Gerçekten herkesin kendini dibe vurduğu anlar olur ve o anlarda yok olmak ister. Kimse görmesin bilmesin ister. Belki başka bir hayatta başka anlarda olmak ister yada geçmişte aldığı kararları tekrar tekrar sorgular kendine. Yaşam ve ölüm arasında olan bir çizgi olduğu gibi bir kitap da vardır ben her daim kitapların gücüne inanırım. Yaşamak istersen kitap oku
Yaşamak ve sevmek istersen sadece oku
kendini,hayatını,çevreni ve iç sesini oku sadece oku
Hayat çok kısa bu kitapta Nora Seed'in başından geçen olayları anlatır pişmanlıkları dile getirir eğer geçmişe dönseydiniz aldığınız yeni kararların başka hayatları doğuracağını başka bir olasıkları dile getireceğini bilemezsiniz. Herşey için pişmanlık duymak yerine şu anın rengini,dokusunu,sevgisini keşfedin hayat devam ediyor sen olsan da olmasan da. Bu kitapta kendimden bir parça buldum inaniyorum ki sizde bulacaksınız.
Aşkı kaybetmenin kıyısında cebelleştim ben,
sonu hep yitik ve hep hüsran..
Ne geceler geldi geçti ay ve yıldızlar hep soğuk
Ne güneşler doğdu günün her sabahında içim hep buruk.
Sahi hiç olmayacak dimi kalbinde bir yerim
ve hiç elin elime değmeyecek biliyorum.
Gözlerinde kaybolan ruhum hep öksüz ve sen hep kör ve hep korkak kaldın.
B.M
dalgalanan denizde köpüren ruhumu hiç mi görmedin ???
bilmedin???
1 Mayıs doğum günüm yeni bir yıla giriş benim için ve ileriye dönük bir yıl daha yaşlanma seromini daha.
Hayat acılarla dolu olduğu gibi mutluluklarla da doludur.
Bazen sevmeyi bilmek gerek yada sevildiğin de ise sahip çıkmayı bilmek gerek.
Bilmek gerek kalbin hangi durakta daha mutlu ona göre yaşamak gerek.
Hangi durakta binmeyi bilmek kadar inmeyi de bilmek gerek.
Bugün büyüdüm ben
Bugün 1 yıl daha geride bıraktım ben
Bugün doğdum ben
Bugün mutlu oldum ben
Aslında her anda mutlu olmayı başarmak gerek ve her anı sevmek gerek.
Çünkü acının derininde yatan mutluluğu göremiyoruz.
Ne acı ki her şeyin sonu acı, keder.umutsuzluk,hüsran ile sonlanır mutluluğun kaynağını bilmediğimizdendir bu.