1. Dünya Savaşı Sırasında Ermenilerin Türklere Yaptığı Katliam

Kolektif

1. Dünya Savaşı Sırasında Ermenilerin Türklere Yaptığı Katliam Quotes

You can find 1. Dünya Savaşı Sırasında Ermenilerin Türklere Yaptığı Katliam quotes, 1. Dünya Savaşı Sırasında Ermenilerin Türklere Yaptığı Katliam book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Bir akşam üç Ermeninin de bir Türk kızına fiil-i şeni tasallut (alçakça tecavüz) ettiklerini gördüm. Kızın feryadı üzerine Ermenilerden biri hamil olduğu (taşıdığı) bıçakla derhal kızı öldürdü. Civarda bulunan polislerden birine koşarak ihbar-ı keyfiyet ettim (Durumu bildirdim). Polis geldi öldürülen kızın Türk olduğunu anladıktan sonra istihfafkârane (küçümseyerek) omuzlarını kaldırdı ve zararı yok Türk kızıymış, Türkler kamilen mahvolmalıdır diye mukabele etti.
Sayfa 50 - Belge No: 1997 - Askerî Tarih Belgeleri Dergisi sayı: 85, s. 5-15.Kitabı okudu
Daha önce Osmanlı Devleti'nin de "Göç ettirilen Ermenilere kötü davrananları" yargıladığını ve bunlardan bazılarını da cezalandırdığını belirtmiştik. Son günlerde Ermenilerin ve Ermeni yanlılarının yeni bir asılsız iddiası daha ortaya atıldı. Osmanlı Devleti'nin yaptığı yargılamaları Ermeniler ve Ermeni yanlıları "Osmanlı Devleti de soy kırımı kabul etti ve yapanları yargıladı" gibi dayanaksız bir iddia içindeler. Soy kırım Osmanlı Hükümeti tarafından kabul edilmiş ve bunu gerçekleştirenler yargılanmış değildir. Yargılama göç ettirilen Ermenilere, göç yollarında ve konaklama yerlerinde saldıran, kötü davranan, eşyalarını, mallarını çalanlarla, bunları önlemek için gerekli tedbiri almayan yöneticiler içindir. Daha önce de söylediğimiz gibi yargılananlar arasında Ermeni olanlar da vardır. Bu arada Osmanlı Devleti'nin kurduğu bu mahkemelerde görev alanlar, -amansız denilebilecek kadar İttihat ve Terakki Partisi mensuplarına düşman olan Hürriyet ve İtilâf Partisi yanlılarıdır. Bu yüzden bu mahkemelerde verilen kararların ve ifade edilen rakamların adaletin yerine getirilmesinden çok siyasî düşmanlara zarar verme, onlardan öç alma duygusuyla alındığını gözden uzak tutmamak lâzımdır. Divan-ı Harbî-i Örfî kararlarını bu çerçevede değerlendirmek daha gerçekçi olacaktır.
Sayfa 14 - Sözde SoykırımKitabı okudu
Reklam
Tarih bilimi açısından bir soy kırımdan bahsetmek için mutlaka bir belgeye dayanmak gerekir. Uydurma ve gerçeklerle ilgisi olmayan öldürülmüş insan rakamlarıyla "soy kırım" iddiasında bulunmak bilimsel değil, art niyetli siyasî bir yaklaşımdır.
Sayfa 14 - Sözde SoykırımKitabı okudu
“Soy kırım" kavramını çok dikkatli kullanmak gerekir. "Silâhsız ve savunmasız bir toplumun bütün bireylerinin, hiç ayrım gözetilmeksizin plânlı bir şekilde ve silâhlı bir toplum tarafından tamamen yok edilmesi"ne soy kırım diyoruz. Dolayısıyla her savaşı, her öldürme olayını, her çarpışmayı soy kırım olarak nitelendirmek ne insaf ne de bilim ölçülerine sığar. A.B.D.'den tarihçi Prof. Dr. Justin McCarthy'nin dediği gibi "Herhangi bir savaşta sadece tek tarafın ölülerini sayarsanız, bu bir "soy kırım" gibi görünecektir. Meselâ Amerikan iç savaşında sadece Kuzey'in verdiği kayıpları incelerseniz, Güney'i; sadece Güney'dekilerin başına gelenlere bakarsanız da Kuzeyi "soy kırım" yapmakla suçlayabilirsiniz... Gerçekten de gerek Ermeniler, gerek se onlara çeşitli siyasî sebeplerle sempati duyanlar I. Dünya Savaşı sırasında öldürülen 3 milyondan fazla Müslüman Türk'ten hiç bahsetmezler.
