Cemil Meriç, kitapta tanıdığım insanları sokakta gördüklerimden daha çok sevdim, diyor. Okursunuz, aranızda bir aşk doğar. Mesela 30 sene önce bir roman okudunuz, sonra kitabı kaybettiniz, yıllar sonraysa tesadüfen elinize geçti. Eski bir dosta kavuşmanın heyecanını duyarsınız; kitabı elinize alırsınız, sarılırsınız, mutlu olursunuz. Ekrandan okusaydın böyle olmazdı, mümkün değil. Kitabı kitap gibi okumanınsa böyle bir gizemi, böyle bir tadı ve böyle bir kokusu var.
"Bütün bu çatışmalara karşın, Filistin'in insansız bir toprak olduğu iddiası var, bu konuda ne düşünüyorsunuz?" "Baştan aşağı yalan! On üç yaşında, bu ülkeye geldiğimde kendi kendime, "Yahu, bu nasıl olur? Filistin'e nasıl Eretz İsrail, İsrail Toprağı denilebilir, her taraf Arap dolu," dediğimi hatırlıyorum. Ben Berberilerin inceliklerini görüyordum, kerpiç evleri, eşeğine binmiş köylüleri... Kendi ideolojilerini haklı çıkarabilmek için Yahudiler seçici gözlükler takmak zorundaydı; etrafa baktıklarında, kutsal kitap manzaralarını, eski zamanların topraklarını, ter ve emekle özgürleştirip yenilemeye geldikleti boş toprakları görüyorlardı. Gerçeği görmüyorlardı!
Reklam
duygulandım :'(
İnce Mehmed(206) değerlendirme İnce mehmedi okurken içime öyle güzel duygular ilişti ki anlatamam... Hep yabancı yazarları okudum ve hep hayran olurdum. Ama bunu okurken aklıma takılan tek bir şey oldu. Bizim de büyük bir dostoyevskimiz belki de ondan katbekat büyük insanımız varmış . Yaşar Kemal ne büyük bir kalemmiş... Yüreğime o köy kokusunu ,o tarhana kokusu, o mis gibi havayı işledi. Adananın ağız yapısını öyle güzel öyle mükemmel işlemiş ki... Yüreğim yumuşadı... Aşkı , ağa konusunu , insanın merhamet düzeyini ,merhametsizliğini muhteşem bir şekilde işlemiş... Gözlerim doldu . Çok güzel ve soft bir kitap yazmış üstad. Ağlamamak elde değil . Huzur içinde yat büyük üstad yaşar Kemal
Sayfa 206Kitabı okudu
"Cemil Meriç, kitapta tanıdığım insanları sokakta gördüklerimden daha çok sevdim, diyor. Okursunuz, aranızda bir aşk doğar. Çok ciddi, hayat düsturu teşkil eden kitaplardan söz etmeyeyim. Mesela otuz yıl önce bir roman okudunuz, sonra kitabı kaybettiniz, yıllar sonraysa tesadüfen elinize geçti. Eski bir dosta kavuşmanın heyecanını duyarsınız; kitabı elinize alırsınız, sarılırsınız, mutlu olursunuz. Ekrandan okusaydın böyle olmazdı, mümkün değil. Kitabı kitap gibi okumanınsa böyle bir gizemi, böyle bir tadı ve böyle bir kokusu var. İnsanımızın da günümüzde buna çok ihtiyacı var. Kitap insanlaşmak demektir. Şöyle deniyor ya: İnsan okur. İnsan dediğin okur yani, robot değiliz ki biz; ver, yükle, programlandığı gibi hareket et filan...."
Sayfa 114Kitabı okudu
Keskin, bayıltıcı, hasta bir sonbahar kokusu! Ah bu eski kâğıtlardan, eski kitap aralarından, unutulmuş eski defterlerden çıkan mâtem kokusu!
Sayfa 32 - Başbakanlık Kültür Yayınları- 2.baskı, 1974- Niçin Zengin OlmamışKitabı okudu
Bu dünyanın en güzel iki kokusu, bebek ve eski kitap kokusudur.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.