Günaydın
Kaç çiçekten gelir kokun ben seni bilmez miyim ben! bu güzellik sana kimden mirastır?
(...) İnsan Türk olur da, nasıl Kemal Paşa'dan yana olmaz? Ben Mustafa Kemal Paşa'dan yana olmam da, kimden yana olurum? Çünkü, o, yarın bu dev işini başaracak olan serdengeçti gönüllülerin başıdır.
Sayfa 152Kitabı okudu
Reklam
144 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Son iyi Roma İmparatorlarından Marcus Aurelius’un,barbarlara karşı giriştiği seferlerin ortasında yazdığı hayata dair düşünceleri ve tavsiyelerini aslında kendine tavsiyelerini okuyoruz.Aurelius Roma’ya hakim olan stoa felsefesini anlamamız için bizlere güzel bir miras bırakmış. Kitap başlarda uzun bir teşekkür listesini anlatıyor, Aurelius’un kimden neyi öğrendiğini kime ne borçlu olduğunu okuyoruz, bu kısım genel okuyucu için çok ilgi çekici değil. Eser,Aurelius’un “memento mori” felsefesiyle bolca kendisine ölümü hatırlattığı hayatın iyilik yaparak doğa felsefesine uygun şekilde yaşanmasını, doğaya uygun olanın kötü olamayacağını anlattığı bir düşünceler silsilesiyle devam ediyor.Geçmişin ve geleceğin olmadığı sadece şu anın yaşandığı genç veya yaşlı ölen bir kişinin kaybettiği şeyin aslında aynı olduğu sadece şu kısacık anı kaybettikleri irdeleniyor.Ün ve şöhret peşinde koşmayıp bir isim bırakma hevesinde olmanın anlamsızlığı ve hayal kurmanın gereksizliği kitapta en çok şaşırdığım düşünce yapıları oldu.Stoa felsefesi , Romalıların intihara neden bu kadar meyilli olduğunu gösteriyor, kitaptaki ölüm ve hiçlik teması okuyucuyu karamsarlığa sürükleyebilir,aynı zamanda hayata dair kitaptan alınacak çok fazla ders de var.
Kendime Düşünceler
Kendime DüşüncelerMarcus Aurelius · İş Bankası Yayınları · 202315,5bin okunma
Bütün bunları nereden, kimden duyup öğrenmişti? Ancak vatanını çok seven ve uzun yıllar onun hasretini çeken bir insan söyleyebilirdi bu vatan türkülerini.
Fantine'in başına gelen bu felaketin anlamı neydi? Toplum bir köle satın almıştı. Kimden? Sefaletten. Açlıktan, soğuktan, yalnızlıktan, terk edilmişlikten, yoksulluktan. Acıklı bir pazarlık. Bir parça ekmeğe karşı bir ruh. Sefalet arz ediyor, toplum kabul ediyor.
Sayfa 225 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları / 1. cilt
504 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Osman... Nereden başlamalı senin hikâyene, nerede bitirmeli? Hangi duyguları serpiştirmeli satırlara bilemedim ki Sana mı kızmalı babana mı? Yoksa Şebnem'den mi çıkarmalı tüm hıncı?Ah be Osman... Bu yaşadıklarının suçu sadece senin mi? Yok mudur hayatın da bunda bir ortaklığı? Ah ben bilemedim be Osman, kimden çıkarmalı tüm bu yaşanılanların
Osman
OsmanAyfer Tunç · Can Yayınları · 20204,859 okunma
Reklam
~Âşık Veysel'den Aykırı Bir Şiir~
. Bu âlemi gören sensin Yok gözünde perde senin Haksıza yol veren sensin Yok mu suçun burda senin Kâinatı sen yarattın Her şeyi yoktan var ettin
