İzmir'i Yunan işgalinden kurtarmak hülyası ve emeli ile başlayan muhteşem bir hikâye. Kurtuluş Savaşı'mızın ilk göz ağrısı. Bu toprakların ne zorluklarla ne yokluklarla müdafaa edildiğinin tasviri.
Halide Edip kendisi bizzat Kurtuluş Savaşı'nda rütbeli olarak görev yapma saadetine ermiş bir hanımefendi. Dönemin şartlarına, cephedeki hadiselere, belki de bıyığı terlememiş delikânlıların şehadetlerine tanık olmuş bir isim. Aynı zamanda da muzaffer olma arzusuyla yanıp kavrulan bir halkın gür sesi.
Esasen İzmir'de başlayan, İstanbul'da rotası belli olan, Anadolu'da harmanlanıp tekrar İzmir'de "Senin için ey sancağımız, ölürüz de vermeyiz." nidaları ile sonlanan kutlu bir mücadelenin ve basiretsiz bir sevdanın öyküsü.
Kimilerini yakıp kimilerini ısıtsa da elbette herkes sırtında bir "ateşten gömlek" taşır.