Lütfen okuyun, okutturun. Onun sesini duyun, duyurun. Çocuklar ölmesin!
Ben bundan 6 sene önce lösemi hastalığına yakalandım. Ankara'da LÖSEV'in LÖSANTE Hastanesi'nde çok zor olan tedavim başladı, iki sene sürdü tam "iyileştim" derken hastalığım tekrarladı. Tekrar başa döndük ve 3 yıllık tedaviye başladık. Hiç yıkılmadım, "Ben bu hastalığı yeneceğim" diye anneme, kardeşlerime söz verdim. Ama lösemi
352 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 41 days
Kadın.. Maalesef bugünlerde, yaşadığımız ataerkil toplumun içinde sinip kalmış, şiddet görmüş, taciz edilmiş, kendisini aciz bir varlık hissedip intihar etmiş kadınlara rastlıyoruz. Ne acı.. Fakat tarihe damga vuran çok güçlü kadınlar da var feyz alınası. Bu kitapta sadece güçlü kadınlar değil, çıldırmış kadınlar, sadist kadınlar, çok zeki
Tarihi Değiştiren Kadınlar
Tarihi Değiştiren KadınlarAli Çimen · Timaş Yayınları · 2008664 okunma
Reklam
MART AYI HİKAYE ETKİNLİĞİ ANKARA NUMUNE HASTANESİ 2008 ‘’Allah belanı versinnnn Hamdiii’’ ‘’ Kesin çıkarın şunu içimden diyorum size....’’ ‘’Nerde bu herif?? Çocuğunun da …senin de Hamdiiiii…sülalenin de… topunuzun…’’ İnsülin tedavi planı için çağırıldığı doğumhanenin koridorları tiz çığlıklarla yankılanıyordu. Diyabetik gebenin şeker
Subhanallah!
Hasan gibi sevmek Burada yazdığım hadise gerçek bir olaydır ethem cebecioğlu hocanın bir konuşmasından alıntıdır ses kaydı mevcuttur. İnanıp yada saçma bulmak tamamen size bağlı beni son zamanlarda en etkileyen hadiselerden biri olduğu için sizlerle de paylaşmak istedim uzun ama okumanızı tavsiye ederim; ''bizim ankara'da hasan diye delikanlı
Kanser hastaları için
Annem kanser tedavisi görüyor. Yaklaşık bir buçuk aydır kemoterapi ilacını devletten alamadık çünkü vücudunu uygun bulamamışlar. Bizleri özel hastaneye yönlendirmişlerdi. Özel hastaneye gidemeden deprem oldu. Parça aldılar annemden onu Ankara'ya gönderdik. Ama ulaşamadık onlara da. Depremzede Kanser hastalarıyla ilgilenen bir yerler biliyorsanız yardımcı olabilir misiniz. Deprem bölgesindeyiz.
Eva Peron
María Eva Duarte de Perón (7 Mayıs 1919 - 26 Temmuz 1952), Arjantin Başkanı Juan Domingo Perón'un ikinci eşidir. Arjantin halkının çok sevdiği Perón, İspanyolca "Küçük Eva" anlamına gelen Evita lakabıyla bilinirdi. Arjantin'in Los Toldos kentinde, beş çocuklu fakir bir ailenin en küçük çocuğu olarak dünyaya geldi. Babasını yedi
Reklam
-Kemik iliği nakli? Bu işlem nasıl yürüyor? - Size anlattım, genellikle lösemiyi tedavi etmek için yapılıyor. Hastanın iliği habis hücreli kan üretir. Kemoterapi veya radyoterapiyle habis hücreler yıkıma uğratılır, ardından da hastaya bir başkasının, -bu genellikle akrabalardan biri olur- sağlıklı kan üreten iliği nakledilir. -Bu nakillerin her zaman hastanın ailesinden mi yapılması gerekir? Böyle bir zorunluluk yok. Birbirleriyle herhangi bir akrabalık bağı olmayan kişiler arasında da uygunluk olabilir. Ancak her iki durumda da, vücudun iliği reddetmemesi için siklosporin tedavisi gereklidir. Bu nedenle hasta yakından takip edilmelidir, çünkü antikor yetersizliği hastayı başka hastalıklara karşı güçsüz kılar.
Sayfa 533 - DOĞAN KİTAPKitabı okudu
Bir kaç dakika önce okuduğum yazıda “belki de hiç doğmamalıydım” diyor şair. Düşündüm, dilime onlarca isyan geldi. İsyanlarımı bastırdım, lakin zihnimi bastıramadım. Zaten asıl sıkıntım hep zihnimdeydi. Kimi zaman kemoterapi odasına dönerdi kimi zaman lunaparka. Yaşamak buysa, benimki karanlık uğradığında tepetaklak olan bir yaşam. Üstelik gündüzleri düşünmemek için harikulade bir çabaya da giriyorum. Aksi taktirde olduğum yerden okyanusları aşıyor başka coğrafyalarda nefes alıyordum. Yani işin aslı doğdum, geri dönüşü olmayan bir şekilde ve yirmi yıldır nefes almakta bedenim, yirmi yıldır tedavisi olmayan kanser hücreleriyle savaşmakta ruhum. Doğdum ve öldüm işte hikaye burda başladı… ~Vildan~ 22temmuz2023 02:08
Bir Hastanın Dileği...
Ben 80 yaşında akciğer kanseri bir erkeğim. Bu hastalığa 10 yıl önce yakalandım. Ameliyat oldum, 6 kür kemoterapi ve ışın tedavisi aldım. Her gün sabahlara kadar nefes darlığı şikâyetlerim oluyor, uzun zamandır rahat bir uyku uyuyamadım. Bugün yine acile geldim. Beni iyileştirmenizi beklemiyorum. Çünkü on yıl boyunca hiçbir hekim beni tedavi edemedi. Beklentim sadece bana iyi davranılması, tebessüm edilmesi ve ağrılarımın dindirilmesi. Doktor bey, Allah senden razı olsun, ağrılarımı dindirdin, bana güler yüzle yaklaştın, ekonomik durumum kötü diye küçük görmedin. Genç bir hekimsin, uzak diyarlarda bir gün bu hastalığın tedavisi bulunursa, biliyorum ben o günü göremeyeceğim ama mahrum kalma bu bilgiden. Git, öğren ve ülkemize getir. Sonsuz acılar içinde kıvranan nice hastalara derman ol. Sana o zaman hakkımı helal edeceğim." Beni sarsan bu dilek karşısında senin razı olacağın bir kul, bir hekim olmamı nasip eyle Allah'ım... İnsanların acısını gidermende, onlara şifa ihsan etmende beni ve tüm hekimleri birer sebep olarak kullan ya Rabbim... Şafi isminin tezahürü olarak bizleri kabul eyle Allah'ım... Aminn...
"Bu dünyaya yalnız gelir ve yalnız ölürüz. Hastalanırsak, tek başımıza savaşırız. Ebeveynlerimiz bizim için kemoterapi tedavisi görmek için orada değiller. Saçları dökülen, kova kusan ya da okulda kıçlarına tekme yiyen onlar değil. Bir kazaya karıştıysak, kan kaybedenler, ameliyat masasında yaşam mücadelesi verenler, bir uzuvlarını kaybedenler onlar değil. "Senin için buradayım", birinin söylediğini duyduğum en aptalca cümle."
86 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.