Peygamber Efendimiz (sav) ‘in bir günü…
Uhud günleri değil, Bedir değil. Hendek, Hicret yolculuğu ya da Miraç gecesi de değil kitapta yazılan…
Efendimiz’in sıradan bir günü. Edebiyle, kulluğuyla, merhametiyle, tebessümüyle, beşeriyetiyle, tefekkürü ile sıradan bir günü.
Eris kuyusunun kenarındaki taşların üstüne oturup, ayaklarını kuyuya
Herşey bir temenniyle başlar; Uzun ömürlü olsun, mutlu sabahlar, iyi günler. Ve bir temenniyle de sonlanır. ''Mekanı cennet olsun, başımız sağolsun''
Bir nefes alayım. Alayım ama gerçekten, şöyle uzun upuzun bir nefes. Sadece alınınca geri verilebilen , aldığımı değil yaşadığımı hissettiren cinsten bir nefes ve öyle başlayayım anlatacaklarıma.