Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sistemleri aşan bir bireysel özgürlük arayışı ve onuruna sahip olduğunu düşünüyordu ama ne zaman kendi kafasıyla düşünme özgürlüğünü savunsa düzen koruyucularının da düzen yıkıcılarının da karşısına dikildiklerini görüyordu. Ona göre bu dünyanın çözümü politika değildi. Kitle heyecanlarından, coşmuş kalabalıkların bilinçsiz kabarmalarından
Ya av oluyordun ya avcı. Ya ölen ya öldüren. Bir zamanlar insanların niye ot yiyen canlıları yediklerine takmıştım kafamı. İstisnalar bir yana bırakılırsa canlılar dünyasının etoburları, birbirlerini değil, otla beslenen hayvanları yiyorlardı. Ormanda et yiyenler birbirlerine saldırmıyorlardı. Yem olma kaderi sadece ceylanlara, keçilere, koyunlara, tavşanlara, ineklere, kısacası otla beslenenlere aitti. Onlar zararsızdı. Otla besleniyor, kimseye saldırmıyor ve dünyaya zarar vermiyorlardı. Bu yüzden kurban oluyorlardı işte.
Reklam
... Yüzünün hep hüzünle gölgeli olduğunu fark etmiştim. Buna karşılık insanlarla konuşmasında müthiş bir enerji ve sevecenlik yüklüydü. Sanki hüznü kendisi içindi de iyiliği bütün insanlara yönelikti. ...
Sayfa 150Kitabı okudu
Kadınlarla erkeklerin, hormonları gereği durmadan çırpınmaları ve biyolojik üreme yasasının gereklerini yerine getirmek için birbirlerinin içini deşip durmaları çok saçma geliyordu bana. İnsanlık tarihi kadar eski gelgitlerin bir sonu ve anlamı yoktu ki. Cinsellik komik ve saçmaydı, ama sadece o değildi böyle olan; yemek de saçmaydı, içmek de, bunlara ait törenler de, masa süsleri de, ideolojiler de, politika da, spor da, basın da, edebiyat da, aşk da... Her şey ama her şey saçma sapandı.
463 syf.
9/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Stephen King, Karanlık Öyküler isimli 14 öyküden oluşan bu kitabında okurları yine gizemli, heyecanlı ve ürkütücü bir yolculuğa davet ediyor. Dört Numaralı Otopsi Odası isimli hikâye ile kitabın açılışını yapıyor King. Otopsi masasında çaresizce yatan siz olsaydınız neler hissederdiniz acaba? Tüm dehşetiyle yanıtlıyor yazarımız bu soruyu
Karanlık Öyküler
Karanlık ÖykülerStephen King · Altın Kitaplar · 20021,248 okunma
O beni, politik geçmişi olan ve Kuzey sürgününe savrulmuş, sıradan insanlardan biri sanıyor. Başımdan geçenleri, benden daha ilginç buluyor. İçimdeki derin ve köklü karanlığın farkında değil. Çünkü insanları konuşarak tanıyamazsınız. Konuşmak, canlı yaratıklar arasındaki en etkisiz iletişim aracı. Dil yalan söylüyor, olanları çarpıtıyor, insanlığın hiç bıkıp usanmadığı klişeleri tekrarlıyor. Bu yüzden, insanları dinlemek onları anlamak için yeterli değil
Reklam
Soğuk bir Kış günü
Biricik Babam ve Corona Günlüğü
Biricik Babam ve Corona Günlüğü
Soğuk bir kış günü, güneşli bir İstanbul sabahı… Yürüyüşlerimdeki kararlılığın görkemiyle İstiklal Caddesine açılan dar sokaklarda dolaşırken kendimi Karaköy’de buldum. Dinlenmek için deniz kenarına yakın olan bir kaldırım taşının üzerine oturdum. Öylece geçen vapurları izleyerek seninle birlikte geçen eski güzel günlerimin hayalleri
Aşkımız büyüdü ve yüreklerimizde, bizi sonsuza dek birbirimizden ayırmak için acele eden ölüm saatinin dehşeti de onunla birlikte büyüdü! Böylece, zamanla sevmek acı verici oldu.
Sayfa 43 - MONOS İLE UNA ARASINDAKİ KARŞILIKLI KONUŞMA
Bir daire, bir çizgi, bir nokta, bir hareket, bir fiil, bir mefhum, zaman, mekân, ölüm, hayat etrafında, kuyruğundaki makaranın arkasında dönen, bir kedi yavrusu gibi kıvranıp duruyordum.
Sayfa 101Kitabı okudu
İçimdeki derin ve köklü karanlığın farkında değil. Çünkü insanları konuşarak tanıyamazsınız. Konuşmak, canlı yaratıklar arasındaki en etkisiz iletişim aracı. Dil yalan söylüyor, olanları çarpıtıyor, insanlığın hiç bıkıp usanmadığı klişeleri tekrarlıyor. Bu yüzden ,insanları dinlemek onları anlamak için yeterli değil.
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.