farklı ideolojilerin dayatıldığı bi toplumda, içsel kavgalarını
damga yer gibi kazır tenine insan.
bazen saatlerin önemi yoktur, otobüs biletiniz yanabilir.
bilmediğiniz bir şehrin daha önce hiç görmediğiniz terminalinde sandalye üzerinde uyuyabilirsiniz.
terminaller şehrin bağırsaklarıdır.
farklı bir sürü silüet, kızgın, neşeli, hüzünlü, umarsız.
insan en çok kendine yabancılaşır, en çok kendine ihanet eder.
ucuz, pansiyondan bozma, örümcek ağlarıyla dolu bir odada
bambaşka bir insana dönüşür, karanlığı atlatırken.
sabah olur, geceden kalma gömleğin, hatalarını taşıdığın bavulun.
bir de insafın.