Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bana, Şamil'den sonra kim İmam olur, diye sordular. Ben de" Kimin kılıcı keskinse o olacaktır" dedim
Musa'nın bir Osiris rahibi olduğundan asla söz edilmeden, Musa ilk "Tek Tanrılı Din"in kurucu peygamberi olarak İsrailoğulları arasında vazifesine başladı. Museviliğin temelini teşkil edecek olan "On Emir" bile bizzat Osiris Öğretisinin 42 kuralından alınarak derlenmişti. Musa Peygamber'in bir Osiris rahibi olduğunun saklı tutulmasında o kadar başarılı olunmuştu ki, bu büyük sır halk tarafından yüzyıllarca anlaşılamadı. Bugün bile bu sırdan haberdar olmayan Museviler vardır. Musa Peygamber'e ve öğretisine ait daha pekçok sırrın gizli kaldığından Kur'an-ı Kerim'de de açıkça söz edilmiştir: "De ki: 'Musa'nın insanlara nur ve yol gösterici olarak getirdiği Kitab'ı kim indirdi? Ki siz onu kâğıtlara yazıp bir kısmını gösterip çoğunu gizlersiniz, atalarınızın ve sizin bilmediğiniz size onunla öğretilmiştir.'... (En'âm Suresi: 6/91)
Reklam
— Dünyayı ehl-i dünyaya bırakınız. Kim, ihtiyaç miktarından fazla dünyalık toplarsa (Bunu insanların faydalanması uğrunda sarfetmezse) o, farkında olma­dan kendi felâketini almış demektir.
Günaydınlar ☺️ Neyi arıyorsan o'sun sen, der Mevlânâ. Kim neyi arıyorsa, onun bahtından bir paye alır. İnsan kaderini belirleyemez ama sebepleri idrak edebilir. Akıbeti karanlık olanı, muamma olanı aramamak lazım öyleyse, aradığın seni aydınlığa çıkarmalı. Çünkü onun bahtıyla bahtlanacaksın.
Sessizce olsa da belli edilen o sürekli tedirginlik, o garip, öfkeli sabırsızlık, kimi zaman kazara ağızdan kaçırılan temelsiz, sayıklamayı andıran, hepsinden şaşırtıcısı en gerçekçi kafalarda yer etmiş gibi görünen umutlar, hepsi bu yere olağandışı bir görünüm ve nitelik verirdi; bunca kendine özgü olmasının sebebi de buydu belki. İnsan ilk bakışta bile, bu gibi şeylerin hapishanenin öte yanında olmadığını anlardı. Buradakilerin hepsi birer hayalciydi, bu hal hemen göze çarpardı. Hayal kurmak onlarda hastalık halini almıştı. Gerçekten, hayal kuran mahpusların çoğu kederli, somurtkan, hasta gibiydiler. Çoğu sessiz, içlerinde nefret derecesine varmış bir husumet besleyen, umutlarını açığa vurmaktan hoşlanmayan adamlardı. Saflık, samimilik küçümsenirdi. Umutların gerçekleşmesi ne kadar imkânsızsa, hayalci de bu imkânsızlığı ne kadar fazla hissederse, o ölçüde inatla, safça bu hayallere dalar, bunlardan bir türlü vazgeçemezdi. Kim bilir, belki aralarında içinden utananlar da vardı. Çünkü ağırbaşlılık, yumuşaklık, kendi kendisiyle içten içe alay etme, Rus ruhunun başlıca özelliklerindendir… Belki de kendilerine karşı duydukları bu sürekli hoşnutsuzluk yüzünden bu adamlar birbirleriyle gündelik temaslarında bu kadar sabırsız, hoşgörüsüz, birbirine karşı bu derece alaycıydılar. Bazen aralarından biraz daha saf, daha sabırsız olanlardan biri ortaya çıkıp da herkesin içinde hayal ve umutlardan söz etmeye başlayınca, başkaları hemen lafı ağzına tıkıp onu kabaca tersler, bu safdille alay ederdi; ama bana öyle geliyor ki, ona saldıranlar umut beslemekte, hayaller kurmakta bu gevezeden fersah fersah ileri giderlerdi.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Kim bilir...
O mu beni, yoksa ben mi onu birden daha güçlü bir sevgiyle hatırlıyorum?
Sayfa 343 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
*** Doğarız ve o an sanki ömür boyu sürecek bir pak imzalamış gibiyizdir , fakat gün gelir , bunu benim adıma kim imzaladı diye sorarız...
