1956 Macar İhtilali ve Türkiye
Melek Çolak1956 Macar İhtilali ve Türkiye Sözleri ve Alıntıları
1956 Macar İhtilali ve Türkiye sözleri ve alıntılarını, 1956 Macar İhtilali ve Türkiye kitap alıntılarını, 1956 Macar İhtilali ve Türkiye en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İhtilalden sonra Macaristan'da Sovyet baskısı şiddetlenerek, kızıl rejim örgütlenmeye başlamıştır. Komünist yönetim, Rusçayı bütün okullarda "zorunlu dil" kabul etmiştir. Rusya'nın Macar Komünist Partisi ve gizli polis kanalı ile tekrar Macaristan'ı Ruslaştırmaya girişmiştir.
Sayfa 98 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
Heller, Kadar sayesinde Macaristan'da her zaman küçük reformlar olduğundan söz etmektedir. Fakat Kadar rejimi bir süre için, Macaristan'ın diğer Doğu Avrupa ülkelerinin hemen hemen tümünde dikkat çekici bir biçimde daha özgür ve daha başarılı bir ülke olarak ayırt eden, yükselen yaşam standartları, tüketim mallarının daha geniş elde edilme imkanı ve kültürel liberalizm iklimi içinde 10 Ocak 1960'da yeni ekonomik mekanizmanın resmen devreye sokulması sırasında zirveye ulaşan meşhur liberalizasyon sürecini başlattığında, Macar hapishanelerinde 1956'dan beri hala politik tutuklular vardı.
Sayfa 103 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
II. Dünya Savaşı sonrası Macaristan'da yaşayan yaklaşık 11.5 milyon kişiden her yıl 10.000'in intihara kalkışıp bu girişimlerin 2000'inin ölümle sonuçlandığını söyleyen İmre Toth "Bunun sorumlusu olarak idealleri yok eden ve yerine yeni bir ülkü koyamayan Sovyet yönetimini" göstermektedir.
Sayfa 92 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
Viyana'dan gelen haberlere göre Avusturya sınırına yakın yerlerde kimsesiz yüz elli Macar çocuğu bulunmuş ve bunlar Graz şehrine götürülmüştür. Çocukların anne ve babalarının İhtilalde Ruslarla çarpışırken öldükleri ve bunların bir mülteci kafilesi ile birlikte sınıra kadar varıp bu sınırı geçtikleri kanısına varılmıştır.
Sayfa 82 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
Magyarovar'da Macar Gizli Emniyet Servisi Merkezi'ne gelen halk, binanın üzerinde bulunan Sovyet orak-çekiç işaretinin çıkarılmasını isteyince Kızıl askerler halka ateş açmış, 85 köylünün öldüğü "Magyarovar Katliamı" meydana gelmiştir.
Sayfa 44 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
Macar Dışişleri Bakanı Andre Puky de Atatürk'ün Türkiye'de yaptığı büyük inkılabı takdir hisleri ile izlediğini bildirmiştir. Ankara'yı ziyareti sırasında Atatürk'ün kendisine "Türk" demesinden ötürü daima iftihar duyduğunu söyleyen ve "benim kafam Türk'tür" diyen Başbakan Gömbös'un konuşmalarında da Atatürk'e ve yaptığı devrimlere duyulan hayranlık açıkça hissedilmektedir. Birçok kez Türkiye'ye gelen Macar Turancılarından Peter Moricz, yeni Türkiye için: "Dünya tarihinin böylesine büyük bir yenilenmeye daha tanık olmadığını" söylemektedir.
Sayfa 119 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
1993 yılında Macaristan'a bir konferans vermek için giden Fethi Vecdet Erkun'a, Gödöllö kasabasında Tarım Üniversitesinin düzenlediği Altın Diploma törenine katılıp, kendisine, bu diploma verilirken, tören sırasında Rektör Yardımcısının söylediği sözler, Macaristan'daki tek partili bu yönetimin bıraktığı mirasın özetini yapar gibidir:
"...Siz Türkler burada 150 sene kaldınız, bizim ticaretimize, dinimize, âdetlerimize ve sosyal yaşantımıza karışmadınız. Ama Sovyetler burada 45 yıl kaldılar ve onlarla birlikte yaşamak bir felaketti."
Sayfa 104 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
Artık kalabalık Sandor Petofi'nin "yemin ediyoruz, yemin ediyoruz, artık köle olmayacağız" dizelerini hep bir ağızdan okuyor, meydanları dolduran halk "Rus askerleri defolsunlar" diye bağırıyordu.
Sayfa 34 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
İhtilal yavaş yavaş sönmeye başladığı zaman ise "yavaş çalıştıkları gerekçesiyle" binlerce işçi işten çıkartılmıştır. Macar işçi konseyleri Kadar Hükümetinin 200.000 işçiyi işsiz bırakan bu kararını tanımamış, konseyler bazı bölgelerde fabrikaların kasalarına el koymuşlardır. Yevmiyelerin indirilmesini ve işten çıkarılmayı protesto eden işçilerin gösterileri Macar Gizli Polisi ile işçiler arasında çarpışmalara neden olmuştur.
Sayfa 65 - Nehir YayınlarıKitabı okudu
Hitler, Yugoslavya'yı işgal edince, Banat kısmını Macaristan'a vermiştir (1941). Macaristan savaşın başında tarafsız kalmasına rağmen, 1941 yılında Alman baskısına boyun eğerek Sovyetler Birliğine karşı savaşa girmiştir.
Sayfa 18 - Nehir YayınlarıKitabı okudu