Gulyabani! Kültürümüzde sıkça karşılaştığımız bir korku figürü. Muhtemelen Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın bu eseri ile de pek çok kitleye ulaşıp artık bir klasik haline geldi. Çoğu kişi bu kitabı okumasa da mutlaka Süt Kardeşler filmini izlemiştir, işte o film de bu eserden esinlenerek yapılmıştır.
Kısa bir girişten sonra kitaba değinmek gerekirse; Hüseyin Rahmi Gürpınar bu eserini bir okurunun tavsiyesi üzerine yazmaya karar verir.
Kitabın konusundan bahsedecek olursak; Genç yaşında dul kalan Muhsine Hanım bir tanıdığı vasıtasıyla konağın birinde işe girer. Konakta cinler, periler, şeytanlar cirit atmaktadır, ayrıca Gulyabanimiz de vardır.
Konak çalışanlarının, bu doğaüstü varlıklarla olan ilişkisi güzel bir dille, yer yer korkutucu, yer yer mizahlı bir şekilde anlatılır.
Kitap tabii ki mantıklı bir açıklama ile son bulur, bu eser üzerinden yine toplumumuzdaki hurafe kültürü de hicvedilir.
Yukarıda da belirttiğim gibi içerisinde korku, mizah, hurafe, cin, peri, şeytan, ne ararsanız bulacağınız bu kitap, okuması keyifli, tek solukta bitebilecek bir yapıya sahip.
Tabii ki tek soluk derken günümüz Türkçesine çevrilmiş halini kastediyorum, orijinal metin daha ağır olabilir.
Ben okurken çok keyif aldım, gerek dili, gerek anlatım tarzı olarak gayet hoş bir kitap. Hüseyin Rahmi'nin okuduğum bu ikinci eserini de çok beğendim ve sizlere de tavsiye ederim.