8 Nisan 2003 tarihinde Cumhuriyet gazetesinin pazar ekinde Bağdat Caddesi'ndeki dört gençle yapılan bir mülakati okuyarak dehşete düştüm. Gençliğin idolleri arasında kimler sayılıyor: Sedat Peker, Polat Alemdar; bir tanesi de komünistmiş. Onun idolleri arasında da Allah bilir Che Guevera vardır! Bu isimlerin ortak yönleri ne? Şiddet! İrrasyonalite (Türkçesi: Akılsızlık)! Ve tarihin defterinde olmamak (veya yalnızca olumsuz bir dipnot olarak var olmak; hani Al Capone gibi). bi D B Gençliğimizin ufku bu mu? Bildikleri gündelik gazete sahifeleri veya televizyonun sınırı dışına çıkamıyor mu? Öğrenci kalitesizliğinin bir başka cephesi değil mi bu? Gençliğimiz, ülkemizin geleceği, cahil, hem de zır cahil. Cahil olmakla kalmıyor, değer yargıları çarpık, zararlı. Bilgi kaynağı yalnızca, benim dünyada görebildiklerim arasında en kalitesizi olan, medyamız. Medyayı yönetenler, onun sahipleri, onun programcıları; kısacası ondan kim sorumluysa insanlık suçlusu! Burada bir komplo filan yok. Olan tek şey, cahil köylünün eline geçen medya, onun tek isteğini, tek tutkusunu karşılamak için çalışıyor: Para, daha çok para, güç, ne yapılacağı bilinemeyen güç. Bunlar yalnızca ve yalnızca hayvani dürtülerdir ve Türkiye bu hayvani dürtülerin etkisinde gençliğini perişan ediyor, hayvanlaştırıyor