Burjuvazi kırsal alanı kentin boyunduruğuna soktu. Koca koca kentler yarattı, kırsal nüfusa oranla kent nüfusunu büyük ölçüde artırdı ve böylece nüfusun hatırı sayılır bir parçasını kır hayatının yalıtılmışlığından kurtardı. Tıpkı kırsal alanı kente bağımlı kıldığı gibi barbar ve yarı barbar ülkeleri uygar ülkelere, köylü halkları burjuva halklara, Şark’ı Garp’a bağımlı kıldı.
MISIR'LA SAVAŞ Terörist Amurru Klanı Okumaya devam etmeden önce Harita 6. 1 'e yeniden bakınız ve Asi ırmağı ve Akdeniz kıyısı arasında bulunan dağlık bölgede yer alan Amurru'nun yerini not alınız. Bölgenin biraz güneyinde, Asi'nin doğu kıyısında ise Kadeş kent devleti bulunurdu. Bu top­raklar, Hatti Büyük Kralları ve Mısır arasındaki nihai
Reklam
112 syf.
·
Not rated
Arka Kapak Thomas Mann'ın 1919 yılında yayımlanan ve otobiyografik öğeler barındıran anlatısı, Mann ailesiyle yaşamış av köpeği kırması Bauschan ve sahibi ekseninde temellenir. Yazar, salt büyük bir romancı değil, aynı zamanda daha küçük metin türlerinin de üstadı olduğunu bir kez daha hissettirdiği bu anlatısında olağanüstü canlı, titiz ve ayrıntılı, yer yer mizah yüklü betimlemeleriyle pastoral bir portre çizer okuruna. Okur, Bauschan ve sahibiyle birlikte Münih'te nehir kıyısında ve kentin yeşil alanlarında günlük gezintilere çıkar, Bauschan'ın fiziksel ve karakteristik özelliklerine yakından bakma fırsatına sahip olur; köpek ile sahibinin arasındaki ilişkiye tanıklık eder: Bauschan'ın öyküsü, köpeğin, insanın yaşam alanının bu denli içinde olmasına karşın ona hâlâ ne kadar yabancı olduğunu anlatır. Modern edebiyata içkin alegori ve parodi unsurlarının izlerini sürebileceğimiz Efendi ile Köpeği, kent ile kırsal arasında kalmış, tarihin yok oluşa mahkûm ettiği idilde sığınak arayan bireyin, Birinci Dünya Savaşı'yla değişime uğrayan Avrupa burjuvazisinin yaşam deneyimine ilişkin bir tasvir olarak da okunabilir.
Efendi ile Köpeği
Efendi ile Köpeği
Efendi ile Köpeği
Efendi ile KöpeğiThomas Mann · Can Yayınları · 2018313 okunma
Burjuvazi kırsalı kentlerin hükmü altına soktu. Devasa kentler meydana getirdi, kent nüfusunu kırsala nazaran büyük oranda arttırdı ve böylelikle nüfusun büyük bir bölümünü kırsal yaşamın durgunluğundan kurtardı.
Hipermarket, toplumsal yaşamın, bütün bir yerleşim ve trafik düzeninin tamamen işlemsel bir simülasyonla üretildiği zaman-mekandır. Geleceğin biçimlendirilmesinde bir model görevi yapacak olan hipermarket yerleşim bölgelerinin dağılımını belirlemektedir. Oysa geleneksel çarşılar kentin tam merkezine yerleştirilerek kentliyle köylünün buluşmasını sağlardı. Hipermarket kırsal kesimle kentin ortadan kalkarak yerini köyle-kent arası bir yere bırakan yeni bir yaşam biçiminin ifadesidir. Dahası hipermarket "tüketim"merkezi olmanın ötesinde bir anlama sahiptir. Burada sergilenen nesneler özgün bir gerçeklikten yoksundur, başka bir deyişle önemli olan onların geleceğe özgü toplumsal ilişki modelini andıran diziler, ve seyirlik şeyler şeklinde düzenlenmelidir.
“Neden kent içindeki arazi, kırsal araziden daha pahalıdır?” Bu çılgın kolektif düzenin rasyonalizasyonu, zekânın bir belirtisi sayılıyor artık.
Reklam
302 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.