Cafer Karpay, Vestito Lupo ve Mike Brock... Nereden geldiğini bilmedikleri gizemli rakamların peşinde, dünyanın farklı bölgelerinden yola çıkarak biraraya gelen bu üç seçilmiş insan; ölümün ve sonun yaklaştığı günlerde yaşamlarının ve insanlık tarihinin derinliklerine doğru ilerliyorlar. Önlerinde iki yol var, ya son ya yeni bir başlangıç.
Amerika’dan Irak’a oradan Yunanistan, Vatikan ve İsrail’e uzanan ‘büyük hesaplaşma’ İzmir’de son buluyor.
“Elde ettiğimiz bilgiler, ipuçlarının Türkiye’de olduğunu gösteriyor. Ancak zamanımız kalmadı. Bu tabletleri 10’lardan önce ele geçirmek zorundayız. Yoksa bugüne kadar dünyaya anlattığımız tüm masallar bir bir ortaya çıkacak.”
“...Alman milliyetçisi Adolf Hitler. Adolf bu iş için biçilmiş kaftan. Bu adam, aynı zamanda kurmayı planladığımız İsrail Devleti’nin de hazırlayıcısı olacak. Hem İngilizleri yıpratacağız hem Avrupa’yı böleceğiz. Ayrıca daha sonra Ortadoğu’yu istediğimiz gibi şekillendirmek ve orayı içinden çıkılmaz bir bataklığa dönüştürmek için Hitler’e ihtiyacımız var.”
“10’a doğru uzattıkları küçük elleri ve haykırışları hala kulaklarında yankılanıyordu. Önce ne olduğunu bir türlü çözemediği 10’larca rakamın bulunduğu kağıt, ardından dar sokakta, kırmızı ahşap kapının üzerindeki 10 rakamı ve şimdi de rüyasına giren 10 yaşlarındaki iki küçük kızın kanlı gözyaşları...”
