Aklın Sınırları / Kant Felsefesine Giriş

Veysel Atayman

Aklın Sınırları / Kant Felsefesine Giriş Gönderileri

Aklın Sınırları / Kant Felsefesine Giriş kitaplarını, Aklın Sınırları / Kant Felsefesine Giriş sözleri ve alıntılarını, Aklın Sınırları / Kant Felsefesine Giriş yazarlarını, Aklın Sınırları / Kant Felsefesine Giriş yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Özgürlük var olduğuna inanılan, inanılması gereken bir şeydir. İnsan özgürlük varmış gibi davranmak zorundadır!
Sayfa 181Kitabı okudu
Kant için insan, duyularıyla gerçekliği algılayan, fenomenleri anlama yetisi aracılığıyla bilgiye dönüştüren bir varlıktı; demek ki bir duyu temsilcisi olarak kendisi de bir fenomen, görünüşler arasında bir görünüştü. Gene aynı insan, bir akıl varlığıydı; bu yanıyla özgürlüğü içeren, ahlaksal bir yanı vardı; ("an sich"), aslında, deneyimselin ötesinde bir özgürlük durumu; bir tür olmazsa olmaz'ıydı insan varlığının. Doğa varlığı ile akıl varlığını kendisinde birleştiren insan, demek ki akıl yanından bu doğal yanına yöneltilmiş görevlerle karşı karşıya gelmekteydi. Kant'ın insanı, ahlaki (töresel) yönden özgür bir insan olarak, duyu (doğa) yanına yasalar koyar.
Sayfa 171Kitabı okudu
Reklam
Din Kant'a göre, görevlerimizi Tanrı'nın buyrukları olarak öğrenmemiz demektir. Görevler, dinden çok daha önce verilidir ve ahlak yasalarınca sunulmuşlardır. Din bu görevleri, aklımıza Tanrı tarafından yerleştirilmiş görevler gibi algılamamızı sağlar, tanrısal iradenin haşmetiyle süsler.
Sayfa 143Kitabı okudu
Kant'a göre pratik akıl, teorik aklın yapamayacağını yaparak Tanrı'nın varlığından emin olmamızı sağlar. Özgürlüğe, ölümsüzlüğe ve Tanrı'ya inanmadan tutarlı bir ahlaki eylem ve davranış gerçekleştirmek imkansızdır. Ahlaki davranan kişi, teorik düzlemde inkar etmiş olsa da, eylemleriyle özgürlüğe, ölümsüzlüğe ve Tanrı'ya inandığını itiraf etmiş olur. Ahlaki davranmak, Tanrı'yı kabul etmektir.
Sayfa 142Kitabı okudu
Öyleyse insan, ahlaki eylemlerinde, şeylerin oluşturdukları o fenomenler, görünüşler dünyasının üzerine yükselir ve duyuüstü bir dünyaya "girer". İşte böyle bir dünyada artık özgürdür insan; ve ahlak yasaları da -haklı olarak- her koşulda geçerlilik talep edebilirler. Bu açıklamaların geçerliliğini de, içimizde harika bir şekilde işleyen "vicdan" kanıtlar.
Sayfa 139Kitabı okudu
"Salt Aklın Eleştirisi"nin bir özeti olan "Prologema" da Kant şöyle der: "... Şeyler, dışımızda bulunan nesneler olarak bizim duyularımıza verilmişlerdir, an sich (kendilerinde, aslında) nasıl oldukları konusunda hiçbir şey bilmiyoruz, sadece onların fenomenleşmiş (görünürleşmiş) hallerini tanıyoruz."
Sayfa 138Kitabı okudu
Reklam
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.