384 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Selamlar. 2021'in ilk kitabını bitirmiş bulunuyorum. Yeni yıla, yeni tanışma fırsatı bulduğum bir yazarla girmek istedim. Wulf Dorn, uzun zamandır merak ettiğim bir kalemdi. Gerilim romanları okuyucu kitlesi tarafından çok seviliyorken geç kalmadan okudum ben de. İyi ki okumuşum. Gerçekten türünün hakkını veren bir kitaptı. Kurgusu en başta biraz bilindik hatta sıradan gelse de yazar konuyu o kadar güzel işlemiş ki sizi tepetaklak ediyor birden. Şunu söylemek istiyorum ki okuduğum süre boyunca gerilmekten yoruldum. Her sayfaya acaba ne olacak diye devam ettim tahmin yürütsemde yazar, boşuna uğraşma tahmin ettiğin hiçbir şeyi yazmadım der gibi bir son hazırlamış. Kitabın konusuna kısaca değinmek istiyorum. Psikiyatr Jan Forstner, kimden geldiği belli olmayan kırmızı güller alır. O dönemde çıkan bir kitabı da çok satıldığı için hayranlarından birinin bu gülleri kendisine gönderdiğini düşünür ama işin aslı öyle değildir. İlerleyen zamanlarda kasabada artan cinayetler ve aldığı aşk mektupları peşinde birinin olduğuna işaret eder. Mektupları gönderen kadın hakkında hiçbir bilgisi yoktur. Peki kimdir bu kadın? Okuyunca göreceksiniz. Jan ile birlikte sizinde psikolojiniz altüst olacak. Kolay okunacak ama etkisi uzun süre silinmeyecek bir kitap arıyorsanız #oyunbaz tavsiyemdir
Oyunbaz
OyunbazWulf Dorn · Pegasus Yayınları · 20164,651 okunma
AVRUPANIN İLMİ YALAN...
Birincisi, müslümanlar bu ilmi, bu bilgiyi kimin kitabından aldıkların açıklamışlardır. "Biz Batlamyus'un kitabında okuduk, biz Öklid'in kitabında okuduk, böyle diyor, biz Pisagor'un kitabında okuduk, şöyle diyor." diye daima,aldıkları kaynağı belirtmişlerdir.İkincisi, Islam âlimleri eskilere ait bu kitapları oku- yarak bilgileri alırken bunları ezbere almamışlardır. Bunları hemen kabul de etmemişlerdir. Bu bilgileri tashih etmişlerdir.,Üçüncüsü de Islam âlimleri; Yunanlılardan, Misirlardan, Hintlilerden ilim alırken kendileri yüksek seviyedeyken ilimlerini inceledikleri milletler aşaği seviyede bulunuyorlardı. Müslümanlar kendinden önceki ilmi alırlarken aşağidan yukarıya doğru almışlardir. Buna mukabil Haçlı Seferleri döneminde Avrupalilar, Müslümanlarla temas ederek onlardan birtakım ilimler almaya başladıkları zaman da şu gerçekler göze çarp,maktadir:,....Avrupalılar bu ilmi kimden aldiklarını katiyen soylememişlerdir. Müslümanların kitaplarını okumuşlar fakat kimin kitabından hangi bilgiyi aldıklarinı kendi kitaplarında zikretmenmişlerdir. Diğer Avrupa bu kitapları okudukları zaman, bütün bunları yazanin kendisinin yaptiğını zannetmişlerdir. Avrupa' da bu şekilde hak etmediği hâlde büyütülmüş insanlar vardı.
Sayfa 52 - ErbakanKitabı okudu
56 syf.
·
Puan vermedi
Lyonda düğün eserinde toplum dışına itilmiş karakterleri üzerinden insanlık durumunu analiz eder. Karakterlerin başlarından geçenler yazgı değil, insanlığın iflasının sonucudur. Toplumun içinde dış görünüş, düşünce olarak genelden farklı olanlar kötü-çirkin gibi damgalanır, farklılıkları yüzünden cezalandırılır ve toplum dışına itilir. Bir çocuk doğduğu an toplumun önceden belirlediği bazı hazır şemaları alır ve diğer insanlarla ilişkilerini bu şemalar üzerinden kurar. Kime güzel, kime akıllı diyeceği kiminle oyun oynayacağı, kimden uzak duracağı zaten bellidir. Biz kendimize benzeyen insanlarla birlikte olmayı severiz bizden farklı görünen, farklı düşünen insanları mükkemmel kabul ettiğimiz düzeni bozduğu gerekçesiyle kabul etmez, tehlikeli buluruz. Zweig üç öyküsündede güzellik algısını, farklılıklara olan önyargılarımızı, toplum dışına itilmiş insanların yaşadıklarını abartısız, realist bir dille anlatmış. 
Lyon'da Düğün
Lyon'da DüğünStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202131,1bin okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.