Quotes

See All
Dr. Toshihiko Izutsu, şöyle der: "-İslam'dan önceki Araplar arasında bulunan Allah kavramı, mahiyet itibarıyla İslam'ın Allah kavramına şaşırtacak derece yakındır. O kadar yakındır ki, Kur'an; bazen böyle doğru bir Tanrı anlayışının kâfirleri neden yeni gerçeği kabule sevketmediğine şaşar. (...) (Ayetlerin açıklamalarında) görülüyor ki, Allah, İslam'dan önceki Araplanın zihninde, 'dünyanın yaratıcısı', 'yağmuru indiren', 'yeryüzünde bulunan herşeye hayat veren varlık olarak bilinmektedir." Yalnız Kur'an'ın onlardan yakındığı tek taraf, Allah'ı göklerin ve yerin yaratıcısı bildikten sonra, yalnız O'na ibadet edebileceğini, O'ndan başkasına tapılamayacağını bilmemeleri, bu sonuca varmamalarıdır. Kur'an bunu şu cümlelerle ifade eder: 'O halde nasıl (doğrudan) döndü- rüyorlar' (Ankebūt, ayet: 63.). (Kur'an'da Allah ve Insan, çev. Doç. Dr. Süleyman Ateş, Ankara, 1975, Ilahiyat yay. s. 96.)
"Tek Tanrı"dan başka tapınılanlara da "tanrı" deniyor olması nedeniyle "Allah"a "Tanrı" denmesini hoş karşılamayanlar var. Yukarıda da değinilmişti ki bu hoş karşılamama haklı bir nedene dayanmamakta. Ayet ve hadisler dinin temel metinleridir. Bunlarda "Allah"a "ilâh dendiğini gördük. Аупса, "Тек Тапı"ya inananlar çevresinde, toplumda, "Tanrı"nın taşıdığı özel anlamı gözönünde tutmak gerekir. Böyle bir çevrede ve toplumda, "Tanrı" dendiğinde, eğer "puta taparların tanrıları"ndan söz edilmiyorsa, kimse başka bir tanrı düşünmez, "Tanrı" dendiğinde herkesin aklına gelen "TEK TANRI"dır. Demek ki, "Tek Tanrı"ya inananların bulunduğu ortamda, toplumda "Allah" adıyla "Tanrı" adı tümüyle özdeştir, eşanlamlıdır. Bunda hiçbir kuşku yok.
Reklam
Putataparlara "herşeyi Yaratan"ın, herşeyi düzene koyanın "KİM" olduğu sorulduğunda, açıkça: "-Allah!" diye karşılık vermektelerdi. -"Gökleri yeri, güneşi ayı YARATAN ve bunları belirli bir düzen içinde tutan, yürüten KİM?" -"ALLAH!" -"Gökten yağmur indirip yeryüzüne yaşam veren KİM?" -"ALLAH!" Yine onlara soruluyor: -"Putlara neden tapıyorsunuz? -"Allah'a yaklaştırsınlar diye." Demek ki, sözü edilen putataparlarda, "Allah" inancı vardı, yine de "put"lara tapıyorlardı. "Put"ların, "Allah'a yaklaştıracağına inandıkları" için.
“ Allah'a “Tanrı ” denebileceğinin en başta gelen kanıtları, kuşkusuz ayet ve hadislerdeki kanıtlardır. Bakara Suresi’nin yukarıda sunulan 163. ayetinin; Diyânet’in resmi çevirisindeki anlamı aynen şöyledir: “Tanrı’nız bir tek Tanrı’dır. O , merhamet, eden, merhametli olandan başka Tanrı yoktur.” “ Tanrı ’nız bir tek Tanrı ’dır”ın , ayetteki karşılığı “ Ve ilâhun vâhid” dir. “ Tek Tanrı ” diye tanıtılan ‘Tanrı ” , kuşkusuz “ Allah ”tır. Demek ki “Allah'la Kur’an’ da “ ilâh ” deniyor ve Diyânet’in benimseyip yayınladığı “ Meâl’de de, Türkçe olarak ‘Tanrı ” anlamı veriliyor. Hem de kısa bir ayette, bir kaç kez..
Toplumu değiştirmek isteyen herkes, ilk önce yaşadığı toplumun eskiyen, çürüyen hakim kültürü ve ideolojisiyle karşı karşıya gelir. Bu, bir anlamda yaşadığı toplumla karşı karşıya gelmektir.
Sayfa 7 - Kaynak Yayınları
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.