All About Space - Sayı 2 - 2021/02

All About Space

All About Space - Sayı 2 - 2021/02 Posts

You can find All About Space - Sayı 2 - 2021/02 books, All About Space - Sayı 2 - 2021/02 quotes and quotes, All About Space - Sayı 2 - 2021/02 authors, All About Space - Sayı 2 - 2021/02 reviews and reviews on 1000Kitap.
UZAY ÇÖPLERİNDEN KURTULMAK ÇÖZÜM: Eski itici roketleri kullanmamak ve çöpleri toplamak Uzay artık el değmemiş bir boş alan değil. 1957’den beri alçak Dünya yörüngesini bir çeşit hurdalığa çevirmiş durumdayız. Burada gezen en büyük cisimler aslında eski roketlerin üst kademeleri ve bunların tanklarında kalan yakıt, Güneş tarafından ısıtıldığından patlama riski taşıyor. NASA artık bunu önlemek için roketlerin kullanılmayan itici gazlarını boşaltmasını zorunlu kılıyor, ancak yüzlerce eski üst kademe roket enkazı hâlâ Dünya’nın etrafında dolanıyor. Bu cisimleri yerden takip etmek bir ölçüde kolay, ancak takip edilemeyen çok daha küçük parçalar da var. Katı yakıt roketlerinin motorlarının egzozundan çıkmış küçük tanecikler veya güneş ışığı nedeni ile soyulmuş boya parçaları, bir uzay aracına çarpana kadar görünmezdir. Farklı bir yörüngede seyreden bir uyduya çarptıklarında, tüfekten fırlamış mermi gibi etki yapabilirler. Uzay enkazı temizlenmezse, enkazın uydulara çarpıp onları parçalaması, bu parçaların çarpışmaya devam edip binlerce yeni küçük parça oluşmasına neden olan (Kessler Sendromu) bir olay ortaya çıkabilir. 1996’dan beri uzay çöpü ile çarpışma nedeniyle en az üç uydu kaybedildi. Uzay araçları Uluslararası Uzay İstasyonu’nu koruyan çok katmanlı kalkan benzeri yapılarla kendilerini küçük boyutlu uzay çöplerinden koruyabilir ancak daha büyük parçaların tek tek avlanması ve yörüngeden çıkarılması gerekiyor.
KEMİK VE KAS KAYBI ÇÖZÜM: Dönen halterler Mikro yerçekimindeki astronotlar her ay kemik kütlelerinin yaklaşık yüzde ikisini kaybediyor. 8 aylık Mars yolculuğunun ardından astronotlar, Mars yüzeyinde bir üs inşa etme görevine başlayacakları için en güçlü olmaları gereken anda aslında en zayıf noktalarına gelmiş olabilirler. Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki astronotlar günde iki saat koşuyor ve egzersiz yapmak için halter taklidi yapan elastik bantları çekiyor. Ancak bu da yeterli gelmiyor ve astronotlar Dünya’ya her zaman gittiklerinden daha zayıf olarak dönüyor. Uzay aracını döndürmek yapay bir kütle çekimi oluşturmaya yarıyor ancak bunun için de uzay aracının çok büyük olması gerekiyor. Uzay aracı her 15 saniyede bir tur atacaksa, Dünya’daki yerçekimini yapay olarak oluşturmak için dönecek tekerleğin çapının 112 metre yani Uluslararası Uzay İstasyonunun tamamından daha büyük olması gerekiyor. Yerden tasarruf etmenin bir yolu, mürettebat bölmesini uzun bir kirişin bir ucuna, motorları da diğer ucuna koymak. Yani halter benzeri bir yapı oluşturmak. Uzay aracı bu şekilde yol boyunca yuvarlanarak ilerleyecek.
Reklam
