Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Afrikas Grønne Bjerge
Ernest HemingwayAfrikas Grønne Bjerge Yorumları ve İncelemeleri
Afrikas Grønne Bjerge yorumları ve incelemelerini, Afrikas Grønne Bjerge kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Afrikas Grønne Bjerge puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
6.510 üzerinden
"Afrika'nın Yeşil Tepeleri'ne doğru yapılan mükemmel bir safari öyküsü. Afrika'nın yerel kabilelerindeki o içtenlik, o sıcaklık, o masumiyet her sayfada kendisini hissettiriyor." tarzı bir inceleme yapmayı çok isterdim ama ne yazık ki yapamıyorum.
Zira kitap, Hemingway'in av tecrübelerinden bahsediyor. Tatsız, tutsuz, donuk hikayelerin hakim olduğu kitaptan beklediğimi alamadım kesinlikle. İçerisinde yer yer edebiyata dair konuşmalar olsa da bunu doğal karşılıyorum. Yolda karşılaştığınız bir arkadaşınızla da aynı sohbetleri yapabilirsiniz, bunun için Afrika'ya gitmeye gerek yok diye düşünüyorum.
Yine de, ben de okuyup ben de beğenmek istemiyorum derseniz, tavsiye ederim. Safari üzerine kitap okumak isteyenler bu kitaptan uzak durmalıdır. Bir Çift Yürek kitabının bu konuda çok daha iyi olduğunu söylemek istiyorum.
Edebi bir roman niteliğinde, kurgusal olmayan, gözlemlerden oluşan keyifli bir anı kitabı. İyi bir Afrika tasviri, yaptığı seyahatte yaşadığı maceralar ve avcılık serüvenleri konu edinilmiş. 8 Aralık 1933 – 17 Şubat 1934 arasında yaşadıklarını, eşi Pauline ve bir arkadaşıyla beraber yaptıkları safariyi çok iyi betimlemiş. Biraz da cesaret ister o dönemde. Günümüzde bile çok iyi korunamıyorsunuz o canlılardan.
Toplam 4 bölümden oluşan kitapta en büyük boynuz, geyik, diş gibi tanımlarla öldürdükleri hayvanlardan bahsettiğini ve bir av yarışına girdiklerini görüyoruz.
Tanzanya ve Kenya safarilerine katılan yazarın bu safarilerin ilkinden başarısız dönüşüne de ilk başta şahit oluyoruz ki ben yaptım, başardım gibi hemen havasını basabilirdi ama dürüstlüğü seçmesi bizim de onu seçmemizde, onu okurken etkilenmemizde en büyük olay zaten. Hoş, dürüstlük ne zaman etkili olmamış ki?
Hatta son bölüm bana göre en güzel bölümdü diyebilirim ki tam bir dürüstlük akıyor orada. Afrika epey detaylıca anlatılırken, gözümüzün önünde canlanıyor, yaptığı başarılı avları da anlatıyor yazar. Karl adındaki arkadaşı daha başarılı bir av yaptığı için kıskanıyor aslında ama en sonunda rakibini tebrik ediyor ve bunları da açık açık yazınca aldı benim gönlümü.
Ayrıca sitemizde baskısı mevcut değil, eklenmemiş. Ben de bir şey diyemedim ama bendeki baskısı, 221 sayfalık 1992 baskısı.
İyi bir eser olduğunu düşünüyor, keyifli okumalar diliyorum..
Afrika'nın Yeşil Tepeleri Ernest Hemingway 'in yaşadığı, başından geçen olayları anlattığı bir safari öyküsüdür. Yine Hemingway ve onun üstün anlatım kabiliyeti ve betimlemeleri ile Afrika' nın ormanlarında gezip, o hayvanların avlandıkları zaman hissettikleri acıyı hissediyorsunuz. Ben hayvanlara çok acıdım ve derinden etkilendim. Safariye ilgisi olanlar eminim çok sevecektir.
Güzel Afrika betimlemeleri ve sıkıcı dialoglar
Balıkçılık ve Av tutkunu nobel ödüllü yazarın Afrika da yaptığı av anılarından oluşan kitabı.
Dialoglar inanılmaz sıkıcı geldi. Muhtemelen yarım bırakanların çoğu bu sebepten bırakmıştır. Av anıları kısmında çok çok sinirlendim çok üzüldüm Hemingway çok acımasız ve bilinçsiz bir insanmış. Vurduğu sırtlanın dışarı sarkan bağırsaklarını yiyerek ölmesini ya da vurduğu hayvanların ölme şekillerini komik buluyor malesef. Ava giderken yanında götürdüğü yerlilerden birinden hiç hoşlanmadığı için sürekli kendisini vurmak istediğini söyleyip duruyor. Kaderin cilvesine bakın ki 1961 de yine gittiği bir safaride tüfekle vurularak ölmüş. Ölümün kaza mı cinayet mi olduğu belirlenememiştir. Ne demişler testi su yolunda kırılır...
Kitabın güzel taraflarına gelirsek Afrika betimlemeleri muhteşem. Bazı kısımlarda Amerikan Edebiyatı değerlendirmeleri de yapıyor yazar. Ben ilgi çekici buldum. Her ne kadar yukarıda yaban hayatına saygı duymadığını düşünsem de ekoloji ve çevre kirliliği konusunda da çok yerinde tespitlerde bulunmuş.
Genel olarak okuduktan sonra beğenebileceğiniz okurken zorlanacağınız bir Hemingway kitabı.
Hemingway, gezgin, macerayı seven delidolu bir yazar olarak bilinir. Bazı romanlarında hayatı tam kalbinden yakalayan duyarlığı, hassas gözlem kabiliyeti ile birleşir, bambaşka bir anlatıyı bize taşır. Şöhretini de bu anlatılarına borçludur.
Fakat bu roman... Yazarın Afrika’daki av maceralarını anlatan hatırat benzeri oldukça yavan bir anlatı. Keyif için avlanan klasik bir redneck, bir dundee izlenimi uyandırıyor kendisi. Kara kıtanın samimiyetini ve bereketini istismar eden beyaz insan kafasıyla yazılmış, alelade, vakit kaybı sayılabilecek bir anlatı.
Ava ve avcılığa, bunun spor olarak görülmesine sonuna kadar karşıyım. Kitabı önermiyorum. Resmen önermemek için romanı okumaya devam ettim. Zamanınıza yazık olur.
