Gerçekten de kadınlar, kelimenin gerçek anlamıyla, bedenlerini satıyorlar. Fahişe olarak olmasa da reklam endüstrisinde, modellikte vb., tıpkı, kadın ve erkeklerin başka üretim dallarında, emek-güçlerini sattıkları gibi… Ve emekçinin ürettigi ürüne yabancılaşması gibi, böyle bir kadın da ticari bir meta haline getirilmiş olan kendi bedenine yabancılaşacaktır. Reklamda kullanılan kadın bedeni, kişisel olarak benim bedenim olmayabilir; ama bu bir şeyi değiştirmez. Çünkü, o beden, benim bedenimi temsil etmektedir. Üstelik emekçi kitleleri yabancılaşmalarını birey olarak yaşarlar; kadınlarsa bunu cinsiyet olarak yaşamaktadırlar. İşte, “İnsanın kendi bedenine sahip olması“ sloganı, kadınların doğum kontrolünün keyfiliğine boyun eğmelerini eleştirdiği kadar, bunu da protesto etmektedir.
Sayfa 85Kitabı okuyor
.
Bir yandan filozof bilgeliği istemeye, hayat şekillerinde ve dünya hakkındaki bilgide ciddi, kişisel bir derinleşmeye varmalıdır; değerli ve değersiz olanla, anlamlı ve anlamsız olana karşı, nesnelerin sürekli var oluşu ile geçiciliğine karşı yüksek bir ilgi duymalıdır. Öte yandan bir şeyi hakiki anlamda bilmek, açıklamak, kavramak, temellendirmek, birbirinden apayrı ve dağınık olarak algılanan şeyleri birbiriyle ilişkileri içinde
görmek, yani onları bir "sistem" haline koymak da felsefenin ve filozofun öz varlığıyla ilgili bir niteliktir.
TAOCULUK
Çin kökenli dinî-felsefî sistem.
Taoculuk (Taoizm, Daoizm), Konfüçyüsçülük’le birlikte 2000 yıldan fazla bir süredir Çin’de hayatın her alanını biçimlendirmiş iki büyük yerel dinî-felsefî sistemden biridir. Temelinde “yol” mânasında tao (dao) kavramının yer aldığı Taoculuğun Çince karşılığı Dao-cia’dır (yolun nesli). Kökeni eski Çin
#ikincianlaşma
İkinci anlaşma, hiçbir şeyi kişisel algılamamaktır.Hiçbir şeyi kişisel algılamamayı bir alışkanlık haline getirdiğinizde yaşamınızda birçok acıdan kaçınmanız da mümkün olur. Kızgınlığınız, kıskançlığınız, fesat duygularınız yok olur. Kişisel algılamadığınızda üzüntüleriniz bile kaybolur.Asla başkalarının davranışlarından sorumlu değilsiniz. Sadece kendi davranışlarınızdan sorumlusunuz.Bunu gerçekten anladığınızda, başkalarının özensizce ve bilinçsizce söylediği sözler ya da davranışlar sizi incitemez.
Aklıselim insan için, akıl almak ve bir akıl hocası edinmek, paha biçilemez bir hazine sayılmalıdır.
Sayfa 23 - Destek YayınlarıKitabı okuyor
