Bazen kaygının bir “incelik hastalığı” olduğunu düşünüyorum. Bana kaygılı yüz kişi gösterin, size onların karşılaştığınız en ince kişiler olduğunu göstereyim.
Kaygıyı maruz bırakma modeli psikolojide ‘koşmayı bırakıp, en çok korktuğunuz canavarla yüzleştiğiniz an, korkularınızı yenersiniz. Bu bir zorbaya ‘En iyi vuruşunu yap. Daha fazla senden kaçmayacağım’ demeye benzer.’
Her gün yeni baştan yaşamak mümkün olacak mı dersin? Bir gün öncesine korkak bir bezirganlıkla sarılmadan yaşayabilecek miyiz? Yoksa yarından korktuğumuz için, düne köle gibi bağlanacak mıyız?