UZAY KEŞFEDİLEMEYECEK KADAR BÜYÜK ÇÖZÜM: Warp sürücüleri Gözlerimizi Güneş Sistemimizin sınırlarının ötesine diktiğimizde, mesafeler gerçekten göz korkutucu hale geliyor. Daha büyük bir uzay aracını gerçekçi bir zaman ölçeğinde oralara göndermek için, bir tür warp sürücüsü teknolojisine ihtiyacımız olacak. Teorik fizikçi Miguel Alcubierre, Einstein’ın uzay-zaman denklemlerine sadık kalıp, uzayın kendisini bozarak bu büyük mesafeleri ışık hızını aşmadan hızla kat etmek için bir çözüm önerisi sunuyor. Sorun şu ki, bu uzay-zaman geometrisinin denklemleri, negatif enerji yoğunluklu egzotik maddeye, başka bir deyişle, antikütle çekimine ihtiyaç duyuyor. Şu anki fizik anlayışımızdaki hiçbir şey bize böyle egzotik bir maddenin var olduğuna dair bir umut vermiyor. Bu yüzden imkânsız bir problemi çözmek için başka bir imkânsız problem yaratıyor olabiliriz. Alcubierre’in kendisi bile bir warp sürücüsünün pratik olduğuna inanmıyor.
Evreni keşfederken karşımıza çıkan büyük zorlukları nasıl yeneceğiz? Apollo’nun Ay’a inişinden sonra mürettebatlı uzay araştırmaları tamamen siyasi nedenlerden dolayı durmuş gibi görünebilir ancak gerçek engeller aslında fizik yasaları tarafından konulmuş durumda. Mars, Dünya’ya Ay’dan 240 kat daha uzakta ve insansız uzay araçlarının oraya ulaşması genellikle sekiz ay sürüyor. Eski NASA yöneticisi Charles Bolden, Mars’a yolculuk süresini kısaltacak yeni itme sistemleri istediğini söyledi. Ancak Mars’a yapılacak hızlı bir görevin bile çorak ve tehlikeli bir dünyada 26 ay boyunca konaklamak için hazırlıklı olması gerekecek. Uzun bir aradan sonra hükümet, uzay ajansları ve özel şirketler mürettebatlı uzay keşiflerine tekrar odaklanıyor ancak Mars nihai hedef değil; sadece bir sonraki büyük adım. İnsanlık sonunda daha da uzak, hatta belki diğer güneş sistemlerindeki gezegenlerde ve uydularda yürüyecek. Ancak bunu başarmak için, itme ve navigasyondan, yiyecek hazırlama ve yaşam alanı inşasına kadar inanılmaz bir dizi yeni teknoloji geliştirmemiz gerekecek.
JÜPİTER VE SATÜRN’ÜN MERKEZİNDE NE VAR? Güneş Sistemimizdeki tüm gezegenler arasında Jüpiter ve Satürn, belki de en yanlış tanımlanmış olanlar. Gaz devleri olarak bilinen bu iki devin isimlerine bakarak çekirdeklerinde gaz ve buluttan başka bir şey olmadığını varsayabilirsiniz. Olağanüstü boyutları sayesinde gezegenler, gazlarını sıvı halde tutabilmek için yeterli ısı ve basınç biriktirirler. Bu ekstrem koşullar altında, gezegenlerin dış gaz katmanlarının hemen altındaki büyük denizlerde hidrojen ve helyum akar. İki devden daha büyüğü olan Jüpiter’in, Güneş Sistemi’nde saf hidrojenden oluşan en büyük okyanusa ev sahipliği yaptığı düşünülüyor.
CEHENNEMİ KEŞFETMEK Venüs’ün yüzeyi yine de Güneş Sistemi’ndeki en vahşi ortama sahip. Yükseklerdeki iyi huylu koşulları üreten yoğun karbondioksit, Güneş ısısını sera etkisiyle hapsediyor. Yüzey sıcaklığı ise Merkür’ün yüzeyinden daha yüksek. Atmosferin yoğunluğu nedeniyle yüzeydeki basınç Dünya’nınkinin 92 katı, yani okyanusta neredeyse bir kilometre derinlikteki basınca denk. Bu zorlu ortam, yüzeyi keşfetme kabiliyetimizi ciddi şekilde sınırlıyor. 1961 ile 1984 yılları arasında 16 sonda gönderen Sovyetler, Venüs keşfi konusunda uzmanlaştı. Isı ve basınçla karşı karşıya kalan araştırma araçları arasında en uzun süre hayatta kalanı, 127 dakika dayandı.
Reklam
37 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.