100 Soruda Felsefe

Selahattin Hilav

About 100 Soruda Felsefe

100 Soruda Felsefe subject, statistics, prices and more here.

About

Bu kitap, adının düşündürebileceğinin tersine, bir vülgarizasyon metni değildir. Sophia'nın "seçiş(ler)i"nden değil, "philos"un (dostun) kendisiyle ve ötekilerle (öteki dostlarla) sürdürdüğü, hiç bitmeyecek akılcı söyleşiminden söz etmektedir. Felsefe bu söyleşimde "yurtlanır" ve yurtlandıkça topluma mal olur. Bu da zorunludur. Çünkü felsefesiz toplumlar, geleceksiz toplumlardır. - Turhan Ilgaz- Kavramları, çığırları ve temel sorunlarıyla felsefenin dünü, bugünü; antik dünyadan çağdaş düşünürlere, Doğu'dan Batı'ya, tartışmalar, etkilenmeler, ünlü felsefeciler... Gözden geçirilmiş ve güncelleştirilmiş yeni basımıyla bu kitapta, felsefeyi akademik ortamlardan çıkartıp kültür yaşamımıza katmayı başarmış bir düşünce ve yazı ustasının kaleminden, insanoğlunun yaşadığı en büyük düşünsel serüvenin çarpıcı öyküsünü bulacaksınız.
Estimated Reading Time: 8 hrs. 44 min.Page Number: 308Publication Date: June 2003Publisher: K Kitaplığı
ISBN: 9789752960286Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Book Statistics

Reader Profile of the Book

Kadın% 31.3
Erkek% 68.8
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

About the Author

Selahattin Hilav
Selahattin HilavYazar · 10 books
1928 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nden[1] mezun olduktan sonra, Fransa'da Sarnbonne ve İşçi Üniversiteleri'nde okudu. Ardından felsefe çalışmalarını kesintisiz sürdürdü. Babası İran Kürtlerinden İstanbul'a göç etmiş ve sonradan Hilav soyadını almış olan Muhammed Mihri Bey'dir. Felsefeci, çevirmen ve denemeci olarak tanındı. Yazko Felsefe Yazıları adlı dergide yöneticilik yaptı. Felsefe yazılarının yanı sıra edebiyat üzerine yazılar da yayımladı. Türkiye'de felsefenin ve birçok kuramsal konunun anlaşılmasına ve öğrenilmesine açıklayıcı yazılarıyla öncülük etti. Selahattin Hilav, 12 Mayıs 2005 tarihinde İstanbul'da öldü. Aydınlanmacı felsefenin ve Marksizm'in Türkiye'de kuramsal olarak anlaşılmasında önemli katkıları oldu. Yabancılaşma kavramı başta olmak üzere, Asya tipi üretim tarzı, şeyleşme gibi pek çok marksist kavramın bu şekilde Türkçeye girmesini sağladı. Öte yandan, varoluşçuluğun hem edebî hem de felsefî olarak Türkiye'ye girmesine katkıda bulundu. Sartre'ın Bulantı'sını, Arthur Schopenhauer'un Aşkın Metafiziği'ni, Michel Foucault'nun Bu Bir Pipo Değildir'ini çevirdi.