Sayfa 13 - Sözde SoykırımKitabı okudu
Savaş sırasında Osmanlı askeri olarak Müslümanlarla birlikte cephede Ruslara karşı savaşan az sayıda Ermeni de olmuştur, ama Ermenilerin çoğunluğu cephede düşmanla birlikte Osmanlı askerlerine karşı savaşmış, cephe gerisinde olanlar da kadın, çocuk, yaşlı demeden Türk olan, Müslüman olan herkese karşı katliama girişmişler ve içinde yaşadıkları ülkeyi parçalayarak bağımsız bir devlet kurmak çabasına düşmüşlerdir. 1914 yılı ortalarından başlayarak Osmanlı İmparatorluğu'nun doğu bölgesindeki yerleşim yerlerinde kurulan gizli Ermeni çetelerine silâh ve cephane dağıtılmıştır. Savaşın başlamasından hemen sonra da Ermeniler Van şehri bölgesinde ayaklanmışlar, çevredeki Müslümanları katlederek o bölgede bağımsızlıklarını ilân etmişlerdir.
Sayfa 4 - Ermeni Meselesinin Ortaya ÇıkışıKitabı okudu
Osmanlı Devleti'nin bu müsamahalı tutumunun sonucu olarak da imparatorluğun son yüzyılına gelinceye kadar Müslümanlar ve gayri müslimler daima bir barış ve güvenlik içinde yaşamışlardır. Bu sayede Ortodoks Rumlar ve Gregoryan Ermeniler İstanbul'da bulunan patrikleri tarafından bir hiyerarşik sistem içinde yönetilmişler, kendi kiliseleri, okulları, yetimhaneleri, mahkemeleri olmuş, buralarda dillerini ve dinlerini muhafaza ederek geliştirmişler ve kültür faaliyetlerini yürütebilecek vakıflar kurmuşlardır. Askere de alınmadıkları için ticaret, sanayi ve zenaat ile meşgûl olan gayri müslimler çok kısa sürede refah ve zenginliğe kavuşmuşlardır. Özellikle Ermeniler sanatkârlıkları ile Osmanlı İmparatorluğu'nda her yerde çok iyi bir muamele ve büyük hoşgörü görmüşlerdir. Ermenilere "milleti sadıka" denilmiş; onlara hep güvenilmiş, daha sonraları saraya, askeriyeye alınmış ve çok önemli mevkiler ve görevler verilmiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nda çok sayıda Ermeni paşası, bakanı, milletvekili, büyük elçisi, konsolosu, üniversite hocası, yüksek rütbeli devlet memuru olmuştur.
Sayfa 1 - Türk-Ermeni İlişkileri, Tehcir Olayı ve Sözde “Soykırım”Kitabı okudu
Reklam
Ermeni sorunu,
Özellikle jeopolitik konumu nedeniyle Osmanlı Devleti'nin gelişmesini, ilerlemesini ve bölgede güç sahibi olmasını istemeyen dış güçler OsmanlI Devleti'ni parçalamak istiyorlardı. Bu parçalanmayı gerçekleştirmenin en uygun yollarından biri de OsmanlI'da yaşayan azınlıklarla ilgilenmekti. İşte Ermeni sorunu böyle başladı. Dış güçlerin kışkırtmalarına kapılan Ermeniler, I. Dünya Savaşı'nda OsmanlI Devleti'ne karşı ayaklandılar. Özellikle Anadolu'da yaşayan savunmasız Türk halkına yönelik insanlıkla bağdaşmayacak yakma, yıkma, cinayet, talan ve katliamlara giriştiler. Elbette Türkler de meşru müdafaa haklarını kullandılar ve bu insanlık dışı saldırılara karşı koydular. Ancak büyük güçlerin desteğiyle Ermenilerin Türk halkına karşı saldırıları I. Dünya savaşı boyunca devam etti.
Sunuş - Osman N. Solakoğlu, Hava Korgeneral ATASE BaşkanıKitabı okudu
44 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.