Adalet Çivisi kitabı, akıcı diliyle, olayların anlatımı ve ürpertici bir yanının olması beni derinden etkiledi. Şimdi kısaca kitabın içeriden bahsedeyim;
Bir yaz akşamı Ankara'da bir erkek cesedi bulunuyor. Kafası, gövdesi ve bel kısmı birbirinden ayrılmış üç parçaya ayrılmıştı. Maktülün kafasında üç çivi çakılıydı. Her çivide bir kağıt parçası yer alıyordu. Gamze Başkomiser, cesedi gördüğünde ilk defa böyle bir manzarayla karşılaşmıştı. Ne bir delil, ne bir kamera kaydı hiçbir şey yoktu. Gamze Başkomiser bu işi çözebilecek mi?
Maktülün parmak izinden kimliği tespit ediliyor. Eski bir hükümlüymüş. Kadına şiddetten dolayı cezaevine girip çıkmışlığı var. Gamze Başkomiser ve yardımcısı Selim Komiser bu cinayeti araştırmaya koyulmuşken birer gün arayla iki ceset daha bulundu. Her ikisi de aynı biçimde parçalanmış ve hiçbir iz yok denilebilir. Üç cesedin de tek bir ortak noktası var. Bu da kadına şiddete meyilli kişiler olması ve üçünün de geçmişte hüküm giymesidir. Gamze Başkomiser, bu cinayetleri çözebilecek mi? Hepsi ve daha fazlasını kitapta bulabilirsiniz dostlarım. Kesinlikle okunmanızı tavsiye ederim. Kitapla kalın dostlar 📚 📚 📚
#kitaptanalıntı
📌 "Birini öldürmek için sevmek de bahane nefret etmek de."
📌 Kim bunu neden yapıyor olabilir? Katilin bu kadar gözünü döndüren ne olmuştu?
📌 'İnsanlar gözleri kapalıyken nasıl da masum oluyorlar.'
📌 "Eninde sonunda katil suç mahalline geri döner."
#kitapyorumu #okudumbitti #kitaptanalıntıları #arkakapak #adaletçivisi #zeynepkübraöztürk #beyazfilyayınları #türkpolisiyeokuyorum #sayfa116
