'Filistin bir sınav kağıdı Her Mü'min kulun önünde.'
"Neyi arıyorsan O'sun sen, der Mevlânâ. Kim neyi arıyorsa, onun bahtından bir paye alır. İnsan kaderini belirleyemez ama sebepleri idrak edebilir. Akıbeti karanlık olanı, muamma olanı aramamak lazım öyleyse, aradığın seni aydınlığa çıkarmalı. Çünkü onun bahtıyla bahtlanacaksın."
Yeri hazır burdayım! Bu tarafa getirin Şu tahta konağı yere doğru indirin İki kişi iner önce o çukurdan içeri Biri benim biri de yakınlarından biri Gitmek istemez sanki bakı verir ardına İstemese bile geldi artık yeni yurduna Beyaz bir kumaştan ibarettir kostümü. Uçuşsun kürekler örtüverin üstünü. Anne, baba, kardeşlerim Kim varsa geride kalan İşte gerçek yurdumuz gerisi büyük yalan.
Reklam
kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde kaç kilo çekerdi yalnızlık kaç kere ezildim altında yaz yağmurlarının belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize
Bu kalabalık bunaltıyor artık. Varlıkları değil, sesleri. Koca bir gürültü koca bir kıyamet, asıl duymamız gerekenleri gizliyor gibi. Ayhan Geçgin, "İnsan sesinin olmadığı bir yere gitmek, durmak, sadece boşluğu dinlemek istiyorum. İnsan sesi, dinlemem gereken şeyi işitmemi engelliyor." der. Öyle bir his sevgili okur: Kısacık bir
Bazen şöyle olur: Bir yerden geçersiniz ilk kez, bir gülümsemeye tesadüf edersiniz ilk kez fakat ezelden tanıdıkmış gibi hissettirir. Hiç gitmediğiniz bir kentte dahi olur bu. Benzeteceğiniz yerler yahut insanlar da değillerdir üstelik. Fuat Sevimay, "Geçmişte bulunduğumuz bir yere, mahallemize, okulumuza, sokağımıza, evimize rast gelince
Bitmek bilmeyen bir sıkıntı. İnsan, diyor Caner Almaz. İnsan dünyanın vebası: "Yaşamın sonuna doğru yürüyoruz. İçimizde heves kalmamış. Yaşamaya. Sevgiye. Aşka. Belki, diyorum, belki Neşe'nin biraz hevesi vardır. Ama çok sürmez, onu da üzerler. İnsan dediğin birbirini yer, yer de doymaz. Duygularını yer, zamanını, yaşamını, heyecanını.
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.