Temel şeylerin değişmediğine eminim. İnsanlar hâlâ yemek yiyor, sıçıyor ve uyuyorlar , değil mi?
Sayfa 14
"Bazen bir noktaya ulaşmak için o kadar çok çalışırız ki, oraya vardığımızın farkına bile varmayız."
Sol ciğerinin ıslık çalar gibi ağrıdığı oluyor mu Bay Redmond?
Daha önce hiç duymadığın sinsi ağrılardan biri mi bu Bay Hearne?
Evet, öyle.
Biraz zaman verirsen eski dostlarından birine dönüşür.
Sayfa 96Kitabı okudu
Gelin onurun ne anlama geldiğini tartışalım ve kimin daha uzun yaşayacağını görelim.
Sayfa 144Kitabı okudu
Tanca limanından bir feribot geliyor. Feribottan inen yorgun kalabalık sendeleyerek terminale doluşuyor. Sanki Çetin bir sınavı atlatmışlar. Algeciras’e geçiş tuhaf bir müzik çalabilir insanın içinde bela daha önce geçmiştir buradan ve eski yolculukların anısı hâlâ yankılanır burada. İki adam toplanmaya başlayan kalabalığı seyrediyor feribot yeniden denize açılabilir. Dilly Hearne terminale giriyor ve kalabalığın arasında şimdi. Saçları kısacık ve sarartılmış, iki yanı traşlanmış Polaroid güneş gözlüğü takmış, üzerinde ince çizgili kumaştan yüksek belli erkek pantolonu, Veja marka, beyaz fermuarlı bir kapüşonlu var. Tekerlekli bavulunu çekiyor. Bir sakinlik hâlesi içinde hareket ediyor 23 yaşında ama şimdiden bir kraliçe gibi.
Sayfa 127Kitabı okudu
Tanca’dan bir feribot yanaşıyor. Boğaz trafiği yeniden açılıyor. Birkaç hirpani delikanlı uykulu yüzlerle terminalde aylak aylak dolaşıyor. Sırtlarında Afrika’nın ağırlığı. Biraz şık, biraz da perişan iki İrlandalı adam iki boncuğu andıran gözleriyle izliyor onları.
Dilly Hearne ?
Dill veya Dilly
Ufak tefek bir kız .
Güzel bir kız.
Rastalı. Tasmalı bir köpekle gezen tiplerden.
Sayfa 86Kitabı okudu
Gözler
Ama gözler Owen, gözlerin sana söylediklerini dinlemen gerek!
Sayfa 236 - Artemis yayınlarıKitabı okudu
