Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Marilyn Monroe

Ahh Marilyn

Turhan Feyizoğlu

Ahh Marilyn Gönderileri

Ahh Marilyn kitaplarını, Ahh Marilyn sözleri ve alıntılarını, Ahh Marilyn yazarlarını, Ahh Marilyn yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ben insanın kişisel özgürlüğünü kısıtlayan katı kuralları sevmem.
Sayfa 95 - Ozan YayıncılıkKitabı okudu
“…kadını erkeklerden kaçıran ve soğutan en bü­yük kusur onların erkeğe benzememeleridir.”
Sayfa 26 - Ozan YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Marilyn güzeldi, doğaldı, yumuşaktı, kırılgandı, seksiydi. Herkesi mutlu etmeye çalıştı. Aşk kadını idi. Herkes onu aşk kadını olarak gördü, bildi. Marilyn, bir söyleşisinde şunları söylemişti: "Eğer bir şeyin sembolü olacaksam, seksi tercih ederim. İnsanlara ve tüm dünyaya ait olduğumu biliyordum. Bu yetenekli ya da güzel olduğum için değildi. Asla birine ya da bir yere ait olmadığımdandı." Marilyn, 1954 yılında, erkekler arasında yapılan bir rüya anketinde, erkeklerin rüyalarında en çok gördükleri kadındı. 6,5 milyon erkeğin rüyasına girmişti. Marilyn, erkeklerin rüyalarına girmeye devam ediyor, edecek. Çünkü Marilyn, bir aşk meleğiydi.
Sayfa 123 - Ozan Yayıncılık - 0Marilyn, her devrin kadını” bu nedenle aşıkları her geçen gün artıyor
"Marilyn'in ölümü hakkında yapılan ilk açıklamaya göre, "Nembutal" adlı uyku hapından çok miktarda içmişti. Ölümü bu nedenle idi. Fakat bu açıklama kamuoyunu tatmin etmedi. Marilyn'in ölüm nedenini inceleyen "İntihar Masası" şeflerinden Robert Litman, Marilyn'in hiç bir zaman uyuşturucu maddelere düşkün
Ozan Yayıncılık - “Yaşadığını biliyoruz ne olur artık ortaya çık”
Marilyn'in üzerinde yeşil renkli sade bir elbise, boynunda yine yeşil bir eşarp bulunuyordu. Cenaze törenine katılan öğretmeni Lee Strasberg, anma konuşmasını yaparken ağladı ve "Ömrü boyunca, yoksul bir hayattan gelme yoksul bir kızın neler yaratabileceğine ilişkin miti yarattı. Dünyaya karşı ebedi kadınlığın sembolü haline geldi. Bu ebedi alev, onun ölüm biçiminin sağladığı yakıtla, hep canlı kalacaktır", demişti.
Ozan Yayıncılık
Gazeteci-yazar Bob Thomas ile 1962 yılı Haziran ayında yaptığı söyleşide Marilyn, doğum günü kutlamalan konusunda, "Doğum günürnün sık sık gelmesini çok istiyorum. Kutlama toplantıları çok hoşuma gidiyor, bu sayede hayatta olduğumu anlıyorum.", demişti. 1 Haziran 1962'de, doğum gününü kutlarken ise şunları söylüyordu Marilyn: "Bugün 36 yaşındayırn. Bu yaş için, hayatın yarısı derler. Doğrusu yaşırnın nasıl ileriediğinin farkında değilim. Genç kız olmak fevkalade bir şeydi. Fakat olgun bir kadın olmak da fevkalade bir şeydir."
Ozan Yayıncılık - Olgun bir kadın olmak da fevkalade bir şeydir.
Reklam
