136 syf.
·
Puan vermedi
kitap 37 seneden sonra müslüman olan ve bunu başkalarına tebliğ eden mehmet salim öztoksoy'un kendi hayatını anlatması üzerine. fakat benim anlamadığım ve hiç hoşuma gitmeyen şey "laiklik", "kemalizm", "cumhuriyet" gibi konudan bağımsız başlıkların kötü bir şekilde ele alınması. dini bir kitap beklerken resmen kötüleme amacı taşıyor olması. kendini çok anlayışlı biri gibi anlatırken (öyledir şüphe yok) faiz konusundaki yazısının sonunu "önce biriktirip sonra alsanız o yeni çıkan cep telefonunu, ne olur, burnunuz mu düşer?" şeklinde bitirerek aslında yurt dışında geçirdiği sürede Türkiye'deki yaşamdan ne kadar bihaber kaldığını göstermiş. elbet telefon almak için faize bulaşanlar da vardır, ama yüzdelik olarak kaça tekabul eder? insanlar geçim derdinde ve akşam yemeği için bile kredi kartı kullanmak durumunda olan insanlar eminim sizin ihtimalinizden çok daha kalabalık. kitapta müslüman olan adamın hayatı yerine dayatma sezdim. evet kemalistim, Atatürk'ü atam olarak görüyorum ve komutanlığını beğeniyorum, vatanımızı kurtardığı için minnettarım diye ben dinsiz ya da eksik dinli mi oldum? tüm müslümanların hayat görüşü aynı mı olmak zorunda? tıpatıp birbirimize mi benzemeliyiz?
‘Ol’ Dedi Oldum
‘Ol’ Dedi OldumMehmet Salim Öztoksoy · Hayy Kitap · 2020112 okunma
Dinin Siyasallasmasi/Kemalizmin Dinlestirilmesi
Türkiye'de Kemalizm ile İslamcılık arasındaki çekişmenin bir kaynağının İslamiyetin siyasallaştırılması olduğunu daha önce belirt- miştik. Fakat bunun bir diğer kaynağı da Kemalizm'in bir tür din gibi yorumlanmasıdır. Türkiye'de ulus-devletin yaratılması sırasında din kamusal alanın ve siyasetin merkezinde yer alıyordu. Kemalizm ken- dini din tarafından işgal edilen bu merkezi alana sokmaya ve dini de özel alanla sınırlı tutmaya çalıştı. Kemalizm'in din ile ilgili projesi, inancı kişisel bir konu haline dönüştüren Protestan devrimini Türkiye şartlarında yinelemekti. Kemalizm bunu, dinin siyasi rolünü baskı al- tına alıp kamusal görünümünü devletin düzenleyici eline bırakarak yapmaya çalıştı (bkz. Keddie, 1997). Dolayısıyla Türkiye'de siyasal sekülerleşme, düşünsel sekülerleşmeyi dışlayan bir biçimde gerçek- leşti; çünkü kutsal ve sorgulanamaz olan İslami doğruların yerini yi- ne kutsal ve sorgulanamaz olan Kemalist doğrular almıştı. Bu durum, Türkiye'de demokrasinin kurulması ve sürdürülmesi konusunda so- runlara yol açmıştır.
Reklam
Dinim İslam - Anti Kemalistim
Çapıcı bir yazı olacak. Kimileri kabul edecek, kimileri inada devam edeceği bir yazı olacaktır. Kelama başlamadan önce şunu belirtmek istiyorum; bizler Müslüman olduğunu iddia eden fakat bu hususta iman etmiş olduğumuz dinin ilk esası, emri “İkra-Oku” olan buna rağmen, dinimizin; emir, yasak, sosyal yapı, hukuki yapı bağlamında içerisinde esasları
"Tanrılaşan Türk Atatürk" Kimi çevreler Atatürk'ü daha sonra tanrılaştırmak istediler. Adına mevlidler yazıldı, özellikle Atatürk'ün ölümünden sonra bu yöndeki çabalar arttı. Anıtkabri kâbe yapmak isteyenler oldu, özellikle Dinde reformcular, Türk'ün yeni dini olarak Kemalizm'i öne sürüyorlardı.. Daha Atatürk sağken bu yönde öneriler olmamış değildi. Türk'ün yeni Amentüsü ve 54 farzı çıkartılmıştı.
Sayfa 375Kitabı okudu
soğuk bir kış günü varoluşsal sancılar çeken hafif esmer bir gencinin yaşadığı paradokslar kadar soğuk bir prag var şuan ;en azından saygı gösterilmesi gereken bir sex işçisine ihtiyaç duyan hedonist bir zengin ile karşılaştırıldığında en azından bir öteki olarak gerçekten bir öteki'ydi bu esmer genç !, politika'nın ne olduğunu bilecek
Allah akıl, fikir versin böylelerine...
Örneğin, Atay, Kemalizm'in bir din reformu olarak nitelendirilmesini, Tanrı bir Peygamber'e verdiği şeriati, ikinci bir Peygamber'le değiştirmekle, hatta Kur'an'ın bir ayetindeki emrini başka bir ayette kaldırmakla, hükümlerin toplum evrimini izlemesi gerektiğini göstermiştir. Fıkıhta buna nesih diyoruz. Muhammed, son Peygamber olduğuna göre, ondan sonra nesih hakkı insan aklına kalmıştır. Onun için İslam bilginleri, "zamanla hükümlerin değişeceği" içtihadında bulunmuşlardır. Mustafa Kemal'in yaptığı işte bu nesih hakkını kullanmaktı" şeklinde temellendirmekte ve Kemalizmin ibadetler dışındaki bütün ayet hükümlerini ortadan kaldırdığını ifade etmektedir.
Sayfa 324 - Muhayyel YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
282 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.