Aslında peygamberler insanların araştırıcı olmalarını sağlamak için gelmişlerdir. Ama insanlar tam tersine eşekliklerinden suskun suskun, sakin sakin otladılar. İnsanın ruhsal ve düşünsel akımının bu üç temel alanı; varlık, adalet, aşk ve irfanın asaleti daha somut olsun diye mümkün olduğu kadar özetlemek gerekir. İrfan aşkın peşindedir. Aşk, insanda hareket meydana getiren ve maddi olmayan bir enerjiye dayanarak ortaya çıkmaktadır. Sonraki hareket, insanlar arasında söz konusu olan sınıfsal ve maddi adalet esası üzeredir. Üçüncüsü ise insanın özgürlük ve iradesi anlamındadır...
Nihayet insan aşkta erir, Allah'a biat eder; tevhit kalesine sığınıp takva elbisesini giyinir. İnsan irfanla görür, hikmetle anlar; dua ile ister ve ibadetten rubûbiyyet cevherine erişir. Kendi emir, nehiy, hicret ve cihadında, insanları ve dünyayı bambaşka yapar.
İbrahim, devrimci topuzunu putların başına indirdiği zaman, asrının dini tezahürlerini, kaynaklarını, yandaşlarını ve destekleyicilerini de birlikte kırıp parçalıyor.