544 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
Uzun zaman olmuştu polisiye roman okumayalı, eski bir dostla karşılaşmanın sevinci vardı içimde okuduğum süre boyunca. Polisiye romanların genelinde olduğu gibi bu kitabın da sayfa sayısı fazla ama akıcı bir kitap, yer yer sürükleyici de. Ancak karışık bir suç örgüsü beklentiniz varsa tatmin olmayabilirsiniz. Okumaya başlamadan önce buradaki birkaç incelemeye göz atmıştım, katilin kolay tahmin edilebilirliği dile getirilmişti, ben de katılıyorum, şaşırtan bir katil yoktu. Bir seri katilin 5. kurbanı olduğu düşünülen Rebecca Haworth cinayetine yoğunlaşmakta roman. Başkarakter dedektif tiplemesi hoşuma gitti, çok zeki veya dâhi değil, oldukça sıradan yani kusurlu ve kusurlu olduğu için güzel. Bu durum karakteri anlamakta yabancılık çekmeden karşımda oturan birisini dinliyormuş gibi onun düşüncelerini ve hislerini okumamı sağladı. Kitabın sonunda yazar katilin mektubuna yer vermiş, bu mektup tahmin edileceği üzere karanlıkta kalan tüm yerleri aydınlatan bir itiraf niteliğinde, son paragrafın vurucu olduğunu düşünüyorum. Boş zamanınızda film izler gibi okuyabileceğiniz kafanızını dağıtan bir kitap, ben okurken keyif aldım ve serinin diğer kitaplarını okumak gibi bir planım var, size de keyifli okumalar dilerim.
5. Kurban
5. KurbanJane Casey · Olimpos Yayınları · 20122,553 okunma
331 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
Trafikte bir adam kör olur ama beyaz bir körlük, tüm dünyayı süt beyazı olarak görmeye başlar. Körlük bu adamla kalmaz yavaş yavaş tüm dünyaya yayılır. Bu şekilde başlayan kitap bir grup kör üzerinden başıboş kalmış insanların nasıl yozlaşabileceği, toplumsal yaşamın ne kadar kötü bir hale gelebileceğini anlatıyor. Ben kitabın diline ve dünyasına zor adapte oldum, özellikle karakterler tam anlamıyla oturana kadar kitaptan keyif alamadım, sonlara doğru ise elimden bırakamadım. Bunda yazarın kaleminin çok etkisi var, beni en çok zorlayan anlatım tarzı oldu. Diyaloglar alışık olmadığım şekilde virgülle ayrılmış, kimin konuştuğunu kimin söze karıştığını anlamak zor oldu, hatta diyalog içinde yeni cümleye geçerken konuşan kişi konuşmaya devam mı ediyor yoksa başkası mı konuşmaya başladı çok sonra anlıyorum. Bu açıdan başlarda sevemedim ama ilerleyen sayfalarda alıştığım için sorun olmadı. Yazar anlatmaya çalıştığı şeyleri çok güzel aktarmış fakat olay açısından yetersiz geldi bana. Özellikle sonu sanki aceleye getirilmiş hissi verdi. Son sayfaları okurken hayal kırıklığına uğradım, bu kadar güzel ilerlerken böyle bir son beklemiyordum açıkçası tatmin etmedi beni. Son olarak, söylediğim belli yönlerini sevemesem de genel olarak beğendiğim bir kitap oldu. Şans verip okumanızı tavsiye ederim.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022105k okunma
Reklam
83 syf.
4/10 puan verdi
Birçok kişinin aksine...
Birçok kişinin aksine, ben kitabı pek beğenmedim sanırım biraz daha ismine yakışır bir şekilde, gerçek bir delinin hikayesi bekledim. Yazarın kendi hayatından kesitler sunuması ve anlattığı anılar beni sarmadı. Ama dil yönünden başarılıydı betimlemeleri güzeldi ama gereksiz derecede fazlaydı. Hayata dair güzel tespitleri vardı ama fazlasıyla melankolik bir yaklaşımı vardı... Yu Hua'nın kitabını da hatırat olduğunu bilmeden okumuştum, onun kitabı daha kalındı ama çok keyif almıştım. Flaubert'in hayatını bilmiyorum ama gereksiz derecede melankolik ve kafası karışık olduğunu gördüm....
Bir Delinin Anıları
Bir Delinin AnılarıGustave Flaubert · Karbon Kitaplar · 20192,156 okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
Son zamanlar okuduğum en güzel kitaplardan biriydi. Okurken içinizi ısıtacak kitaplardan biri. Okuması o kadar keyifliydi ki. Her yaştan kesimin okuyabileceği, hüzünlü ve aynı zamanda umut verici bir kitaptı. Elimden bırakamadım ve 170 sayfayı bir kaç saatte bitirdim. Sürekli çocuğun başına neler gelecek diye merak ettim. Bazen üzüldüğüm bazense keyif alarak okuduğum bir kitap oldu. Size çok şey katacağını aynı zamanda beğeneceğinizi düşünüyorum. Kesinlikle tavsiye ederim
Dünyayı Sırtında Taşıyan Balık
Dünyayı Sırtında Taşıyan BalıkÖzgür Balpınar · Timaş Yayınları · 2020937 okunma
192 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Kanı Bozuklar
İlk defa Sherlock Holmes okudum ve tek kelime ile bayıldım! Yani, tabi ki daha önce şu veya bu şekilde Sherlock Holmes tüketmişliğim vardı. Özellikle Robert Downey Jr.'ın oynadığı iki film çok iyiydi. Modern zaman uyarlaması diziyi henüz izleme fırsatı bulamadım. Özetle bir hurafenin cinayet şekli olarak kullanıldığı bu maceramızda Sherlock yine her şeyi ta başında çözmüştür, sadece delil bulması gerekmektedir. Dili çok iyiydi. Betimlemeler çok başarılıydı. Kendimi Devonshire'da bir bozkırda hayal ettim. Ben keyif alarak okudum ve başka Sherlock maceraları da okumayı iple çekiyorum.
Baskerville’lerin Köpeği
Baskerville’lerin KöpeğiArthur Conan Doyle · İthaki Yayınları · 20249.1k okunma
256 syf.
·
Not rated
Varoluşçu psikolojinin öncülerinden olan Erich Fromm, kitabında “sahip olmak” ve “olma” ya ilişkin bakış açıları ve yaşam biçimleri arasındaki farkları ve sonuç bölümümde de gelişmiş toplum düzeyine ilişkin çözümlemeleri açık ve net bir şekilde aktarmıştır. Yaşama dair önemli görüş ve düşüncelerini aktarırken de Karl Marx’tan Hegel’e, Aristo’dan
Sahip Olmak ya da Olmak
Sahip Olmak ya da OlmakErich Fromm · Say Yayınları · 20153,554 okunma
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.