Hırsızlarla dolu bu dünya...
Ruhuma vura vura öğrettiler. Söylediğim kelimelerin, düşündüğüm hayalin ve hissettiğim duygunun hiçbir önemi yoktu. Bir unvan ve makama sahip olmadığım sürece... Şu boşlukta yalpaladığım anlarda, sarsak adımlarla yürürken dünyanın en kıymetli hazinesini barındıyor olsam da bir değeri yoktu. Görülmüyordum, fark edilmiyordum, hissedilmiyordum. Yalnızdım her şeyden önce, öyle böyle bir yalnızlık değil bu... Kelimeler içimden taşmayana kadar konuşmazdım, kendi kendime konuşmayı dahi uzun zaman önce bırakmıştım. Sessizliğim bastırılamayacak bir boyuttaydı, sessizlikten hoşlanmazdım. Biliyordu dostlarım, yine de değmezdi birkaç ufak yardım. Saklandım, küçük bir odada Tanrı'ya sığındım. Umdum, bulamadım. Korktum, kaçamadım. Düşündüm, o kadar çok düşündüm ki Tanrı'ya yaklaştıkça ona merakımdan delirdim. Denedim. Gerçekliğe yeniden dönmeyi, hayata devam etmeyi denedim. Aldığım tüm bu yolu bir kalp ağrısı gibi geride bırakamadım. Yeni bir yol çizmeyi istedim, defterimde kalan son yedi sayfaya bakarak... Ne ara bu kadar büyümüştüm. Taze kurumuş gözlerimle kendime baktım, mutluydum. Tanrıdan aldığım farkındalık armağanını çok güzel taşımıştım. Ben buydum, ona ulaşmayla kafayı bozmuş kayıp bir ruhtum.
Ders dinlerken satır arası hayat dersleri... Nasıl insanları hayatta tek başına tanıyorsanız ve yanındakine göre değerlendirmiyorsanız, kelimeleri de tek başına tanıyın ve yanındakine göre değerlendirmeyin. Her insan hayatta yalnızdır. Her kelime satır aralarında yalnızdır. O yüzden kelimeler de birer insan gibidir. Tek başına tanıyın, yanındakine göre bakmayın.
Reklam
İnsan Tanımak
Bir İnsanı tanımak istiyorsanız karşınızdaki insanın hangi koşullardayken sizin yanınızda olduğuna bakın. Siz kötü bir günde yalnızlık duygusunu derinden hissettiğiniz vakitte karışınıza çıkan ve sizi anlayan ilk insana gönlünüzü kaptırırsınız size hoş kelimler sunar sizi anladığını söyler ve kendisininde aynı konudan müzdarip olduğunu iletir. Ve bir süre sonra siz o insani hayatınıza alırsınız ve mutlu bir şekilde hayatınızı devam ettirirsiniz. Ama karşınızda ki insandan küçük nüanslar hissetmeye başladığınızda Bunun sebebini ararsınız nedir diye ama bir türlü bulamazsınız. Sebebini kendisi de söylemez; söyleyemez çünkü kelimelere dökemez. Sebebi şudur: Sizinle ilk tanıştığında oda yalnızdı ama sizinle ilişkisini kurduğu zaman artık yalnızlık girdabından mental olarak kurtuldu. Size gösterdiği değişim; değişim değildir o insan özüne dönmüştür. Dolayısıyla insanın sizi hangi koşullarda sevdiğine bağlıdır sevgisi.
İyi ki kelimeler var.
Bazen rüzgarlardan ağaçların tınılarını dinlerim ,bazen gölgelerinde serinlerim, bazen konuşurum,susarım,düş kurarım.Öğreneceğim ne çok şey var onlardan. Nazik ve vakur olmayı öğretirler. Gökyüzüne ,taşa toprağa karşı bir hayranlık uyandırır içimde.Güzelliği,nahifliği ,faniliği ve yeniden dirilişi görürüm dallarında. Ve yalnızdır her bir ağaç her bir yaprak beraber görünseler de. Özgürdür ,sevinçtir ,hayattır onlar . Belleğimde ağaçlardan hep tatlı baharın taze güneşi gibi hatıralar birikir.Ağaçlar benim yurdumdur.
Başka Bir Kesik Dize
Ya dünya dedi göğebakan günahkar Dünyayı bir kere hatırlayınca Olmamış gibi yapamazsın hiçbir şeyi En az üç kere Üç kere üzerine gelir tüm dalgalar Hiç kimse anlamaz Anlamamış gibi de yapamaz ama Her şey, sen, kadının, o inzivanız
"Her insan yalnızdır bu hayatta.Her kelimeler yalnızdır satır aralarında."
Reklam
56 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.