Sudan’ın Milli Kahramanı Osman Digna;
Onu Yargılayan Hakime “Ben Diyarbekir’li Kürt Osmanım.” 8 yıl hapiste yattıktan sonra çıktığı zaman 1926 yıllından ölümüne kadar Mısır’da yaşadı. Bugün türbesi doğduğu yer Suakin’de bulunuyor. Sudan’ın Selahaddin Eyyubi’si de Kürttür. 1- Dünya’da savaş taktikleri ders olarak okutulan ingiliz-mısır kuvvetlerine karşı pek çok zafer kazanan ve
Kim oldugunu bulmaya calisan Ruh...
Günün birinde küçük Ruh heyecan içinde Tanrı’ya gider ve ona "Ben kim olduğumu biliyorum" der. Tanrı; "Peki sen kimsin?" der. Küçük Ruh "Ben Işığım" der. Ve Tanrı "Doğru sen ışıksın!" der. Küçük Ruh bir an düşünür ve "Ama ben ışık olmak istiyorum" der. "Işık olduğumu biliyorum ama ışık
Reklam
LAVINIA’ın ikinci kitabından bir kesit
Hülya Aktaş hanımın yeni çıkacak eserinden. Masaların üzerine fırlatılan bir çift zar misaliydi, yaşamın içinde ömrümüze çarpan şans. Bazen yenilgi bazen de aldatmacalı bir sevinçti. Kimse hatırlamazdı; her hamlenin ardında yeni bir hamle gizlendiğini... Ve kimse bilmezdi; şans üzerine kurulan bir hayatın çoktan ellerinden kayıp gittiğini. Çünkü şans denilen o şey koca bir kandırmacaydı. Çünkü o, yalancı masalların yazılmamış sayfalarında yaşardı. O öyle bir yalancıydı ki insanoğlu fark etmeden onu alır ve gerçek olmayacak bir rüyanın içine salardı. Peki ya gerçekte neydi şans? İnsanın yüzünü güldürür gibi yapan bu sahtekar neyin nesiydi? Cevap çok basitti aslında... Şans dediğimiz o şey İblis’in cehennem çukuruna giden zincirinde ki halkanın kendisiydi! Sadece birkaç saniyeliğine de olsa kadının safir renkteki gözlerine dalıp giden adam bunları düşünürken elindeki silahın kabzasını daha da fazla sıkıp namluyu kadının alnına dayadı. Sertleşen bakışlarında taşıdığı hayal kırıklığı onu harabeye çevirmişken garip bir şekilde içinde kabaran o isimsiz duyguyu göz ardı ederek kadını ilk gördüğü zamanlarda içten içe defalarca sorduğu o soruyu bu kez kadının kendisine sordu. “Kimsin sen?” Kadın, tamamen çıplak olan bedenini bir milim bile oynatmadı ve kalbini sıkıştıran o garip hissi umursamayarak alnına dayalı olan silaha aldırmadan adama doğru uzattığı silahını onun kalbine bastırdı. Gözlerini onun gözlerinden bir an olsun ayırmadan da cevap verdi adama. “Ben senin şansınım Mirhan... Dün İblis’ken bugün sana sunulan tek şansım!”
PALYAÇO kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde kaç kilo çekerdi yalnızlık kaç kere ezildim altında yaz yağmurlarının belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları
Söyle Kimsin Adam?
Beni anlamıyorsun adam, Benim ruhum toprağına dargın bir filiz. Senin ruhun öldürücü bir zehir, Dökülürsen üzerime yok olurum. Kor olurum. Bambaşka birine dönüşür, Canını okurum. Yanarsın, kanarsın.
Palyaço kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde kaç kilo çekerdi yalnızlık kaç kere ezildim altında yaz yağmurlarının belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.