Keskin Sirke

İnsanları olduğu yerde bırak, taşırsan aklına yük edersin.
Reklam
Vasat kelimesi orta, ortalama, aşırıya kaçmayan anlamına geliyormuş. Aydınlandım.

Reader Follow Recommendations

See All
Dünya malı
Dünya malı, hakikatin farkında olmayan kimse için perişanlık sebebidir. Çünkü o kendisini mülkün gerçek sahibi sanır. Malını temizlemek için zekâtını vermez. Emanetçi olduğunu unutur, vekilliğini hakkıyla yerine getirmez. Daha da ileri gider, ölümü unutur, ölümlülüğünü unutur. Hak aşığı Yunus Emre ne güzel söylemiştir: “Mal sahibi mülk sahibi / Hani bunun ilk sahibi / Mal da yalan mülk de yalan / Var biraz da sen oyalan.” Yine evliyanın büyüklerinden İbrahim Ethem k.s. hazretleri şöyle buyurmuştur: “İnsan, şu üç perdeyi gönlünden gidermeyince, ilahî saadet kapısı ona açılmaz: Birincisi; bu dünyayı bir ucundan diğer ucuna mülküne verseler sevinmesin. Eğer sevinirse hırs sahibidir. Hırs sahibi olan dilekten mahrumdur. İkincisi; dünyayı karşılıksız eline verseler, sonra da geri alsalar üzülmesin, kaygılanmasın. Üçüncüsü; bir kimse onu övünce sevinmesin ve yine bir kimse ona sövünce üzülmesin.” Semerkand Takvimi
Yol ve Etrafındaki Surlar Hz. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) buyuruyor ki: “Allah Tealâ doğru yol (sırat-ı müstakim) için şöyle bir misal verdi: Doğru yolun iki tarafında iki sur ve surlar üzerinde açılmış kapılar var. Kapılar üzerinde ise çekilmiş perdeler bulunmakta. Yolun başında bir davetçi durmuş diyor ki: ‘Ey insanlar! Hep birlikte yola girin, sapmayın!’ Yolun ortasında da bir davetçi, birisi o kapılardan birini açmak istediğinde ona şöyle sesleniyor: ‘Yazıklar sana, onu açma! Çünkü o kapıyı açarsan içeri girersin!’ (Bu misaldeki) yol, İslâm’dır. Yolun iki tarafındaki iki sur ise Allah’ın çizdiği sınırlardır. Açılmış kapılar Allah’ın haram kıldığı şeylerdir. Yolun başında bulunan davetçi Allah’ın kitabı, ileride bulunan davetçi ise her müslümanın kalbinde bulunan, Allah adına öğüt veren melektir.” (İmam Ahmed b. Hanbel) Semerkand Takvimi
Reklam
Gayrıyı Terk
İsmail Fakirullah (kuddise sırruhû) hazretleri şöyle diyor: “Nefsini düşük ve fakir bilirsen, Rabbinin aziz ve her şeye kadir olduğunu bilirsin. Rabbini bilirsen sakin ve huzurlu olursun. İlahi bilgi iki dünya saadetidir. Muhabbet ise gözbebeğidir. Allah Tealâ gibi sevgilisi olan, başkasına nasıl bakar, nasıl iltifat eder? Onun gibi tabibi olan başkasına nasıl güvenir. Onun gibi dostu, sahibi olan başkasından nasıl korkar ve başkasıyla nasıl meşgul olur? Onun gibi güzeli olan başkasına nasıl gönül verir? Allah’tan başkasını terk edenin, gönlüne koymayanın kalbi saf olur. Allah’ı seveni Allah da sever. Allah sevgisi ile dolu olan kalpler, O’nun nuru ile aydınlanmıştır. Konuştukları vakit nefeslerinden nur yayılır. Arzularından temizlenmiş nefs yıldızdır. Kalb-i selim ise aydır. O’na teslim olursan, rızasına yaklaşırsın. O’na karşı gelirsen O’ndan uzaklaşırsın.” Bir Söz “Zenginlik, az da olsa Allah Tealâ’nın kısmet ettiği şeye nefsin razı olmasıdır. Gerçek zenginlik ise gönül zenginliğidir, nefsin kanaatkâr olmasıdır. Fakirlik ise nefsin her şeye karşı açgözlü, doyumsuz olmasıdır.” (Hz. Ali r.a.) Semerkand Takvimi
Allah beraat olanlardan eylesin, kandiliniz mübarek olsun
Berat Gecesi Hz. Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) Berat Gecesi’ni ibadetle, gelen günü de oruçla geçirmemizi tavsiye ettikten sonra şöyle buyurdular: “Allah o gece güneşin batmasıyla dünya semasında tecelli eder ve fecir doğana kadar; ‘Yok mu benden af isteyen, onu affedeyim. Yok mu benden rızık isteyen, rızık vereyim. Yok mu bir musibete uğrayan ona afiyet vereyim. Yok şunlar, şunlar...’ der.” (İbn Mace) Üç ayların bereket ayı Şaban’da bulunan bu gece ümitle, sevinçle doğuyor üzerimize. Zorlukları aşmak isteyenlere cesaret veriyor, ümitsizliğe düşenleri teşvik ediyor, günahlarının yüküyle beli bükülenlere ötelere dair güzel hayaller kurduruyor. Berat, ümidi, sevinci içinde barındıran bir kelime. Bir müjde gibi. Kurtulmak, temize çıkmak demek. Allah’ın affı ve bağışlamasıyla günahların yükünden kurtulmak demek. Kim korkularından kurtulmak istemez? Kim dünya ve ahiret korkularından emin olmak istemez? insan bunun için Rabbine yönelir. Dinine sarılır. Hz. Peygamber’in yaşantısını, ahlâkını kuşanmaya çalışır. Sonra büyük günde müjde gelir. Berat ettin denir. Semerkand Takvimi
