Kavramlar, Kaynaklar, On İki İmamlar, Tarih, Sürek, İnanç, İbadet, Edebiyat

Aleviliğin Yazılmayan Tarihi

Ali Rıza Özdemir

Sayfa Sayısına Göre Aleviliğin Yazılmayan Tarihi Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Aleviliğin Yazılmayan Tarihi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Aleviliğin Yazılmayan Tarihi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ebu'l Vefa Sünni Şeyhi
Cemşit Bender'in Ebu'l Vefa hakkında yazdıklarına uyarak onun bir Şii şeyhi olduğunu yazmıştım. Ancak Ebu'l Vefa'nın menakibnamesi ortaya çıkarılıp Sünni bir şeyh olduğu ortaya çıkınca, Bender'in atıfta bulunduğu kaynaktan kasıtlı olarak yanlış aktarım yaptığı ortaya çıktı.
Sayfa 15 - KRİPTOKitabı okudu
Alevîlikte 7 Ulu Ozan kavramı yoktur
Tespit edilebildiği kadarıyla; 7 Ulu Ozan kavramı ve bu kavramın ifade ettiği şairler, ilk kez Abdülbâki Gölpınarlı-Pertev Naili Boratav tarafından ortaya atılmıştır. Gölpınarlı ve Boratav, cem törenlerinde/erkânlarında sıkça bu şairlerin nefes, deyiş, deme, düvazları okunduğunu iddia ederek 1943 yılında yayımladıkları Pir Sultan Abdal adlı kitapta söz konusu kavramı kullanılmışlardır. İlerleyen süreçte Yedi Ulular ve Yedi Ulu Ozan adında birçok kitap yayımlanmış, bu suretle Alevi toplumunda Yedi Ulu Ozan kavramı yayılmıştır. Hatta daha sonra 12 Ulu Ozan başlıklı kitaplar da kaleme alınmıştır. Sanılanın aksine Alevî geleneğinde Yedi Ulu Ozan diye bir kavram yoktur. Çünkü Alevîlerin bütün ozanları uludur ve bu sayıyı yediyle sınırlamak mümkün değildir. Bu sayıyı yedi ile sınırlasak bile, kanaatimizce, Yunus Emre ve Kaygusuz Abdal'ın olmadığı bir liste düşünülemez. Çünkü Alevî şiirinin kurucusu bu iki şairdir. Kaldı ki; listede yer alan Nesimî ve Yeminî, Alevî değil Hurûfîidir. Bu iki şairin Ehl-i Beyt'e muhabbet duydukları muhakkaktır. Ama bu sevgi tek başına adı geçen şairleri Alevî yapmaz. Hatta Yeminî sonradan Bektaşîliğe intisap etmiştir ama Hurufîlik terennümlerinden vaz geçmemiştir. Ayrıca cemlerde sadece birkaç şairin şiirleri değil, çok daha fazla şairin nefesleri vb. okunur. Yedi Ulu Ozan listesinde yer alan bazı şairlerin şiirleri iddia edildiğinin aksine cemlerde okunmamaktadır. Özetle, Yedi Ulu Ozan kavramı, yeni uydurulmuş sorunlu bir kavramdır ve vî geleneğinde yeri yoktur."
Sayfa 15 - KRİPTOKitabı okudu
Reklam
Hurufilik
Fazlullah-ı Hurûfî'nin (ö. 796/1394) kurup geliştirdiği, harflerin esrarına dayanan bâtınî bir akım. Hurûfîliğin temeli, eski çağlardan gelen ve harflerle sayıların kutsallığını kabul edip bunlara çeşitli sembolik anlamlar yükleyen anlayışa dayanır.
Sayfa 16 - KRİPTOKitabı okudu
Islam tarihinde Şialık genel olarak islam peygamberi Hz. Muhammet'in vefatından sonra Hz. Ali'yi meşru halife gören toplu­lukların ortak adı olmuştur. Şia kaynaklarına göre, Şia kelimesi daha Hz. Muhammet hayatta iken kullanılmaya başlanmıştı. Hz. Ali 'nin bazı yakın ve sadık ta­raftarları -mesela Mikdat, Ammar, Selman ve Ebu Zerr gibi- için Arapça'da taraftar anlamına gelen Şia kelimesi kullanılıyordu. Ri­vayet edildiğine göre 300 kadar sahabe Ali Şiası adı ile isim yapmıştı. Çünkü Hz. Ali birçok defa Hz. Muhammet tarafından halife­liğe atanmış, halktan bir kısım ise o hazretin etrafında toplanmaya başlamıştı. Hatta Hz. Muhammet, bu insanları övmüş, bunlar hak­kında Ali Şiası veya Ehl-i Beyt Şiası isimlerini kullanmıştı.
Bir rivayete göre:
Sad bin ebi vakkas, Hz. Ali'yi Hz. Muhamet'e akrabalarını savaşta öldürdüğü için onu sevmediğini söylemiş, Hz. Muhammed ise: " Biliniz ki Ali'yi sevmek, beni sevmek, beni sevmek ise Allah'ı sevmektir" diyerek bu şikayeti geri çevirmiştir.bu olaydan sonra sad bin ebi vakkas sözlerine şöyle devam etmiştir: " ilerleyen yıllarda Ali'ye büyük sevgi besledim. biz mümini ve münafığı Ali'ye olan muhabbetinden tanırdık..
Sayfa 19 - kripto kitap yayınlarıKitabı okudu
Münafıkların korktukları : Hz. Ali
Hz. Muhammet zamanında müminlerin Hz. Ali'yi sevdikleri münafıkların ise Hz. Ali'den nefret ettikleri islam kaynaklarında şüpheye yer bırakmayacak şekilde bildirilmiştir. bunun bir çok nedeni vardı. öncelikle Hz. Ali, Hz. Muhammet'e çok yakındı ve bu durum kıskançlık yaratıyordu. sonra yapılan savaşlarda çok sayıda müşrik, Hz. Ali'nin kılıcıyla can vermiştir. öldürülenlerin akrabaları, Hz. Ali'nin kılıcıyla can veren akrabalarını unutmadılar ve gizli bir düşmanlığı daima yaşattılar. bu bakımından Hz. Muhammet'in "Ali'yi ancak mümin sever ve Ali'den ancak münafık nefret eder" diye buyurması ile anlamamız mümkündür
Sayfa 19 - kripto kitap yayınlarıKitabı okudu
Reklam
360 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.