Başrol olmanın ilk şartı travma sahibi olmak olan bir kitapla karşınızdayım.
Esas kızımız Rowenan, annesinin ölümünün sırlarını ortaya çıkarmak için Raven Suikastçı Akademisi'ne gidecektir ama
Fareler ve İnsanlar (orijinal adıyla Of Mice and Men), John Steinbeck'in 1937 yılında yayımlanan kısa romanıdır. Bu eser, Büyük Buhran döneminde Amerika'da ekonomik sıkıntılarla boğuşan
Hyunam-Dong Kitabevi kitabının daha ilk sayfalarını çevirirken sizi kendi evreninin içine sürüklüyor. Yazar düşünce dünyasını doğrudan okuyucuya sunmak yerine diyaloglar ve kurgunun içinden geçen bir kitap içeriğiymiş gibi bir aktarma yöntemini seçmiş olması okuyucuya satır aralarında nefes almasını sağlamakla beraber aynı karakterlerin zaman içindeki gelişimini de yine karakterlerin düşüncelerini dile getirirken takip etmemize olanak sağlıyor.
Kitapta hoşuma gitmeyen kısımlardan da bahsedecek olursam ilki; belli bölüm geçişlerinde kitabın genel akışından koptuğumu düşünmeme sebep olması ki bundan dolayı nerden nereye geldik sorularıyla uğraştım. Bir diğeri ise çok az bir kısımda betimlemelerin can sıkıcı bir hal almaya başlaması oldu. Sonuncusu ise Hyunam-Dong Kitabevi'nin bitişini gereğinden fazla muğlak ve kişisel açıdan kitaba bakınca anlamsız buldum. Ben gidişata göre daha keskin detaylarla bitirilmesini beklerken sanki devamı gelecekmiş gibi yaşanan olayların özeti üstünkörü verilip geçildi. Bu da aceleye getirilmiş hoş olmayan bir bitiş oldu benim için.
Bu eleştirime son bir genel kanı ekleyecek olursam: Kitap paragraflar arasında gezindikçe hayatın amacı ve mutluluk kavramları sorgulatırken ponçik bir atmosferin tadını çıkarmamıza olanak tanıyor.
Bazen bir kitap, aynı kişiye iki farklı döneminde bambaşka şekillerde dokunur. Zaman geçer, insan değişir, yaşananlar birikir. Ama bazı cümleler vardır ki, her seferinde farklı bir yere dokunur
“Annem ölmüş. Galiba.”
Bu cümleyle açılan bir kitap, sana “Ben normal değilim, hazırlıklı ol,” diyor zaten.
Meursault, annesi ölen ama “üzgün değilim, napayım?” diyen bir adam. Ağlamıyor. Taziye