Adl-i İlahi

Murtaza Mutahhari

Adl-i İlahi Hakkında

Adl-i İlahi konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
9/10
4 Kişi
18
Okunma
7
Beğeni
2.302
Görüntülenme

Hakkında

Adl-i İlâhi, yalnızca İslam Alemi nde değil hemen her din çevresinde yüzyıllar boyunca insanların zihnini meşgul etmiş ilahiyat sorunlarını anlaşılır bir dil ile ve aklın ve gönlün yatışacağı bir tarzda, İslam ın çözümüne ulaştırmaktadır. Çağımızın büyük iddialarla çeşitli din çevrelerinde ortaya atılan ve tartışılan "şer" açıklamaları ile karşılaştırılırsa, İslam ın bu sorunlara getirdiği çözümün eşsizliği de ortaya çıkacaktır. Müellifin kullandığı anlaşılır dil, güçlü çevirmen Prof. Dr. Hüseyin Hatemi nin kalemiyle de aynen çeviriye yansıdı. Ayrıca, okurlara kolaylık sağlama amacıyla kitaba Hatemi Hoca tarafından değerli notlar eklendi. Çevirmen tarafından eklenen bu notların geneline kitabın son bölümünde yer verildi.
Çevirmen:
Hüseyin Hatemi
Hüseyin Hatemi
Tahmini Okuma Süresi: 12 sa. 50 dk.Sayfa Sayısı: 453Basım Tarihi: Eylül 2014İlk Yayın Tarihi: 1988Yayınevi: Kevser Yayınları
ISBN: 9789756640319Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Ciltli
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 14.8
Erkek% 85.2
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Murtaza Mutahhari
Murtaza MutahhariYazar · 82 kitap
1920 yılının Şubat ayında Horasan eyaletine bağlı Feriman kasabasında dindar bir ailede dünyaya geldi. Çocukluk yıllarını mektepte okuyarak geçiren Mutahhari, 12 yaşında iken, Meşhed dinî ilimler medresesinde İslâmî bilimler alanında öğrenim görmeye başladı. 1938 yılında, dönemin İran şahı, Rıza Şahın mollalara karşı verdiği sert mücadeleye rağmen dinî derslere devam etmek amacıyla Kum kentine yerleşti.rnrn Burada, dönemin ünlü alimlerinden Ayetullahil-Uzma Şeyh Abdulkerim Hairînin vefatından sonra yerine geçen üç büyük alim yani, Seyyid Muhammed Huccet, Seyyid Sadruddin Sadr ve Seyyid Muhammed Takî Hansarînin yanında okumaya başladı.rnrn 15 yıl süren Kumdaki hayatı süresince, fıkıh ve usul derslerini rahmetli İmam Humeynî ve Ayetullah Burucerdînin yanında, Molla Sadra felsefesi, ahlak ve usul, ilahiyat, İbni Sinanın Şifası ve daha bir çok dersleri Ayetullah Seyyid Muhammed Hüseyin Tabâtabâînin yanında okudu. Ayrıca bu süre zarfında irfan derslerini Ayetullah Mirza Ali Ağa Şîrazîden aldı. Kumda bulunduğu sürece öğrenimin yanı sıra, sosyal ve siyasal sahalarda da faal bir şekilde bulunuyordu. Bunlardan bir tanesi, İslâmın Fedaileri teşkilatıyla irtibatta olmasıydı.rnrn 1952 yılında Tahrana yerleşen Ayetullah Mutahharî, Mervî medresesinde araştırmaya başladı. 1955 yılında, "Öğrenciler İslâmî Cemiyetinde" ilk tefsir toplantısını düzenledi. Aynı yıl Tahran Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev aldı. 1959 yılında Müslüman Tabipler Cemiyetine konuşmacı olarak davet edildi ve sürekli olarak bu işi devam ettirdi. Burada yaptığı ilmi konuşmalar daha sonra ondan geriye kalan önemli konular haline geldi.rnrn 1962 yılından itibaren İmam Humeynînin en faal yaranlarından oldu. Öyleki 15 Hordad ayaklanmasının asıl organizatörlerinden birisiydi. Haziran 1963de rejim aleyhine yaptığı bir konuşma sonucu tutuklanarak hapse atıldı ancak kısa süre sonra serbest bırakıldı.rnrn İmam Humeynînin sürgüne gönderilmesiyle birlikte Şehit Mutahharî ve fikir arkadaşlarının görevi daha da ağırlaştı. O, bu dönemde toplumun ihtiyacı olan konularla ilgili kitaplar yazmaya ve çeşitli toplantılarda uyarıcı konuşmalar yapmaya başladı. İslâmî harekete kendini adayan Mutahharî, hareketin İslâmîleştirilmesi yönünde çok büyük ideolojik mücadele verdi. 1967 yılında "Hüseyniye-yi İrşâd"ı kurdu. Bir süre sonra Filistinlilere yardım kampanyası başlatarak İsrail aleyhine sert bir konuşma yaptıktan sonra tutuklanarak hapse konuldu ve tek kişilik hücrede tutuldu. Herşeye rağmen mücadelesine devam eden Mutahharî 1974 yılında konuşma yapması yasaklandı ve bu yasak İslâm İnkılabının zaferine kadar sürdü.rnrn 1976 yılında İmam Humeynî ile görüşmek niyetiyle Iraka gitti ve devrimin önemli meseleleriyle ilgili istişarede bulundu. İrana döndükten sonra İran halkını rejime karşı ayaklanmaya ve yürüyüşe davet etmeğe devam eden Mutahharî, İmamın sürgünden İrana dönüşünde karşılama törenlerini organize etti. Devrimden sonra büyük sorumluluklar üslendi, ancak çok geçmeden devrimden bir yıl sonra,1980 yılı 2 Mayıs günü saat 22:20 sularında "Furkan" grubu tarafından suikasta uğradı ve başına isabet eden bir kurşunla şehit oldu.