Belli başlı işaretleri fark etme yeteneğimiz o kadar önemlidir ki beynimizde bu görevi yerine getiren bir bölüm dahi vardır. Buna retrospenial korteks adı verilir ve hasar gördüğünde yön bulmayla ilgili ciddi problemler ortaya çıkar.
Dünyada yönümüzü bulmamızla ilgili en geniş kabul gören teoriye göre, belirli bir konumda yer hücrelerinin çıkardıkları akım örüntülerini beynimiz depolar ve böylelikle o konuma geri döndüğümüzde bu örüntüler bir rehber gibi çalışırlar. Örneğin , gün içindeki uzun bir alışverişten sonra arabanızı aradığınızı hayal edin.Başınızın döndüğü yön, bedeninizin hareketi ve etrafınızdaki manzaranın etkisiyle hareketlenen konum hücreleriniz akım oluştururlar. Hareket örüntüsü depolanmış örüntüyle eşleşene kadar size rehberlik eder ve voilà! Arabanızı buldunuz.
Hislerimiz ancak vücudumuzdaki fiziksel değişimlerin farkına vardığımızda ve bu duygunun bilinçli bir temsilini oluşturmaya başladığımızda ortaya çıkar. Sonra bunu kelime ile eşleştirir ve bunlara hislerimiz deriz. (Antonio Damasio)
Parmaklarınızı başınızın herhangi bir yanından kulağınıza doğru kaydırırsanız, sözcüklerin ve konuşmaların anlamını kavramamıza yardım eden ve insanların yüzlerini tanıma yeteneğimizi bize kazandıran temporal loba ulaşırsınız.