşmanca... Ben bu şehirden korkuyorum, bu şehirde hasta oluyorum, deliriyorum... İçimden her şeyi bırakıp kaçmak geliyor. Kirlenmiş, bitlenmiş, çamur içinde bir şehir. Dedikodu hastalığında, merhametsiz, sevgisiz, kazıkçı... Bu şehir karaborsacıların şehri... Bire bin kazananların, lüksün şehri... Ve bu şehrin dört bir yanını çamur deryası içindeki çerden çöpten gecekondulu, yüz binlerce insanın yaşadığı umutsuz insanların mahalleleri çevirmiş. Ağzını açmış, bir ejderha gibi duruyor.’
Sayfa 43 - Yapı Kredi Yayınları, 5.baskı, 2018.Kitabı okudu
Şu koskocaman şehrin sokaklarında dolaşanların yüzlerine bakın... Yüz mü bunlar! Sararmış, uzamış... Gülmeyi unutmuş... Bu yüzler sevinci unutmuş. Sevmeyi unutmuş, şöyle yürek dolusu, can dolusu, kucak dolusu sevmeyi unutmuş. Ağız dolusu öpmeyi unutmuş bunlar. Gözleri kırgın , yılgın , paslı... Kuşkulu , korkulu , düşmanca... Ben bu şehirden korkuyorum , bu şehirde hasta oluyorum, deliriyorum... İçimden her şeyi bırakıp kaçmak geliyor. Kirlenmiş , bitlenmiş , çamur içinde bir şehir. Dedikodu hastalığında , merhametsiz , sevgisiz , kazıkçı... Bu şehir karaborsacıların şehri... Bire bin kazananların , lüksün şehri.. Ve bu şehrin dört bir yanını çamur deryası içindeki çerden çöpten gecekondulu , yüzbinlerce insanın yaşadığı umutsuz insanların mahalleleri çevirmiş. Ağzını açmış bir ejderha gibi duruyor.
Sayfa 44 - YKY
Bura nere ola ki acaba
Şu koskocaman şehrin sokaklarında dolaşanların yüzlerine bakın… Yüz mü bunlar! Sararmış, uzamış… Gülmeyi unutmuş… Bu yüzler sevinci unutmuş. Sevmeyi unutmuş. Şöyle yürek dolusu, can dolusu, kucak dolusu sevmeyi unutmuş. Ağız dolusu öpmeyi unutmuş bunlar. Şöyle sağlıklı, kütür kütür öpmeyi unutmuşlar. Gözleri kırgın, yılgın, paslı… Kuşkulu, korkulu, düşmanca… Ben bu şehirden korkuyorum, bu şehirde hasta oluyorum, deliriyorum… İçimden her şeyi bırakıp kaçmak geliyor. Kirlenmiş, bitlenmiş, çamur içinde bir şehir. Dedikodu hastalığında, merhametsiz, sevgisiz, kazıkçı… Bu şehir karaborsacıların şehri… Bire bin kazananların, lüksün şehri… Ve bu şehrin dört bir yanını çamur deryası içindeki çerden çöpten gecekondulu, yüz binlerce insanın yaşadığı umutsuz insanların mahalleleri çevirmiş.
Sayfa 44 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
İstanbul
Ben bu şehirden korkuyorum,bu şehirde hasta oluyorum,deliriyorum... İçimden her şeyi bırakıp kaçmak geliyor. Kirlenmiş,bitlenmiş,çamur içinde bir şehir. Dedikodu hastalığında,merhametsiz,sevgisiz,kazıkçı...Bu şehir karaborsaciların şehri...
Sayfa 26 - YKYKitabı okudu
Reklam
105 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.