Bir Bilinç Anlayışına Doğru

Aklın Türleri

Daniel C. Dennett

Aklın Türleri Quotes

You can find Aklın Türleri quotes, Aklın Türleri book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Yanlış algı­lama olasılığı olmayan hiçbir algılama yoktur.
Sayfa 49 - Varlık Yayınları, İstanbul, 1999(1.Basım). PDF
Ben bilim adamı değil, felsefeciyim ve felsefeciler yanıtlamaktan çok, soru sormakta iyidirler. Kendimi ve disiplinimi küçümseyerek söze başlamış gibi görünüyor olabilirim, ama bu doğru değil. Sorulacak daha iyi sorular bulmak, eski soru sorma alışkanlıklarını ve geleneklerini yıkmak, kendimizi ve dünyamızı anlamak yolundaki büyük insanlık projesinin en zor bölümlerinden biridir. Felsefeciler, zihinlerini açık tutup tüm soruları "bilinen" ana ilkelerden yola çıkarak yanıtlamaya çalışmaktan kendilerini alıkoymak koşuluyla, profesyonelce bilenmiş yeteneklerinden soru eleştirileri olarak yararlanarak, bu araştırmaya değerli katkılarda bulunabilirler. Aklın farklı türleri hakkında soru sormanın pek çok yolu vardır; ve benim yolum -bu kitabı sunma yolum- yeni keşiflerden, yeni kuramlardan, yeni sorunlardan bir şeyler öğrendikçe, arındırılarak ve genişletilerek, düzeltilerek ve gözden geçirilerek, neredeyse günlük olarak değişir. Bu kitapta, kullandığım yolu oluşturan temel varsayımlar dizisini sunacak ve bunu sabit ve kolayca anlaşılır bir şablon haline getirmeye çalışacağım, ama bu yolun en heyecan verici bölümleri, hareketin olduğu yerlerde, şablonun değişebilir uçlarında yer almaktadır. Bu kitabın temel amacı, şu anda soruyor olduğum soruları sunmaktan ibarettir; ve bu soruların bazıları bizi büyük olasılıkla hiçbir yere götürmeyecektir, bu konuda okuyucuyu uyarmakta yarar var. Ancak benim soru sorma yolum, yıllar boyunca çok iyi bir takiple kaydedilmiş ve bazıları daha önceki sorularım sayesinde ulaşılmış olan düzgün bir evrim geçirmiştir.
Varlık Yayınları
Reklam
Uzak gelecekte, çok daha önemli araştırmalar için açık alanlar görüyorum. Psikoloji, gerekli olan her türlü zihinsel güç ve kapasitenin kademeli olarak elde edilmesiyle ilgili yeni bir temel üzerine kurulacak, insanoğlunun kökeni ve tarihi aydınlığa kavuşturulacak. Charles Darwin, The Origin o f Species (Türlerin Kökeni)
Yönelmiş sistemler, tanımları gereği, davranışları yönelmişlik tavrından yola çıkarak tahmin edilebilen/açıklanabilen tüm varlıklardan ibarettir. Kendi kendini kopyalayan makromoleküller, bazıları diğerlerinden çok daha ilginç olan termostatlar, amipler, bitkiler, sıçanlar, yarasalar, insanlar ve satranç oyna­yan bilgisayarlar, yönelmiş sistemlerdir. Yönelmişlik tavrı, bir varlığın hareketlerini tahmin etmek için ona eyleyici muamelesi yapmayı öngördüğünden, onun zeki bir eyleyici olduğunu var­ saymak zorundayız, çünkü aptal bir eyleyici her türlü akılsızlığı yapabilir.
Sayfa 46 - Varlık Yayınları, İstanbul, 1999(1.Basım). PDF
‘’Ne düşündüğünü tartışmayan –ya da herhangi bir nedenle tartışamayan-birinin aklından geçenleri tahmin etmek çok zordur. Ama normalde, ayrıntıları doğrulayamasak bile, bu tür iletişimsiz insanların da aslında düşündüğünü-akıllarının olduğunu- varsayarız. Bu kadarı barizdir; çünkü kendimizi hiç zorlamadan, iletişime girmeyi kesin olarak reddettiğimiz bir durum içinde hayal edebiliriz.’’
“Yeni doğan bebekler hakkında asıl yürek hoplatıcı şey şudur: İlk dakikadan itibaren orada biri vardır. Beşiğin üzerine eğilip içine bakan herkes, orada kendisine bakan birini görür .”
Reklam
.. kokuya dayalı imzalar kadim ve güçlüdür. Bizim türü­müzde, bunlar, başka binlerce mekanizma tarafından örtül­müştür, ama temeldeki konumları hâlâ fark edilebilir. Tüm çetrefilliğimize karşın, Marcel Proust’un ünlü sözlerindeki gibi, neden ve nasıl olduğunu anlamadan, kokular bizi harekete geçirir.
Sayfa 116 - 117,Varlık Yayınları, İstanbul, 1999(1.Basım). PDF
Hmm..
“Kişi Olmanın Koşulları” (1976) başlıklı yazımda, bir kişi olmaya doğru atılacak önemli bir adımın, birinci düzey bir yönelmiş sistemden ikinci düzey bir yönelmiş sisteme geçmek için yukarı doğru atılan adım olduğunu savunmuştum. Birinci düzey bir yönelmiş sistemin pek çok şey hakkında inanç ve arzuları vardır, ama inanç ve arzular hakkında inanç ve arzulan yoktur, ikinci düzey bir yönelmiş sistem, kendisinin ya da başkalarının inanç ve arzuları hakkında inanç ve arzulara sahiptir. Üçüncü düzey bir yönelmiş sistem, bir şey istediğine inanmanızı istemek gibi becerilere sahipken, dördüncü düzey bir yönelmiş sistem, bir şeye inandığınıza onun inanmasını istediğinize inanabilir ve bu böylece sürüp gider. Ben, büyük aşamanın, birinci düzeyden ikinci düzeye atılan adım olduğunu, daha yüksek düzeylerin sadece eyleyicinin aynı anda kafasında ne kadar fazla şey tutabildiğiyle ilgili bir mesele olduğunu, bunun da tek bir eyleyicide bile, koşullara göre değiştiğini savunmuştum. Bazen daha yüksek düzeylere geçmek, istemeden gerçekleşecek kadar kolaydır. Filmdeki adam gülümsemesini engellemek için neden bu kadar çok çaba harcıyor? Filmin konusu bağlamında, bu sorunun cevabı son derece açıktır: Harcadığı çaba bize, adamın, kadının dansa kaldırılmayı istediğini zaten bildiğini onun anlamadığını da bildiğini ve bu durumu sürdürmek istediğini göstermektedir! Diğer zamanlarda, daha basit tekrarlamalar bizi şaşırtabilir. Burada söylediklerime inanmanızı istediğime inanmanızı istediğimden emin misiniz?
Tüm insanların birer akla sahip olduğuna o kadar emin miyiz?
Sayfa 12 - Varlık BilimKitabı okudu
Ne düşündüğünü tartışmayan —ya da herhangi bir nedenle tartışamayan— birinin aklından geçenleri tahmin etmek çok zordur.
60 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.