Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ayşe Şasa'yı anlatıyor
Geçen Cuma günü (7 Aralık 2001) iftarı Çamlıbel Matbaası’nda Osman Kâhya ağabeyin mütevazı fakat güzel sofrasında yaptık. İftarın sonlarına doğru ağır bir rahatsızlığa yakalandığını duyduğum ciltçi Ahmet Başoğlu’nun yani bir kitabıma ad olan “Şeyh Efendi’nin rüyası”nın son ravisinin sıhhatini sordum. Hastalığının seyri hakkında biraz bilgi verdi:
17.Asır Şairlerinden Nâili'nin Bir Günü
"Varakların gül–i ter döktü Nâili cûya Bahâr mevsimidir kim bakar risâlelere" Beytinin ise bende bir romanı vardır. Nâili öyle sanıyorum ki, bunu gençliğinde bir gül bahçesinde ve bir ağaç dibinde yazmıştır. İlk önce karşısındaki havuzda yüzen gül yapraklarını görerek, "varakların gül–i ter döktü" diye başlamış sonra onları
Reklam
Yaşamasa da olur "Kaşar Nuri''den başlayarak, televizyon kanalları (veya kanalizasyonları) sayısınca dolaştırılan, zengin bir koleksiyon... Kimi "Kuran’dan başka kitaba gerek yok" sadedinde saatlerce konuşur, bu husustaki kitabını anlatır, bir yandan da matematik olarak "19 mucizesi" sapıklığını -bazılarının
Kitaba girerken...
Ne biter Ne kalır geçmiş kitaplarda Ölümden sonra da Söyleriz. Behçet Necatigil
O akşam, yatağına girerken Adrian, o zamana kadar özgürlük aşkından sonra en sevdiği şey olan tanrısal yazıdan, o güzelim basılı yazıdan, yüreği ürperten, zihni kamaştıran, aşk ve doğrulukla dolu veciz cümleden; Soylu Tanrıça edebiyattan şüphe etmeye başladı! Tam o sıralarda Dostoyevski'nin "Suç ve Ceza"sını okuyordu. Kitap elinde,
"AIDS ;Ilk iş gerçekleri bilmektir.AIDS beden sıvılarının karışması ile,cinsel ilişki ile,damardan uyuşturucu şırınga edilmesi ile kan değiştirme ile bulaşır. Korunma için prezervatif kullanımı ve yabancı insanlarla cinsel ilişkiye girerken tedbirli davranmak AIDS ile savaşın diğer silâhlarıdır.Gerçek sonuç için bilgi ve dikkat gereklidir,yangına körükle gitmek değil." Bu kitaba önyargılarla bakmayın. Bebeklerin nasıl yapıldığını anlatmıyor.Tamamiyle bilinçli bir yaklaşım sağlayan mizahi ve belgesel tadında bir kitap.Bilinçli yaklaşımlar için herkese öneririm.
Reklam
"Kendilerine kitap verdiklerimiz, Peygamberi ve Kur’an’ı tıpkı çocuklarını tanıdıkları gibi tanırlar. Fakat kendilerine kıyanlar var ya, onlar asla inanmazlar." Enam Suresi 20 Yahudiler ve hıristiyanlar Kur’an’ın Allah’dan gelmiş, gerçek bir kutsal kitap olduğunu biliyorlar. Bundan dolayı gayet iyi biliyorlar ki, bu kitap etkilidir,
"Hayatın zenginliği hisse senetlerinde değil, hissi senetlerdedir." "Önemli olan, mezarlıktaki taşların kitaba benzemesi değil, kütüphanelerin mezarlıklara dönüşmemesidir." "Camilere girerken kalbimizin temizliğini göstermek için ayakkabılarımızı çıkarırken, dilimiz de aynı saflık ve yalınlıkta olmalıdır. Dünyanın neresinde olursa olsun, bir insanın ayakkabısız dili, anadilidir!" "Kütüphaneler, medeni milletlerin kilise yanında yükselen yeni mabetleridir. Kilisenin ruhunu, kilisenin halka verdiği afyonu ancak bu mabetler teşhir edecektir. Günün saat dördünde paydos eden ilim, ilim anasını, ilim ve teknik memleketini doğuramaz.”
Kitaba biraz sansür uyguluyorum...:)
Batının kutsal kitabı İncil’de "Dar kapıdan girin" diyor. Dar kapıdan girerken eziyet çekilir, pisliklerden arınırsınız. Vücudunuzdaki çizikler bir nevi madalya olur.
Yine “Sonun Başlangıcı” Belirtileri Don Carlos’un Ingiltere’ye girişini büyük ilgiyle okudum. Gerçeğin tekdüze, sıkıcı olduğunu; insanın kendini oyalamak için sanata, hayal ürünü şeylere yöneldiğini, romanlar okuduğunu söylerler. Benim için tam tersi: Gerçeklikten daha fantastik ve daha beklenmedik ne olabilir? Evet, bazen gerçeklikten daha
20 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.