Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Okyanus
Okyanus
bu çocuk kim biliyor musunuz,türünün tek örneği,salak olmayan tek adam(adam,evet),en alıngan,en anlayışlı YANI salak olmayan tek erkek,diğer hemcinslerinden de bu başarıyı bekliyoruz yakın zamanda:)
Tam olarak böyle hissediyorum…
Safsın,cahilsin,gerizekalısın…Salaksın başka hiç bir şey değil.Kaç yaşına geldin hala o salak kafana söz geçiremiyorsun.Kafanın içinden kaçamıyorsun,düşüncelerini ne zaman tüketmeye çalışsan daha beterleri ile uğraşmak daha da karışmak sorunda kalıyorsun…Gitmek diyorsun ama gidemiyorsun çünkü çevre kötü… Zaten bu saflıkla saçma sapan düşüncelerle seni hemen kandırırlar,malsın çünkü.Kendi kendini yiyip bitiriyorsun.Kafanda kurup gerçek gibi uyarlıyorsun bir yerlere,tıpkı…tıpkı bir çocuk gibi ama çocuklar benim yanımda masum kalır. Şu Allah’ın cezası beyninin düşüncelerine bile yön veremeyecek kadar,kendini dinlesen de anlayamayacak kadar aptalsın! Kim niye sevsin ki seni…Bazıları haklı biliyor musun? Seni kimse sevemez…Çünkü sevilecek birisi değilsin.Sen sen tam bir kimsesizsin…Hala sorunlarından içinde kalan güçsüz,beceriksiz,salak,aptal, akılsızın tekisin….Salaksın sen Salak!!!! -Zeynep Nur
Reklam
Yazı bana ait'
Acı çekiyorum. Farklı bir acı bu. Hiçbir nedeni yok gibi dururken o kadar çok nedeni bir arada tutan bir acı ki. Sanki her saniye büyüyor içimdeki o boşluk. Siz hiç elinizde olmadan büyümeye mahkum ettiniz mi kendinizi? Gökyüzüne bakarken takıldığınız taşı önemsediniz mi? Uzun uzun konuşmak isterken içinizdekileri sessizce haykırmak geçerken aklınızdan, sesinizin çıkmadığı oldu mu hiç? Benim oldu işte. Hiç geçmedi ki üstümden. Bildiklerim, işittiklerim öyle çok yük oldu omuzlarıma. Taşıyamıyorum artık sanki onları Her geçen dakika gülümsemek, salak salak mutlu rolüne girmek öyle zor geliyor ki bazen. Unutuyorum kim olduğumu. Hiç bilemedim ki zaten. Sessizce fısıldıyorum rüzgara içimdekileri, sessizce çığlıklar atıyorum Günden güne yok oluyor gibiyim. Artık bu zifiri karanlık olan boşluk o kadar derin ki içine çekiyor beni. Hareket edemiyorum, o boşlukta yaşayıp gidiyorum öylece hasbelkader
Acı çekiyorum. Farklı bir acı bu. Hiçbir nedeni yok gibi dururken o kadar çok nedeni bir arada tutan bir acı ki. Anlatamıyorum. Anlatsam ağlarım, ağlarsam gülerler. Kırıldığım her saniye büyüyor içimdeki o boşluk. Siz hiç elinizde olmadan üzülmeye mahkum ettiniz mi kendinizi? Gökyüzüne bakarken takıldığınız taşı önemsediniz mi? Uzun uzun konuşmak isterken içinizdekileri sessizce haykırmak geçerken aklınızdan, sesinizin çıkmadığı oldu mu hiç? Benim oldu işte. Hiç geçmedi ki üstümden. Bildiklerim, işittiklerim öyle çok yük oldu omuzlarıma. Taşıyamıyorum sanki artık onları. Her geçen dakika gülümsemek salak salak mutluymuş rolüne bürünmek öyle zor geliyor ki bazen. Unutuyorum kim olduğumu. Hiç bilemedim ki zaten. Sessizce fısıldıyorum rüzgara içimdekileri sessizce çığlıklar atıyorum, ne duyulduğum oluyor ne görüldüğüm.
Gece gece şuraya
Stephanie Garber
Stephanie Garber
kitapları hakkındaki düşüncelerimi dökeceğim. Altı kitabını da okudum ve yeni çıkacak kitabını pek hevesli olmasam da bekliyorum (sadece scarlett ve julian sahnelerini okuyacağım, eğer sahne verirse)
Caraval
Caraval
ilk olarak bu kitap beklentisiz okuduğum kitaplardan biriydi. Okuduğum zamanı dün gibi hatırlıyorum. Kasım
"Bu, Allah değil mi?" diyorum Hasan'a. Üstümüzde, akasya yapraklarının arasında büyük bir ay yükseliyor. Hızla küçülüyor, hızla yükseliyor. "Hangisi?" diyor Hasan. "Şu yuvarlak!" "Sen salak mısın? O, ay ... Dünyanın uydusu ... " "O zaman Allah kim?" Hasan, aya bakıp bir süre düşünüyor. Sonra önemli bir şey söylüyormuş gibi gözlerini kısıyor. "Onu göremezsin," diyor.
Mino'nun Siyah Gülü
Mino'nun Siyah Gülü
Reklam
acı çekiyorum. farklı bir acı bu. hiçbir nedeni yok gibi dururken o kadar çok nedeni bir arada tutan bir acı ki. anlatamıyorum. anlatsam ağlarım, ağlarsam gülerler. kırıldığım her saniye büyüyor içimdeki o boşluk. siz hiç elinizde olmadan üzülmeye mahkum ettiniz mi kendinizi? gökyüzüne bakarken takıldığınız taşı önemsediniz mi? uzun uzun konuşmak isterken içinizdekileri sessizce haykırmak geçerken aklınızdan, sesinizin çıkmadığı oldu mu hiç? benim oldu işte. hiç geçmedi ki üstümden. bildiklerim, işittiklerim öyle çok yük oldu omuzlarıma. taşıyamıyorum sanki artık onları. her geçen dakika gülümsemek salak salak mutlu rolüne girmek öyle zor geliyor ki bazen. unutuyorum kim olduğumu. hiç bilemedim ki zaten. sessizce fısıldıyorum rüzgara içimdekileri sessizce çığlıklar atıyorum, ne duyulduğum oluyor ne görüldüğüm. günden güne yok oluyor gibiyim, birilerinin el uzatmasını dahi bekleyemiyorum artık bu zifiri karanlık olan boşluk o kadar derin ki içine çekiyor beni, nefes alamıyorum, hareket edemiyorum, o boşlukta yaşayıp gidiyorum öylece hasbelkader.
Bir süre sarsılıyor, kendinle kalmanın çaresizliğini hissediyorsun. Bunları neden yaşıyorum diyorsun. Bu yabancılıkları, çaresizlikleri. Bu soruyu sormakta da haklısın. Kendini bazen çok güçsüz, korunmasız ve kimsesiz bulmakta da. Aynalara bile bakmak istememekte de. İnsan dünyadan koptukça kendine yaklaştı. Beklentilerini azalttıkça, öz kimliğine
26 MART 2024
Olm siz adam akıllı insanlar olsaydınız hiç kadınları bu sohbete dahil etmez konuyu uzatmadan Burhan ve babamla konuşurdunuz ama siz naptınız yine her zamanki gibi kendinizi büyük gördünüz. Neyse Allah büyüktür elbet bir gün hakkımız sorulacaktır. Tamam belki bu hırsızlık olayı tam gün yüzüne çıkmamış olabilir ama biz sizin ne olduğunuzu çok çok
291 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.