Abide Şahsiyetler

Samiha Ayverdi

Abide Şahsiyetler Quotes

You can find Abide Şahsiyetler quotes, Abide Şahsiyetler book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
İnsan oğlu rûhu görmez , maddeyi görür . Madde ise , ister zevkten zevke veyâhut elemden eleme düş sün , bir emir kulu olmaktan öteye geçemez . Gerçi göz yaşı döken de , tebessüm eden de bedenin uzuvlarıdır . Fakat aslında gülmek de , ağlamak da ruhdandır ; onun isteği veya isteksizliğiyledir . Görünürde sağa sola yatıp kalkan , eğilen doğrulan ağaç ise de , onu tahrik edip ileri geri sallayanın rüzgâr olması gibi ... Görünmeyen ruh , ister hayvânî , ister ilâhî mânåda olsun , coşmak , galeyan etmek ihtiyâcındadır . Müsbet menfi bütün tehassüslerinde de bedeni vâsıta olarak kullanır . Ancak hayvânî hislerin icbârı altına düştüğü zaman , bayağılaşır , süflîleşir , kırar koparır , yıkıcı dökücü olur . Mânevî duyguların tesir ve tahrîki altına girdi ği zamanlarda ise , yükseltici ve öğretici kesilerek beşeriyeti arıtır , temizler , ona nizam ve muvâzene getirir . Şu halde , günü birlik , ucuz ve yıkıcı zevklere daha kolay ve daha çabuk meyleden insan oğluna , elde edilmesi , ferâgat gibi , adâlet gibi , sadâkat ve muhabbet gibi ağır bedel isteyen mânevî hazların kapısı ni her zaman açık tutmak gerekmektedir .
Sayfa 250 - 251Kitabı okudu
Peki ya 21. Asır ?
Artık yirminci asrın insanı, kendini yalnız et, kemik ve kandan ibaret bir mahluk olarak görmek, onun için de sadece etin, kemiğine hizmet eylemek dalaleti içindedir. Bu yüzden de bizzat hâmil olduğu gerçekleri arayıp sormaz hatta seçemez olmustur. Netice itibariyle kendi kendine yabancı, hatta düşman kesilen bu insan, sevgiyi unutmuş, imandan, ihlâstan habersiz kalmış; sonunda da üstüne çöken egoizme teslim olarak, onun emrinde dünyaya meydan okuyan bir dev haline gelmiştir.
Sayfa 38
Reklam
...bana seni gerek seni.
Sayfa 66 - Yunus Emre (k.s.)
Zira insanların kulağını büken, dertlerine derman olan Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'nin Mesnevî'si, kendisi ile insanlar arasında kurulması lâzım gelen köprünün tâ kendisidir.
Sayfa 49
"Hudutsuz bir aşk, başı sonu olmayan bir sevgi ummânı halinde gönüllere çarpan Mevlânâ'nın, insan oğluna en büyük armağanı, onu kendi ayıplarından utandıracak kadar müsâhamalı ve anlayışlı bir muhabbet ve şefkate gark etmiş olmasıdır."
Zira insanlık tarihi göstermiştir ki, cemiyetleri dört başı mamur terbiye ve formasyona götüren, ne kanunların baskısı ne de ceza müeyyidelerinin korkusudur. Bir vicdan ve İman terbiyesinin okşayıcı müdahalesi olmadan, hayvani zaafların kisve değiştirip yüksek vasıflar ve faziletler haline gelmesi hemen de mümkün değildir. Koruğun şeker gibi tatlanması için güneşin terbiyesine nasıl ihtiyacı varsa, salkım salkım dünyayı dolduran ekşi ve buruk kütlelerin de kıvama gelmesi icin ısıtıcı ve hayat verici bir manevi güneşe ihtiyaçları aşikardır.
Sayfa 51
Reklam
119 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.