Marilyn, en son, "Life" dergisiyle söyleşi yapmıştı. "Uyuyan Prens" filminde Marilyn ile oynayan Sir Laurence Olivier, ölümünden sonra Marilyn hakkında şunları söylemişti: "Marilyn, Hollywood'un propaganda ve sansasyon kurbanı oldu. Hollywood'un devamlı propaganda programiarına ve stüdyoların yıldızlara şart koştuğu hayat tarzına kimse dayanamaz. Onu önce yıldız yaptılar, insan olduğunu unuttular. Marilyn, Hollywood'daki hayatı boyunca her gün, her saat rol yapmak zorunda kaldı. Aslında tahmin edilerniyecek kadar hassas ve masum yaradılışta bir insandı. Bütün yeteneğine rağmen üzerine yüklenen ağırlığın altında eziliyordu. Belki bilinçaltında, rnesleği için kin bile belirrnişti. Günlük yaşayışında küçük, çok küçük şeyler onu mutlu ediyordu. Zekası ve yeteneği sayesinde, şöhretin önüne çıkarttığı zorlukları da yenmeyi bilmişti." Jean Sterling de, "Marilyn'in ölümünden bütün sinema dünyası sorumludur. Sinema dünyası onu reklam ve para uğruna harcarnasaydı, sonu böyle olmazdı" demişti.
Ozan Yayıncılık - Zekası ve yeteneği sayesinde, şöhretin önüne çıkarttığı zorlukları da yenmeyi bilmişti.
Marilyn, Arthur Miller ile boşandıktan sonra kendi geleceği hakkında şunları söylemişti: "İlerisi için hiç bir plan yapmam. Hayabm pek çok insarunki gibi düzenli, bilinçli olmadı pek. Onlar belirli şeyleri belirli zamanlarda yaparlar. Ben de öyle olmayı, hayatımı düzenlemeyi çok istedim. Şimdi 34 yaşındayım. Önümde daha kaç yılım olduğunu bilemiyorum. Gerek mesleğimde, gerek özel hayatımda başarılı ve mesut olmaya çalışmak için biraz vaktim var demektir. Tek İsteğim işte bu. Bu amacıma kendi yöntemlerimle varmaya çalışacağım. Bu çetin ve uzun bir yoldur. Ama bunun en emin yol olduğunu da iddia etmiyorum. Bu benim bildiğim biricik yoldur. Hiç değilse ümidimi kaybetmememe yardım eder. Bu da oldukça büyük bir şeydir. Öyle değil mi?."
Ozan Yayıncılık
Marilyn, Fransız oyuncu Yves Mantand (Ivo Livi) ile "Let's Make Love-Gel Sevişelim (1960)" adlı filmde oynadı. Yves Mantand'ın filmde oynamasını Marilyn istemiş, film yapımcılarına kabul ettirmişti. Arthur Miller'in eski arkadaşı olan Yves Montand, "Cadı Kazanı" piyesini Fransa' da oynanamıştı. "Gel Sevişelim" filmi sürecinde, Marilyn ile Yves, daha sıcak ilişkiye girdi. Bu sırada her ikisi de evliydi. Çekim sırasında bir ara hastalanan Marilyn, Nev ada'da çekimler sürerken evinde yatmaktaydı. Ziyaretine giden Yves Montand, bu ilişki hakkında şunları anlatmıştı: "Eğilip ona bir iyi geceler öpücüğü vermek istedim, ama bu aniden vahşi bir öpüşmeye, bir aleve, engelleyemediğim bir fırtınaya dönüştü." Marilyn ve Yves Mantand'ın ilişkisini duyan Yves Montand'ın karısı Simone Signoret, "Marilyn' in kocarnı sevmesi onun zevk sahibi olduğunu gösterir. Çünkü ben de onu seviyorum", demişti. Yves Montand, 1977 yılında, Marilyn ile olan ilişkisi hakkında özetle şunları söylemişti: "Onunla karşılaşalı on yedi sene oldu ama Marilyn Monroe'yu hala unutamadım. O bambaşka bir kadındı. Garip değil mi? Onu bugün bile hala sevmeye devam ediyorum. Marilyn'den fevkalede hoşlanıyordum. Ben de evli olmasaydım, karım olmasını isterdim. Olağanüstü bir kadındı. Çarpıcı güzelliğinin yanı sıra samimi, sıcakkanlı karakteri vardı. Kadınlar hoşuma gider. Hayatıma çok kadın girdi. Marilyn'i unutamam."
Ozan Yayıncılık - Gel Sevişelim
62 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.