"çünkü | bir hiçsin direnmeyeceksen |
diye çınlayan hecetaşlarından
dinledikçe
insanın toprağına nasıl çirkin görünüp
insana toprağının nasıl dar edildiğini
göğünden sökülen bir göknar kederiyle
hatırlıyoruz
bir zamanlar
bir şey gelecekti"
"ve bunlar bizim savaşlarımız
eskimez taşlardan duru göklerden
yosunlarda biriken gamdan eski
bir beklşeyiş uyarınca uzun
sazlarla donan arı su gibi
ve gövdesinden ayrılınca bataklıklarda
bir çelik filiziyle uyananların
kavlince bilinmek için
her savaşta bakışlarımızdan
nasıl tanınmışsak öyle
bakıyoruz
beton gülleriyle
(bir takım şekiller) oyuklarından
sessiz akan bütünlükler
gerçek acılar olabilir
diye"