Allah (c.c.) sevdiği kulunu rastgele kişiye sevdirmez
Biri sordu: "Allah'ın nice yüce kulları var, bazıları onları sevmiyor, buna bir türlü anlam veremiyoruz efendim; onları sevmeyen niye sevmiyor? -"Sevmiyor" değil, "Sevemiyor". -Nasıl yani efendim? -Şöyle: "Allah, sevdiği kulunu rastgele kişiye sevdirmez." İmam Rabbâni
Kalp ve Dilde Doğruluk
Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem) bir hadis-i şerifinde mümine yakıştırmadığı yalancılığın münafıklığın üç alametinden biri olduğunu söylemiştir (Buharî). Müminin kalbiyle dili aynı şeyi söylemeli, birinin beyan ettiğini diğeri inkâr etmemelidir. Allah’ı tasdik eden bir kalbe, kelime-i şahadeti söyleyen bir dile yalan yakışmaz. Kalp ve dil bütün azalarımızın öncüleri hükmündedir. Efendimiz (sallallahu aleyhi vesellem) buyuruyor: “Vücutta bir et parçası vardır. O iyi olursa bütün vücut iyi olur, o bozulursa bütün vücut bozulur. İşte o kalptir.” (Buharî) Diğer bir hadis-i şeriflerinde de şöyle buyuruyorlar: “Âdemoğlu sabahlayınca, bütün azaları erkenden kalkarak kendi hallerince dile şöyle derler: Allah’tan senin için doğruluk dileriz. Çünkü sen doğru olursan biz de doğru oluruz. Sen eğrilip saparsan biz de eğrilir saparız.” (Süyutî) Semerkand Takvimi
Reklam
Veren de Allah, alan da. Nedir senden gidecek? Telaşını gören de Can senin zannedecek.
“Âlimler bozulunca din ortadan kalkar, çünkü âlimler dinin bağıdır. Bağ çürüyünce ne bağlanabilir?” Ebû Bekir el-Verrâk (k.s) Semerkand Takvimi
Kalk, silkelen kendine gel. Umutsuzluğa sarılma. Umutsuzluk şeytandan, ümit etmek ise Allah'tandır. - Şems-i Tebrizi
Zikir Hali
“Zikir” kelimesi Arapça kökenlidir ve Türkçeye “hatırlamak, anmak, ismini söylemek” şeklinde çevrilir. “Hatırlamak” da yine Arapça “hatır” kelimesinden türetilmiştir. “Hatır,” Arap dilinde “düşünce, bellek, akıl, anımsamak” anlamlarına gelir. Bütün bu birbiriyle yakın anlam taşıyan kelimelerden anlaşılacağı üzere zikrin Türkçedeki karşılığı, anmak, hatırlamak, hatırdan çıkarmamaktır. Zikir bir hali anlatır. Bir an içinde Allah ya aklımızdadır ya da değildir. Aklımızda olduğu zamanlara zikir hali, aklımızda olmadığı zamanlara gaflet hali denir. Allah’ı hatırlayınca zikretmiş, sürekli aklımızda tutunca daimi zikir haline erişmiş oluruz. Günümüzde ise zikir deyince doğrudan Allah isim-i şerifini veya O’nun esmasından birini söylemek akla gelir. Evet, bu zikirdir. Fakat ayet ve hadislerde ulaşmamız istenen “zikir hali” kulun Rabbini hiç unutmaması, yaptığı her işte, her halde O’nu hesaba katmasıdır. Tasavvuf yolunun büyükleri de verilen zikir derslerinin asıl gayesinin bu hale ulaşmak, yani kalbi daima sahibiyle irtibatlı tutup gafletten kurtulmak olduğunu belirtmişlerdir. Semerkand Takvimi
İhsan ve Cömertlik Şeyh Sadi Şirâzî (kuddise sırruhû) ihsan ve cömertlik hakkında şunları söylüyor: “Kabirlerinde rahat yatıp uyuyanlar, yeryüzünde halkı rahat tutanlardır. Hayatta iken yapacağın tüm hayırları yap. Öldükten sonra kimse seninle, geçmişle ilgilenmez. Servetin bugün senin. Sen öldükten sonra elinden çıkacak. Gönlünün perişan olmasını istemiyorsan hali perişan olanlara merhamet et. Hazinenin anahtarı senin elindeyken hayır işle, yarın anahtar başka ellere geçecek. Sen kendi azığını kendi elinle götür, çoluğundan çocuğundan sana fayda gelmez. Ahiret yolculuğunda azığını yanına alan kişi, bu dünyada hayır yapmış demektir. Kaşınacaksan kendi tırnağınla kaşın. Gücün varsa şimdi iyilik yap. Yarın, gücüm varken niçin vermedim, diye elini ısırırsın. Yoksulun aybını örtmeye çalış ki, Allah Tealâ senin günahlarını örtsün, bağışlasın. Kapına gelen fakiri küskün, gönlü kırık gönderme. Acizlerin hüzünlü gönlünü rahatlat. Allah’ın seni dilenmekten korumuş olduğunu düşün, haline şükret, kapına gelip isteyeni kovma.” Semerkand Takvimi
Şeyh Sadi Şirazi
Şeyh Sadi Şirazi
32 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.