Keşke anlatacak , seni sığdıracak zamanım olsa; seninle öyle doluyum ki !
Yaşam ve insan bu değil midir zaten. Spiderhead
Keşke yaptıklarını affettiren bir ilaç olsa. Yutuyorsun ve temiz bir sayfa açıyorsun. Sevdiğin hiç kimseyi üzmemişsin, onları hep el üstünde tutmuşsun ve her şey seni bekliyor. Bu güzel hayat, yaşanmayı bekleyen tüm zevkler, vereceğin sevgi, yapacağın iyilikler. Ama öyle bir ilaç yok. Bu yüzden bunu kendimiz yapmalıyız.
Reklam
Gitmenin ekseriyetle iki yönü vardır. Biri neşe, umut, heyecan taşır öteki daima keder. Mevsim Yenice bir başka öyküsünde tam da bundan bahseder: "Nereye gideceğini sormuyorum. Çünkü ikimiz de biliyoruz; gitmek gitmektir, neresi olduğunun önemi yok." Bazen sadece gitmek gerekir sevgili okur. Önemi yoktur varılacak yerin, giden için de
Keman
 KEMAN Derin bir uykudan uyanır gibiydim. Gözlerimi açmadan evvel iyice kendime gelmeyi bekledim. Etrafa bakındım. Bulunduğum yer tanıdık değildi. Neredeydim? Ne olmuştu bana? Bir türlü çözemiyordum. Yattığım yatağın hemen yanı başında bulunan pencere bir koruluğa bakıyordu.  Ama ne ev ne de bu koruluk bana aşinaydı. Karnıma bir sancı girince
Zindanda çektirdiğim fotoğrafın arkasındaki satırlar
Bir güneş için çok can yaktım, namlunun ucu dosdoğru sana bakmaktaydı yine kıyamadım onun yerine her zaman yaptığım şeyi yaptım kendime kıydım. Gece olunca yarasalar yardakçılık ederdi bana bir kartal gibi gecenin çitlerinden geçerdim ölümsüz sayardım kendimi gök kubbe altında ta ki gözlerine vurulana kadar. Öyle bir çile ki bu her gün her gece tekrarlayabilen , uyuyorum rüyalar yalan uyanıyorum insanlar... Bende yeni bir gül aldım elime toprağı sen kokmayan her bir yaprağında gözyaşım olan sonra anladım ki bu senin de suçun değil çünkü hayat bizi sarstı, hırpaladı elbet vardır bir sebebi beni böyle mahvetmenin . Her yağmur yağdığında resmini açıyorum sen seversin yağmuru gerçi ben seni anımsatan her şeyde senin resmine bakıyorum insan zaaflarından vazgeçemiyor işte. Kaybedince sinirlenen bir insandım ben ta ki sana kaybedene kadar keşke her mağlubiyet bu kadar güzel olsaydı ama akıllanmam ben yine olsa yine kaybederim sana , nasıl olsa hırpani bir okşayışla yine uyanırdım yine severdim seni.
Papatya& Yakamoz [9-13]
Papatya Yakamoz'un yazdıklarından çok etkilenmişti. Bu nasıl sevmek böyle, Yarabbi, diyordu kendi kendine. Normal bir insan hiç böylesine bir yorumlama yapabilir miydi? Hoş, Yakamoz'a bunları yazdıran yegane güç, yegane ilham kendisinin de belirttiği üzere Aşktı. Zaten öyle değil midir, şiirden en çok nefret edenlerimiz bir kere
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.