Sayfa 287 - KırmızıkediKitabı okudu
Irmaklarından şaraplar akacak' diyorsun Cennet-i alâ meyhane midir? 'Her mümin'e iki huri' diyorsun Cennet-i alâ kerhane midir? Beni özene bezene yaratan kim? Sen Ne yapacağımı da yazmışsın önceden Demek günah işleten de sensin bana O zaman nedir o cennet cehennem? Kim senin 'yasa'nı çiğnemedi ki söyle? Günahsız bir
"Bir şeyi saklamak istiyorsan, onu ortada bırak" der eskiler. Yazdıklarımı okumasın diye, şiirlerimi onun hiçbir zaman okumadığı şiir kitaplarının sayfalarına yazdım ben şairlerden özür dileyip. Bir köşeye kıvrılır benim dizelerim, az kayın öteye diye rica minnet. Kime yazıyorsun bunları dediğinde, hiçbir cümlede kendine rastlamadığında,
“Kim olduğumu ne bilirlerdi. Şimdi korkunç zordu beni sevmek; ve ben, buna yalnız Biri’nin gücü yeteceğini seziyordum. ama, o, Biri, istemiyordu henüz.”
Sayfa 398 - RilkeKitabı okudu
Reklam
Ruhsuz, donuk, ketum, varlığı ağaç kovuğundan farksız insanlar yerine canlı, tutkulu, derin hislere ve en önemlisi safiyane duygulara sahip insanları kim istemez ki hayatında? Onlarla ölüme bile gidilir. O yol bile enerjiyle dolup taşar. Diğerleri, çürümüş gövdelerinin dar kalıplarına sokmaya çalışırlar sizi; hareketsiz yalnızlıklarını doldurun diye gitmeyin isterler.
İnsan.
Aslında olan şudur. Ortadoğu’da fakir zengin. Güçlü güçsüz, dindar dinsiz, eksi artı, hepsi aynıdır. Sadece yerleri ayrıdır. Kim kimle, ne neyle yer değiştirirse hep aynı oluyorlar. Bunu çevremizle, gördüklerimizle değerlendirip güzelce düşündüğümüzde gerçeği görürüz. Etrafınızda görmüşsünüzdür. Çok zengin olup fakirleşeni, fakir olup zenginleşeni. Yer değişince her şeyleri değişir çok az vardır aynı duran. Herkesin ağzında insanların kötü oluşu vardır. Herkes ama herkes karşıdakini bir şeylerle suçlar. Ama kimse eksiklerini görmez. Şu bir gerçektir ki Ortadoğu da büyük bir ahlak sıkıntısı vardır. Ben bunun nedenini şu olarak görürüm. Ortadoğu da ahlaklı insanların soyu tükenmeye yakın hale gelmiştir. Tarihte hep en iyileri ya idam etmişlerdir ya da sürgün. En akıllıların derisini yüzmüşler. O yüzden genetik açıdan bunlar yok olmayla yüz yüze gelmiş. İşte budur yer değişince kişiliğin değişmesine neden.
Her neyse, birisinin romanında şöyle bir hikaye geçer. Tecrübeli bir yazar nehrin kenarında yürüyüş yaparken bir gence rastlayıp bankta sohbet eder. Daha sonra fark eder ki nehir kenarında rastladığı o genç kendisidir. Gençliğimdeki bana rastlayabilsem, acaba tanıyabilir miyim?
İslamda kadın kızıl goncalar Bu inceleme bizi çok oyalar Sen RAZI mısın kadına soralar Ama o RASUL hiç yok gibi mi yapalım Köleliğin bitmesi gibi tabular yıkılıyor İkinci planda kalan kadının canı sıkılıyor Araştır cehennemde en çok kim yakılıyor Cennet cehennemi yaratan var napalım O halde zina konusu kökünden kesilecek Hiç sorgulamayan bunu nerden bilecek Özgürlük adıyla herkes herşeyi yapabilecek Kıyamet ne zaman kopacak beraber bakalım
376 syf.
5/10 puan verdi
·
31 saatte okudu
•Yürekte Gizli Kalmış Bir Aşk - Mary Helen Stefaniak•
"Her ne bana acı çektirdiyse, onu unuttum."
Yürekte Gizli Kalmış Bir Aşk
Yürekte Gizli Kalmış Bir Aşk
Merhabalar... Yine, nasıl bir kitap okudum ben diye başlayacağım sanırım ve şunu da belirteyim ki kimsenin önerisiyle kitap alıp okumayacağım. Kitap başlı başına bir hayal kırıklığı. Ortada bir emek var çokta gömmek istemiyorum ama yani tam olarak ne konusu
Yürekte Gizli Kalmış Bir Aşk
Yürekte Gizli Kalmış Bir AşkMary Helen Stefaniak · Sonsuz Kitap Yayınları · 201017 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.