ROMAN OKUDUM SENİ DÜŞÜNDÜM
Bende tarçın, sende ıhlamur kokusu,
Yürürüz başkentin sokaklarında.
Bir nehir şu tutuk konuşan cumartesi
Üstünde iki yonga: Çarşamba, bir de cuma
Ayrılık lafları etme sevgilim,
Önümüz Temmuz, önümüz Ağustos nasıl olsa
Kolkola yürüyoruz, tek tük öpüşüyoruz,
Sonra ayrılıyoruz, korkuyoruz da..! Kimi zaman neden kalabalığın içinde duruyoruz da
Kimi zaman bir köşe arıyoruz en sapa?
İşimiz mi yok, şu Akay'a sapalım istersen,
İstersen garson girelim ilkyazın gazinosuna.
Börekçi! diye bağır istersen şurda
Kısmet çıkar -sanırım- Emek'te oturan kıza
Abiler! Abiler! diye bir şey satayım ben
Mendilim kalmamış kağıt peçete yok mu çantanda?
Üç peseta gibi bir paraya dondurma yemiştim,
Madrid'te yemiştim, ve çatılardan kanguru akıyordu Londra'da.
Seversin mi beni, doğru söyle ama? - Sigara?
Ne eflatun etin var, yanarca mı yanarca.
İnan, Selimiye'nin minareleri gibisin
Her seferinde başka yoldan çıkılır nirvanaya.
Cemal Süreya
her şey nasip, kısmet. kapkara gördüğümüz şeyin ardı belki bembeyazdır. belki biraz daha diz çökeceğiz bu karanlığa ama, belki de bir gün en güzel biz kazanacağızdır.
Bilir misin seni ne çok özledim
Buğulu gözlerini
Hasret kokan sözlerini
Gitme diyerek feryat edişlerini
Bilir misin seni ne çok özledim
Benim için hıçkıra hıçkıra ağlayışın
Bırakma beni diyerek feryâd edişlerin
Gözünden akan yaşların, hıçkırarak seslenişin
Ben ilk kez sen de öğrendim sevilmeyi
ben ilk kez sen de gördüm değer görmeyi
Ben ilk kez sen de gördüm benim için feryat edişleri
Hani kader denilir ya, hani alınyazısı denilir ya
Hani nasip dinelir ya, hani Kısmet denilir ya
Ne sen bana nasiptin nede ben sana
Ne diyelim kader diyelim
Hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların
bir dakika bile çıkmıyorsun aklımdan
koşar gibi yürüyüşün
karanlıkta bir ışık gibi aydınlık gülüşün
Hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların
uzak uzak yıldızlarla çevrilmiş kainatın
karanlık boşluklarında akıp giderken zaman
Adımla nasıl berabersem öylece beraberiz
seninle her saat seninle her dakika seninle her saniye
gönlümüz mutluluğa inanmış olmanın gururuyla rahat
koltuğumuzun altında birer dinamit gibi kellemiz
ve sonra her zaman her ölümlüye
aynı şartlar altında kısmet olmayan
gerçekleri görmenin aydınlığı alınlarımızda
Hacet yok hatırlatmasına seni hatıraların
sen bana kalbim kadar elim kadar yakınsın
Attila İlhan
Hayırlı Kısmet
Mahcup etme öncümüze.(sas)
Devalar ver sancımıza.
Evlenecek gencimize,
Hayırlı kısmet ihsan et.
21.06.2024 
Mutlu Kılıç
instagram.com/reel/C8e5UqwIdj...