10. Boyut
Gök TürkSözler ve Alıntılar
(Rüya görürken)..beyin sapımızın ‘pons’ isimli küçücük bir bölümü hareket etmemizi engeller. Ön beyin, beyincik ve omurilik soğanı arasında yer alan bu yapı, enine sinir tellerinden oluşmaktadır. Pons bedenlerimizin gözlerimiz dışında geçici olarak felç olmasını sağlar. Eğer kişide pons zarar görürse uyurgezerlik gibi durumlar oluşabilir. REM uykusu dediğimiz bu durumda rüya görüldüğü sadece gözlerin hareketinden anlaşılır.
REM uykusu esnasında devredışı kalan bölgelerden biri de beynin ön tarafında yer alan prefrontal kortekstir. Bu kısım aynı zamanda beynimizin mantıksal değerlendirme süzgeci olduğu için de mantıksız rüyalar görürüz.
Sayfa 75 - MDKitabı okudu
Rüyaların çoğunu hatırlamak zordur çünkü uyku sırasında norepinefrin salgılama seviyesi düşüktür. Norepinefrin, beynin dikkat ve çevreye yanıt verme ile ilgili bölümlerini etkilemektedir. Uyanık ve tetikte hissetmemizi sağlayarak beyinde anılar oluşturmamıza yardımcı olmaktadır. Aynı zamanda stres hormonu da denen norepinefrin salgılama seviyesi düştüğünde anılar kopuk kopuk ve unutulmayan müsait olacaktır.
Serotonin salgılama seviyemiz de rüya görmeye başladığımızda düşmeye başlamaktadır. Bu da gördüğümüz şeylere aşırı anlam yüklememize, onları değerli olarak görmemize neden olmaktadır. Serotonin düşüklüğünde vücudumuz bir nevi bizi manipüle etmektedir. Hatta günlük hayattaki serotonin seviyelerindeki dengesizlik, duygu, durum ve ruh halini, depresyona yol açacak şekilde etkileyebilmektedir. 
Sayfa 68 - MDKitabı okudu
Albert Einstein
Gerçeği aramak onu elde etmekten daha kıymetlidir.
Sayfa 170 - MD Yayıncılık
Yani diyorsun ki Yahudi efsanelerine göre, Lilith’in Adem için planlanan ilk gelin olduğu, Havva uğruna reddedildiği için erkeklerden nefret ettiği düşünülmekteyse de onun darbeci Anzu’nun eşi olması daha makuldür. Kısaca, Anzu’nun idamıyla eşi Lilith her ne kadar karanlık tanrıça imajı ile karşımıza çıksa da aslında Anunnakilere isyan eden bir devrimcidir. Devrik kral Alalu soyundan gelen diğerleri ile birlikte o günden bu yana Nibiru kraliyet ailesine karşı mücadele etmeyi sürdürmektedir. Belki de bu yüzden her tür kötü yakıştırmaya hedef olmuş ve kötü isimlerle anılarak günümüze kadar gelmiştir. 
Sayfa 123 - MDKitabı okudu