Ağzından konuşanı gönül ile dinleme zillet olur, gönülden konuşanı kulak ile dinleme sıklet olur.
Söz nereden çıkarsa muhatabın da orasını bulur. Gönlü ile konuşanı gönül ile dinlemek gerekir. Ağzı ile konuşanı ise gönülle dinlememelidir, çünkü bu gönlün bayağı ve süfli bir derekeye düşmesine sebep olur. Diğer taraftan gönlü ile konuşan, gönülle kulak kesilmek yerine lalettayin bir tarzda dinlenirse bu da insana ağırlık verir ve gönlü daraltır.