Peygamber Yaşeyah'ı dinleyelim; "Dulları ve yetimleri, haklarını çalarak yoksulluk içinde bırakanlar, haksız yasalar çıkaranlar kahrolsunlar!... Halkının mutluluğunu yitirenlere lânet ediyorum. Tanrı diyor ki, bana artık bir takım gereksiz adaklar, kurbanlar sunmayın, yakarışlarınız bana gerekli değil!... Yeterinden çok övgü ve merhamet dileklerine sahip bulunuyorum. Neomenie bayramınızı, Şabbat'ımızı ve bütün öteki törenlerinizi artık çekemiyorum. Topluluğunuzdan büyük haksızlıklar tütüyor. Ellerinizi bana doğru uzattığımız zaman, gözlerimi sizden öte yana çevireceğim. Siz yakarışlarınızı arttırdıkça, ben sizi israrla, kesinlikle dinlemeyeceğim; çünkü elleriniz kanlı!..."
"Yıkanınız, temizleniniz, arınınız!.. Gözlerimin önünden düşüncelerinizin kötülüklerini kaldırınız ve kötülük yapmayı kesiniz!.. İyiliği, adaleti her zaman üstün tutunuz. Yetimin hakkını, dul kadına yardımınızı
esirgemeyiniz!..."
Sayfa 216 - Kervan kitapçılıkKitabı okudu
Dokuz
Edebiyat öğretmenleri tüm bu yazarlar hakkında bilgi sahibi olduktan sonra çok havalı olmalıydılar. Zihnimde öyle. Zihnim. Zihin. Ne geliyorsa başımıza beklentiden geliyor zaten. Neyse bence edebiyat öğretmenlerine doktor maaşı verilsin. Refahları artsın. Keyifleri yerine gelsin ve kendi dersini tayin edebilme hakkı verilsin. Onlar da toplumcu
Kışkırtıcı Bir Başyapıt
Bu satırlarımı yazmış olduğu eserle beni ruhen sarsan, keskin bir zekaya sahip, Orhan Pamuk’un “düş gücünün avukatı, düzyazımızın en özgür ruhlu kalemi…” olarak tanımladığı, totalitarizmin en büyük karşıtı, kimi eleştirmenler tarafından şeytanın avukatı olarak tanımlanan, Atatürk ile akrabalık bağına sahip 
Gündüz Vassaf ve nefes kesen eseri 
Cehenneme Övgü için
