Değişimi seçiyorum. Buna kimler hazır...
& Değişimi seçiyorum. Benim ve bütünün hayrına olanı görmeyi,bakış açımın genişlemesini, yaşadığım olayların farkındalığını seçiyorum. &
Sayfa 203 - @ceresyayınlarıKitabı okudu
Reklam
Çektiğim hiçbir acı nedensiz değil . Ben onlar sayesinde "ben " oldum . .
Sayfa 23 - KronikKitabı okuyor
İnsan mutlaka hayata , yaşadıklarına bir anlam yüklemek zorunda ; yani insanın bir anlam arayışı var . .
Sayfa 23 - KronikKitabı okuyor
Mesela size yeni baştan yaşama , bir şeylere yeniden başlama imkânı verilseydi bunu kullanır mıydınız ? Kullanacak olsaydınız da nereden başlardınız ? .
Sayfa 22 - KronikKitabı okuyor
Reklam
Kötü insanlar değiliz ama her türlü kötülük beklenebilir bizden. .
Sayfa 14 - KronikKitabı okuyor
Ama yazının da bir yaşamı var sanırım ; hem kâğıdın üzerinde zuhur etmek için kendi zamanını bekliyor hem de kafamdakilerin kâğıtta nasıl şekilleneceğine kendi karar veriyor .
Sayfa 13 - KronikKitabı okuyor
Reklam
"Affetmenin ne olduğunu yalnızca cesurlar bilir, korkakların tabiatında af diye bir şey yoktur." -Laurance Sterne
Sayfa 33
"Affetmek aynı şeyi bu insanda bir daha görmeyeceğiz anlamına gelmiyor. Affetmek bu insanı daha iyi tanımak ve kendimizi buna göre ayarlamak ve ona ilişkin beklentilerimizi yeniden düzenlemek anlamına gelmektedir."
Sayfa 32
İnsanlarla ne için ilişki yaşama ihtiyacı hissederiz? Temelde 1- Kendimizi tanımak için 2- Kendini gerçekleştirmek için Tuna Tüner
Ulusal 'öğrenilmiş çaresizlikler antolojisinden üç örnek
İlkokulda matematiğe çalışır çalışır, geçemeyiz. Sonra 'hoş geldin öğrenilmiş çaresizlik'. Müfredattaki matematik her yıl değişir ama bizim kafamızdaki matematik değişmez. Matematik 'milli' öğrenilmiş çaresizliğimizdir! Kadınların hayatının aşkını arama serüveni de genellikle öğrenilmiş çaresizlikle biter. Aşkın mutluluk getireceği inancıyla, aşka açık yaşarlar. Birinci, üçüncü, dokuzuncu sevgilide de 'mutluluğu bulamayıp' ayrıldıktan sonra, "Bunların hepsi aynı," deyip, 'aşka tövbe' ederler. "Prensimi bulmak için daha kaç kurbağa öpmem lazım!" diye söylenirler. Hayatlarını aşka kapatırlar. Bir gün 'Bay Doğru' kapıyı çalar ama kapı şiddetle yüzüne çarpılır. Bu da bir öğrenilmiş çaresizliktir. Bazılarımız üniversiteye hazırlanıyoruzdur. Kazanıp kazanamayacağımızı hemen görmek isteriz. Hazırlığın daha ikinci ayında hemen deneme sınavlarına girer, kazanabileceğimizi görmek isteriz. İstediğimiz sonucu göremeyince, "Zaten kaybedeceğim, bari çok çalışmayayım da emeğim boşa gitmesin!" akıllılığına kaçarız!
Kontrol inancı kaybolunca, kadercilik anlayışı başlar. Kişi çevresindeki şartları kontrol edemediğini görünce, kendini bırakır. Böylece şartların onu daha kolay kontrol edebileceği hale gelir!
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.