Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Sadece, bazı kadınların anne olmak için yaratılmadığını düşünüyorum. Ve bazı kadınlar da annesinin kızı olmak için yaratılmamışlardı."
Platon (Eflatun) Devlet Adlı kitabın da gecen Mağara Benzetmesi
Şimdi, dedim, insan denen yaratığı eğitimle aydınlanmış ve aydınlanmamış olarak düşün. Bunu şöyle bir benzetmeyle anlatayım: Yeraltında mağaramsı bir yer, içinde insanlar. Önde boydan boya ışığa açılan bir giriş... İnsanlar çocukluklarından beri ayaklarından, boyunlarından zincire vurulmuş, bu mağarada yaşıyorlar. Ne kımıldanabiliyor ne de
Kitap Adı: Devlet Yazar: Platon Yayıncı: İş Bankası Kültür Sayfa 231 -237
Reklam
Tuzu bekler bazı şeyler. Bir avuç sarmısak, asitli anılar Birkaç soğan. Tuzu bekler Can eriği, Kayıp ve rüya.
Hobbitdeki 8 cüce
Bu sözle birlikte Gloin Cüce-krallığı‘nın hal ve gidişini uzun uzun anlatmaya başladı. Böylesine kibar bir dinleyici bulduğu için çok mutluydu; çünkü Frodo ne bir bıkkınlık emaresi gösteriyor ne de konuyu değiştirmek için bir girişimde bulunuyordu, fakat doğrusu şimdiye dek hiç duymadığı şahıs ve yerlerin tuhaf isimleri arasında kısa sürede aklı
"Onu orada gördüm," diye cevap verdi Gandalf, "fakat daha önce, Bilbo'nun izini sürerek daha uzaklara gitmişti. Ondan kat'i bir şeyler öğrenmek çok zordu, çünkü konuşması sürekli lanetlerle ve tehditlerle kesiliyordu. 'Cebisinde ne varmış?' diyordu. 'Söylemicekmiş, yok kıymetlim. Küçük düzenbaz. O soru sayılmaz ki. Önce o hile yaptı, bal gibisi yaptı. Kurallarısımızı bozdu. Onu sıkıp suyunu çıkarmalıydık, ya kıymetlim. Görür o, kıymetlim!1 "Bu, konuşmasından bir örnekti. Sanırım daha fazlasını duymak istemezsin. Bunlarla dolu yorucu günler geçirdim. Fakat hırıltılar arasından kaptığım ipuçlarını bir araya getirerek, ayaklarının onu sonunda Esgaroth'a, hatta Vadi'nin sokaklarına kadar getirdiğini öğrendim. Buralarda saklı saklı etrafı dinleyip gözetlemiş. Eh, büyük olayların haberi Yabandiyar'da çabuk yayılmıştı, Bilbo'nun adını duymuş olan, onun nereden geldiğini bilen bir sürü kişi vardı. Batı'ya, onun yurduna döndüğümüzü de kimseden gizlememiştik. Gollum'un keskin kulakları öğrenmek istediklerini işitmekte gecikmemiştir."
Kimi zaman -özellikle sohbetimizin sonunda -onu boğmak için ömrümün yarısını seve seve verirdim! Yemin ederim; keskin bir bıçağı onun göğsüne yavaş yavaş saplama şansım olsa, bundan müthiş bir zevk duyardım. Ama yine de en kutsal şeyler üzerine yemin ederim ki, Schlangenberg'in en yüksek tepesinde bana eğer; "Kendini aşağı at!" dese, düşünmeden atlardım, hem de seve seve. Bunu biliyordum.
Reklam
Kimi zaman -özellikle sohbetimizin sonunda -onu boğmak için ömrümün yarısını seve seve verirdim! Yemin ederim; keskin bir bıçağı onun göğsüne yavaş yavaş saplama şansım olsa, bundan müthiş bir zevk duyardım. Ama yine de en kutsal şeyler üzerine yemin ederim ki, Schlangenberg'in en yüksek tepesinde bana eğer; "Kendini aşağı at!" dese, düşünmeden atlardım, hem de seve seve. Bunu biliyordum.
Yavaş yavaş öldürüldüğü düşüncesi tam olarak ne zaman aklına geldi bilemiyordu. Geçen ay boyunca, inceden inceye, ufak belirtiler, ufak kuşkuları olmuştu; içinde deniz akıntıları kadar derin bir şeyler kıpırdanmıştı, dümdüz bir tropikal su kütlesine bakıp, suya girmeyi istemek ve tam akıntı bedenini sürüklerken, yüzeyin altında canavarların, görünmeyen. şişkin, çok-kollu, keskin yüzgeçli, uğursuz ama kaçılmaz yaratıkların yaşadığını görmek gibi.
Sayfa 15 - Küçük KatilKitabı okudu
Eğer bir çocuksan, her yıl farklı bir insan olursun. Genellikle sonbaharları, okulda eğitim yeniden başladı­ğında, yaz tatili keşmekeşini ve uyuşukluğunu üzerinden atıp bir üst sınıfta yerini aldığında böyle hissedersin. De­ğişikliği en kesin haliyle kaydettiğin zamandır bu. Son­rasında hangi yılda ya da ayda olduğunu bilmezsin, ama değişim eskisi gibi devam eder. Uzun bir süre boyunca geçmiş senden kolayca ve sanki otomatiğe bağlamış gibi düzenli bir şekilde akıp gider. Geçmişin sahneleri yok olmazlar da, gündem dışı kalırlar. Sonra keskin bir döne­mece çıkagelirsin ve ardında bıraktığın olan bitenler tap­taze yeni sürgünler verip ilgini, hatta bir şeyler yapmanı ister, elden bir şey gelmediği aşikar olmasına rağmen.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.