Manada güzel, ruhta güzel, tende güzelsin
Ey sevgili sen elde değil bende güzelsin
Neş’en de hoş amma bana giryende güzelsin
Ey sevgili sen elde değil bende güzelsin.
Bazı köylerin okuldan mahrum olduğu düşünülürse köylünün il-mine inandığı imamından başka nesi vardır. Köylü, köyünün sınırlarını aşacak bilgiyi ancak ondan öğrenebilecektir. Şüphelerini ondan aldığı cevaplarla giderecektir. Köy imamı olan kimse kara cahil, mürtecinin biri ise köylünün her bakımdan gerilemesinde en büyük fenalığı yapa-caktır. Şunu bilmeliyiz ki inkılapları seven ve onların gelişmesine yardım eden din adamların bugün her zamandan daha fazla ihtiyaç vardır.
Varlığımız için bu zaruridir.”
Yazan: ALİ ERTEM
Enginde yavaş yavaş günün minesi soldu
Derdim bana arkadaş bugün de akşam oldu
Gölgeler indi suya kuşlar vardı uykuya
Gurbeti duya duya bugün de akşam oldu
Su uyur fısıldaşır gider yâre ulaşır
Yolcu yolda yaraşır bugün de akşam oldu
Mazi kalbimde bir yaradır
Bahtım saçlarımdan karadır
Beni zaman zaman ağlatan
İşte bu hazin hatıradır
Ne göğsünde uyuttu beni
Ne buseyle avuttu beni
Geçti ardından uzun yıllar
O kadın da unuttu beni
Sarmadımsa da belden,
Geçmedim bu emelden
Bir hazin maceradır onu aldılar elden
Başkasına yâr oldu, eller bahtiyar oldu
Gönlüm hep baştanbaşa viran bir diyar oldu.
Ne saltanat ne sultan
Ne hakanlık ne hakan
Biz ki Türk’üz Türk’e baş
Kendi seçti yurttaş
Ne okulda çocuklar Arapça heceliyor
Ne kızların yüzüne peçeler geçiliyor
Köylerde yaşayanlar değil dünkü ölüler
Başları kanamalı bakır telli köylüler
Dün yedikleri zehir giydikleri kefen
Bu gün her şey onların onlar efendi
Dağılmış kafaları bürüyen kara duman
Muskadan üfürükten şimdi yok iyilik uman
Yeni bir soy türüyor içi sağlam dışı dinç
Gözlerinde parlıyor özlerindeki sevinç
Bu çocuklar bilmiyor peçe nedir nedir fes
Temiz devrin havası aldıkları her nefes
Hepsinin yüreğinde alevden bir kanat var
İçlerinde bir sevgi dillerinde bir ad var
Bu sevgili uğruna canlarımız diyettir
Hep ayağa kalkınız adı Cumhuriyet’tir